• + ee ben bi tavuk burger menü alabilirmiyim?
    - çikın börgır minü?
    + evet de okadar kastırmaya gerek varmıydı?
    - peki... (surat kıpkırmızı)
  • bazen artislik yapıcam derken insanı gülme krizlerine sokan kasiyerdir..

    + merhaba ben bir adet çikın rep istiyorum(chicken wrap)
    - çikın reyp mi? (chicken rape)
    + ahaha ne günahı var lan tavuğun!

    10 yil sonra gelen edit: en cok begenilen entrymin bu olmasindan dolayi bir durum raporu vereyim dedim. bir süredir et yemiyorum ve süt ürünlerini de olabildigince az tüketmeye calisiyorum. hem dünyamizin amina koydugumuzdan ve gelecekte ciddi bir yiyecek, temiz hava, su ve benzeri pek cok sorunu yasayacagimizdan, hem de hapir hupur mideye indirdigimiz en boktan sartlar altinda katledilen hayvan lesi yemeyi etik sebeplerden dolayi hayatimdan cikarmak icin. yani demek ki, belki de yukarida bahsettigim fast food kasiyeri hanim "çikın reyp" diyerek dogru bir sey demis, ukala ve cahil olan benmisim.
  • - meraba, ben bir adet mc homogenizing authoritarianism istirem
    - ehe yani büyük seçim mieee?
    - aynen, pardon, tek üni bitirdim ben. he mi
  • paris, charles de gaulle havalimanindaki mcdonalds da bunun bir ornegi bulunur. 3 sene once cali$iyordu, hala cali$iyor mu bilinmez.

    gidip ismarlarsiniz ingilizce istediginizi, kendisi fransizca tekrar eder, sonrasinda odemeye gelince de size fransizca ne kadar oldugunu soyler, 3-4 laftan sonra egilir kasanin ekranini kendinize cevirip bakar, odemesini yaparsiniz. kendisi o got suratiyla hizmete devam eder.
  • - peynirli whopper menü alabilir miyim?

    -vupır menü vit çiys mi demek istediniz? (küçümseyen bakışlarla birlikte)

    - :).....o.o evet ondan

    hayır, salaklık bende - adamımız anlasın diye o kadar ıkınıp türkçeye çevirdim menü ismini.
  • (california'da herhangi bir burger king, pascal nouma muadili siyahi kasiyer.)

    -vupır plizz..
    +vuapaaa????
    -...
  • bu kasiyerlerden sadece turkiye'de degil, her yerde var. diyalogumuz abd'de bir starbucks'ta geciyor:
    + can i have a medium iced coffee with milk please?
    - sure, but let me write the name for you, so it's easier to order the next time
    [arkadas kagida "grande iced cafe con leche" yazar]
    + well, thanks, but isn't this what i just said in english rather than in italian?
    - [kafasi karismis amerikali bakisi]

    edit: imkansiz'in dedigine gore italyanca degil ispanyolcaymis. zaten ortada hala bir iced var, onun italyanca ya da ispanyolca olmadigi da kesin. ama sonuc olarak dikkat cekmek istedigim sey suydu: bulundugunuz mekan ve kullandiginiz dilden bagimsiz olarak siparis ettiginiz seyin adini mekanin verdigi adi vurgulayacak sekilde ukalaca ya da iyi niyetle duzelten kasiyerler her yerde var.
  • kesinlikle starbucks çalışanıdır.

    (saat sabah 7:15.)
    gri: (yarı uykulu halde) "pardon açık mısınız?"
    starpiç: (gülerek) "biz saat dört buçuktan beri açığız "
    gri: (içinden küfrederek) bir orta late alabilir miyim?
    stardüdük makarnası: (sırıtarak) bizde orta boy yok. tall, grande, verdi var.
    gri: (!^()%^+@€[): grande olsun o zaman

    şimdi gerinip kafayı gömsem bu herife haklı mıyım, haksız mıyım!!?

    ps: kahve ölçülerine de netten baktım. hâlâ bilmiyorum hangisi hangisi. verdi ne amk, opera mı söyleyeceğiz!

    editello: bak venti imiş o da.
  • - chicken burger alabilir miyim?
    - bizde chicken burger yok tavuk burger var
  • keyfinden yapmıyordur.

    istanbul'daki bir starbucks çalışanlarıyla epeyce muhabbetimiz var (hayır her sabah kahve almıyorum oradan) bir gün şu şekilde dert yandılar bana: patronları çalışanları azarlamış türkçe konuştukları için, siparişleri ingilizce (ya da içeceğin orijinali neyse) tekrarlamalarını emretmiş, telefonu açarken bile buna dikkat etmek zorundalarmış...

    hata, günde 12 saat ayakta duran fast food sektörünün asgari ücretli zavallılarında değil (ki, bir mcdonalds'ta da küçücük bir çalışan kızın yorgunluktan bayıldığına şahit oldum) onların orospu çocuğu patronlarında, mekan sahiplerinde.
hesabın var mı? giriş yap