• insana kökeni farsça olan dost kelimesinin acaba türkçe tam karşılığı nedir düşündürten bir durumdur. sen git hem arkadaş gibi harika bir etimolojisi olan kelimen olduğu halde başka bir dilden eşanlamlısını al, hem de daha sonra dışarıdan aldığın kelimeye daha büyük anlamlar yükle. sonra da neymiş ingilizce bıdı bıdı.

    not:bu entry arkadaş kelimesini daha samimi bulanlar derneğinin bir ferdi tarafından girilmiştir.
  • olandır. defalarca belirtildiği gibi buddy de. mate de. ergenliğe dönüp best friend forever de istersen. var ama. emin olabilirsin ki var.

    bir başka fail (bkz: ingilizce'de x'in tam karşılığının olmaması) başlığı daha.

    başlığın sahibiyle kişisel bir derdim yok ama bıktım bu tür başlıklardan. benim gönlümde tek başarılı örneği (bkz: ecnebilerde ayıp kavramının olmaması)

    bundan sonrası edit: nuri kardeş nickaltıma döşemiş sağolsun. burada da ne ibişliğimiz kalmış ne kendimizi bilirkişi zannetmemiz. yukarıya da iyi ki "başlığın sahibiyle kişisel derdim yok" yazmışım lan. adam gitmiş nickaltımda olayı kişiselleştirmiş. başlığı beğenip beğenmediğimizi yazabilmek için de yazardan izin almamız gerekiyor anladığım kadarıyla. yukarda da demişler. sen git başka dilden "arkadaş" sözcüğünün eşanlamlısını al sonra üstüne anlamlar yükle. bu tür başlıklardan da sadece 3 tane yok söyleyeyim.

    https://eksisozluk.com/?q=ingilizcede olmaması -- üşenmenin olmaması, kezbanın olmaması, lan "k" harfiyle başlayan kelime olmaması bile var.
  • insanların kafalarında dost eşittir çok/en iyi arkadaş denklemi kurduklarından olabilir. dost diyip arkadaşı yücelttiklerini düşünürler. dost hayatı terimiyle de küçümserler. böyle de yanarlı dönerli oynak bişidir dost. yaşasın türkçe!
  • dost hayati yasamadiklarindandir.
  • (bkz: bff)

    edit:başlık başa giyilir.
  • her ne kadar birebir karşılamak zorunda olmasa da vardır.

    (bkz: crony)

    17. yüzyıl cambrigde öğrencileri tarafından yaratıldığı düşünülür. etimolojisi için buyrun.

    fakat, toplumların soyut kavram üzerindeki anlayışları her daim farklı olabileceği için birebir karşılık aranması da saçmalıktır. yüksek oranda bir örtüşme varsa yeterlidir. kökenlerine ve geldiği yerlere bakarsak arkadaş ve friend kelimeleri de birebir karşılık vermez.

    friend: friend (english) - old english - freond, "to love, to favor," from pre-germanic. *frijojanan "to love". related to old english freo "free."

    arkadaş: 19. yüzyıla sonrası "ayaktaş" kelimesi yerine kullanılmaya başlanan bu sözcük "-daş" isimden isim yapma ekinin kullanımıyla "arka çıkan", "destekleyen" anlamlarındadır.
  • (bkz: dost tutmak)
  • turkiyede arkadaslar cogunlukla guvenilnez gorundugu icin arkadasin guvenilir olanini dost olarak belirtme ihtiyaci duyulmuş.

    ulkecek, yalan dolan, itlik, trip, kiskanclik, haset, satiş gibi kavramlara cok meyilli oldugumuzdan oluyor bunlar.

    adamlarda bu yok. arkadasim dedin mi tamamdir. ne sana trip atar ne yalan soyler, ne itlik, ne haset.
  • ingilizler'in hiç sikinde değildir.
hesabın var mı? giriş yap