100 entry daha
  • beynini çok zorlayıp nasıl ve neden bu dünyaya gelmiş olduğunu kestiremeyen, beyin çipini yakmış şahsın sorabileceği bir sorudur.
  • siginma istegi, kendi guvende tutma istegi... vs vs. re rororoo.

    (bkz: bi bitmediniz)
  • buda evrimin bir parçasıdır. diğer toplumlara ve azınlık olan kısma karşı bulunan insan popilasyonlarinin daha iyi ve birlikte yasama olanaklarını arttırarak diğer toplumlarla arasında bir fark yaratmak kendi aralarında birlik bütünlüğü saglamislardir.buda dini yani tanrıya yapma olgusunu oluşturmuştur.
  • mutlak gücü arama isteğidir bunun nedeni. güçtür, tek kelimeyle.

    mutluluğu bulmak için yaşıyoruz hepimiz. hayatta sadece mutluluk için yaşıyoruz. verdiğimiz kararlar, çıkardığımız menfaatler hepsi ama hepsi sadece mutluluğa ulaşmak için. ancak, bu hayatta mutlak mutluluğa ulaşamayacağımız aşikar. ne olursa olsun, insan o sınırsız, sonsuz mutluluğa ulaşamayacak. bunun yeri neresidir peki? nerededir bu aranan şey bizim için? çok uzakta değil. tek bir kavramda. cennet

    cennet, her şeyiyle güzel, her anıyla mutluluk saçan yer değil mi? senin ömrün boyunca aradığın şey değil mi? işte, burada aslında dinin anlamı, özeti. sana vaad ettiği şey mutluluk aslında. dünyevi hayatta aradığın, ama bulamadığın şey. bağlılığının sebebi de, bu kadar tutkuyla sarılmanın sebebi de tam olarak bu, değil mi?

    zaaflar dedik başta. tanrıyı nereye koyuyoruz peki bu düzende? en temele, en ortaya, en yukarıya; yani her yere. tanrı zaafsız olandır her zaman, tanrı her şeyde en mutlak olandır. bu yüzden de insan ondaki güce tapar, onu arzular.

    dostoyevski, şöyle diyor:
    ''en güçlü insan bile, zaman gelince önünde eğileceği birini ya da bir şeyi arar. insan bazen kendi gücünü taşıyamaz olur. işte böyle anlarda belirir tanrı.''

    çünkü bu dünya bizim elimizden gelmeyen şeylerin çoğunlukta olduğu bir yer. bizim dışımızda kalanların, bizim olmayanların daha fazla olduğu bir yer. böyle anlarda, insanın aklının yetersiz kaldığı zamanlarda ortaya çıkmak zorunda tanrı. çünkü yetersizliklerin tam karşıtı değil mi o?

    gücü elinde tutmak isteyen insansa reddedecektir bu durumu. ondan daha fazlasını görme istemiyorsa, hayır diyecektir bu düzene. din ile tanrı farkına çokça inanan biri olarak söyleyebilirim ki, mutlak gücü elinde tutanı yok etmek, tahta oturmak olabilir bazen.

    nietzsche, tanrıyı öldürürken; en güçlü olmadı mı?
  • cunku bir tanedir. tekdir. ondan baska siginacak yalvaracak af dilenecek kimsesi yoktur. insanlarin neden bir tanriya inandigini sorgulamak kimsenin haddi degildir. cem yilmazin dedigi gibi istersen git krem peynire tap. ben sadece uzulurum ve dua ederim senin icin. bu benim inancimin geregidir. sen bana en fazla acirsin. dua edecek birden fazla inandigin varsa ve bundan gercekten ama gercekten eminsen soyleyecek lafim yok sana.
    (bkz: her koyun kendi bacağından asılır)
  • (bkz: göbeklitepe)
  • kendinden daha guclu bir varliga siginma istegidir. birdokuzbiriki yukarda net olarak soylemis. tek sebep guctur. eski caglarda lordlar dahil tum guclu krallik sistemi bireylerine boylesine sadik ve yalama olmaya calismanin tek nedeni guctur.
  • tapmak değil de inanmak diyoruz biz genelde ona.insanın doğasından kaynaklanan bişeylere inanma sevme tutunma gibi hisselerinin sonucudur.
110 entry daha
hesabın var mı? giriş yap