insidious

• turkcede kullandigimiz sinsi kelimesinin ingilizce karsiligi. nick olarka secildiginde seçen kişinin 5 para etmez bir yilan oldugunu bastan kabul ettigi durum.
• gre sınavlarında sık sık karşınıza çıkabilecek sinsi kelime.
• dune 2'nin demosunda house ordos'u tanimlayan sifat.
  
  bla bla bla and the insidious ordos..
• sinsi oldugunu nicki ile aleni bi sekilde ortaya koymus; resmen saman altından yuruttugu suların ustune neon lambaları dosemis; eger kafamızı karıstırmaya calısmıyorsa muhakkak kokusu yakında cıkacak baska bisileri karıstırıyor oldugunu dusunduren; hastalıklı hastası oldugumuz catır cutur^* bir sozluk kisisi
• sinsiliğini tanıtlama yolunda emin adımlar atmakta ancak adımlarının altında diğer sözlükçüleri^* ezmekten çekinmemiş nevi şahsına münhasır sözlük yazarı. (bkz: o kendini biliyor)
  seni gidi beni bilmez şam şeytanı. sen beni şaşırttın, oysa allah seni şaşırtsın diyemem; istemem, isteyemem böyle birşeyi.
• kucuk cocuklarin nerde oldugunu bilen ama bana soylememekte israr eden, bir de sanki bilmiyormus gibi "kucuk cocuklar nerdedir" diye hergun yine israrla soran aydinlatici insan.
• kampus ici bonus toplayici.
• okulu bırakıp, dısardan jedilık bitirme kurslarına yazılan, simdi manitaya manita demeyen kisi
• oldukça kötü bir günde gördüğümde bile yüsüme kocaman bi gülümseme yayılmasına sebep verebilen,benim bilmediğim yengeçlerden olduğu iddiasındaki,kategorize edilmekten herdaim uzak durma taraftarı,sinsi olduğu düşüncesinde olmasına karşın,samimi ve içi dışı bir denilen kişiliklerden olduğuna şüphemin olmadığı insan
• (bkz: darth sidious)