• ıkibin küsur entrynin hepsini okudugum icin sacma sorularla doldurmadigim başlık. motive olmami da sağladı. zaman kaybı olarak görmeyin, her gün 5 10 sayfa okuyun.
  • "kahvalti gunun en onemli ogunudur" diyen atalarimiz degil kellogs firmasi.

    20 kilo vermemi saglamis, hamileliklerden sonra vucudumu toparlamama yardimci olmus, kendimi zinde hissetmemi saglayan yasam bicimidir. senelerce hormonal sorunlar yasamis, kan sekeri ve trigliseriti sinirda gitgellerde olan biriydim. artik tum rakamlarim normal, hormon ilaclarini icmeme gerek kalmadi.

    hamileyken ve emzirirken kesinlikle yapilmamalidir. diyabet hastasiysaniz kan sekerinizi kontrol ederek doktor kontrolu altinda yapilmalidir. ketojenik diyetle birlikte saglikli yapildiginda diyabet hastaligini geri cevirmekte yardimci olur.
  • 2020 temmuz ayından bu güne (6 ay olmuş) uyguladığım ve >20 kg verdiğim beslenme biçimi.

    prof. dr. murat aksoy ile dr. rengin börekçi hocanın bereber yaptığı aşağıda linkini verdiğim video ile başlamaya karar verdim.
    link1

    rengin hocayı instagramdan da takip etmenizi öneririm. onunla beraber selim bilgin hocanın da paylaşımları özellikle oruç, beslenme, kas vb. konularda faydalı.

    link2

    link3

    başlarda 16-8 olarak başladığım baktım oluyor diyerek de sürdürdüğüm ve bir kaç hafta içinde 18-6 bir kaç içinde 20-4 ve de artık omad şeklimde 23-1 olarak devam ettim.

    bana en büyük faydası yemek zamanı dışında da elimin sürekli atıştırmalıklara gitmesine mani olması oldu diyebilirim. bir de kilo almam, uzun süredir 100 kilonun üzerinde olmam (2 sene diyelim) ve kötü beslenmem nedeni ile insülin direnci geliştirmiştim. bildiğin glifor kullanıyordum. bol ekmekli bir kahvaltı, makarna ya da şöyle kalınca sürülmüş bir nutella yediğimde bayılacak gibi tatlı bir uyku bastırıyor uyuklamazsam da deli gibi bir şeyler daha yiyordum. hele bu etki nutella daha mideme ulaşmadan gerçekleşiyordu çok ilginçtir.

    mayıs ayında sokağa çıkma yasakları zirvedeyken 108,6 kg ile hayatımın en yüksek seviyesine çıltıktan sonra yasakların kalkmasıyla 105,5 kiloya günlük aktivite ike düştüm. boyum 178cm bu arada. sonrasında da temmuz ayında aralıklı oruca başladım dediğim gibi. şu an 84 kiloyum. toplamda 24 aralıklı oruçla da 21 kilo vermişim diyebiliriz.

    boy kiloyu eşitleyip 78 kilo olana kadar omad şeklimde devam edip sonrasında 16-8 veya 18-6 sistemine döner hatta belki hafta sonları ara veririm ama bu yöntemi bırakmam diye düşünüyorum.

    orucun çalışma sistemi ve neden işe yaradığını, neden kas yıkımı ya da vücudun kendisini stand by durumuna almaya yol açmayacağını anlamak için de jason fung 'un aşağıda linkini verdiğim videosunu öneririm.

    link4

    başlarda hızlıca verdiğim ve o esnada da pek kalori hesabı vs yapmadığım kafama göre yiyerek verdiğim kilolardan sonra 94 kiloya gelince bir tıkanma oldu. bu nedenle öğünlerden birisini sağlam diğerini hafif yapma, bunların yerini değiştirme gibi şeylerle biraz daha sürdürüp artık 90 kilonun altına gelince durumu ancak tek öğün ile toparlayacak hale geldim. zira bir kere yedim mi duramıyorum arkadaş. 86 kilodan sonra ise çok yavaşladı ve sanırım yeni bir plato dönemine girdi. ama yavaş da olsa devam ediyor.

    pandemide hareket etmek de zor olduğundan 100 kilonun altına düşmemden itibaren sabahları yarım saati aşmayan ama kilo verdikçe ve de bünye alıştıkça yoğunluğunu arttırdığım kendi vücut ağırlığımla yaptığım egzersizlere başladım. sadece kilo vermedim duruşum ve görünüşüm de iyi bir noktaya geldi. squad , planck , mekik (bir kaç varyasyon), şınav (bir kaç varyasyon), barfiks, dip station egzersizlerini içeriyor egzersizler. ağır egzersizler olduğukları için zaman da almıyor. tabi daha çok setler şeklinde yapılsa içine kardiyo, esneme vs de eklense iyi olur ama zamanım pek yok. bakalım baharla beraber bisiklet sürmeye tekrar başlamak da işime yarar sanırım. bu egzersizleri genelde yemekten 2 saat kadar önce yapıyorum. hem bu tavsiye de ediliyor (doğal olarak kimisi de etmiyor) . 20 saat aç kalmış bü yenile yapılamaz derdim bana sorulsa ama bildiğin enerjimde bir kayıp yok.

    kısaca:
    - kilo verdim
    - daha az uyuyorum
    - daha dincim
    - insülin direncini yendim (nutella aynı etkiyi yapmıyor artık)
    - yorgun değilim

    ama:
    - su ve lifli gıdaya dikkat etmezseniz güzel kabız oluyorsunuz. teşekkürler günkurusu
    - yemeğe az zaman ayrılsa da doğru şeyleri yemek için özen gerekiyor.

    edit: o dönemden beri güncellememişim. 108 kilo ile başlayıp 78 kiloya kadar düştüm. body weight egzersileri ile destekledim. ama ne oldu. düzensiz yaşam, kendine güven vs derken saldım gitti. dalgalana dalgana arada tekrar aralıklı beslenmeye başlama denemelerine rağmen 107 kiloyankadar geldim. ve tekrar başladım. yaklaşık 20 gündür günde 1 öğün olarak devam ediyorum. 4 kilo verdim. bu defa da kararlıyım. bir fark olarak bu defa bu beslenmeye başladığım gün kan tesleri yaptırdım. sadece trigliserid değerim yüksek çıktı. o da kilo ile doğrudan ilintili. şeker çıkmaması sevindirici. 6 ayda bir filan tekrar kan verip bu işi doğru yapıp yapmadığımı da izlemek gerekirse önlem almak niyetindeyim. 6 aya görüşürüz. 20 ekim 2023 başlangıç btw

    edit-2: 13 mart 2024. tek öğün olarak devam edemesem de inatla bungüne kadar getirdim. 150 gündür ara vermeden devam. ama takıldım kaldım. toplamda 7 kilo. sanırım spora ile desteklemek ve zaten bir defa yemek yiyorum diyerek çöp gıda da yemeyi bırakmam lazım.
  • keçiboynuzlu arkadaş ara ara gelip aynı içeriği girip konu açar.

    tanım: bir beslenme şeklidir. yeterli makroları alıyorsanız kas erimesi olmaz. ihtiyacınız proteini yeme aralığı olan öğünlerde gömün, gitsin.

    ilk dakikayı izleyin
    omad beslenme sonuçları
  • keçiboynuzunun canı sıkıldıkça trollemeye çalıştığı başlıktır.
  • mükemmel bir yöntem vallahi sayesinde yıllardır düşemediğim 90 kg altına düşerek psikolojik sınırımı aştım ve 3 haftada 7 yıl önceki kiloma döndüm taviz vermeden düzenli ve disiplinli şekilde uygulanırsa müthiş fayda sağlıyor.
  • kim ne derse desin on beş yıldır 90-115 bandında giden ve en son 112 olan kilomu 6 ayda 78 e çekmemi sağlamış olan yaşam biçimi
  • 8 aralık 2020 tarihinde 16/8 olarak başladığım yaşam şekli. şuan 6.5 kilo verdim ve vermeye devam ediyorum. bana çok iyi geldiğini söyleyebilirim öncelikle şişliğiniz iniyor ödem atıyorsunuz ve sonra kilo vermeye başlıyorsunuz.

    sabah : ben hamurişi ve tatlıyı da bıraktım. sabah 09:00 kahvaltı ediyorum, 1 yağda ya da haşlanmış yumurta, salatalık, domates, peynir, zeytin vs. ne varsa yiyorum (abartmadan) ekmek de yiyorum ama 1 dilim falan tok tutuyor.

    öğle : saat 13:00 gibi ara öğün olarak bir şeyler yiyorum. 1 elma 2 mandalina, meyve işte genel olarak. elma sindirim sistemine iyi geliyor. ek olarak bir avuç ceviz de yiyebiliyorum.

    akşam : sebze yemeği ağırlıklı olmak üzere yoğurt beraberinde yiyorum. bazen buğday haşlıyorum sarımsaklı yoğurtla yiyorum. bazen fırında tavuk beraberinde biraz pilav. ne varsa evde işte.

    yediklerime kendi mantığıma göre şekillendiriyorum.

    yani şu saydığım öğünler ölçülü tükettiğiniz sürece günlük 1200 kaloriyi geçmiyordur. aslında bu diyet şekli de bir şekilde aldığın kalorinin verdiğin kaloriden fazla olması esasına dayanıyor bence. ortalama bir insan günlük zaten hiç bir şey yapmasa 1800-2000 kalori veriyor yaşamsal ihtiyaçları için. e yürüyüş de yapınca +250 kalori harcamış oluyorsunuz ve böylelikle günde ortalama 1000-1500 kalori açık veriyorsunuz.

    ek olarak günlük minimum 7000 adım atıyorum. telefonumun sağlık uygulaması bu konuda çok yardımcı oluyor oyun gibi. gerçekten yaşam kalitem arttı bunu hissedebiliyorum. herkese tavsiye ederim. yaza kadar bu şekilde devam edersem dolapta duran giyemediğim ne varsa giyebileceğim. mutluyum lan sözlük.
  • kahvaltıyı iptal ederek bu diyeti yapanları görünce koşu bandı üstünden tıkınan dayı aklıma geliyor. kafa aynı çünkü, kendini kandırmak.

    şu diyeyi yapacaksanız en geç akşam altıdan sonra yemeyi keseceksiniz, sabah kalkıp dört saat kahveyle durmanız akşam onda yediğiniz keki kompanse etmeyecek.
  • • niçin bu diyet biçimine başlıyorum?

    pandemi başladığından beri ideal kilomdan tamı tamına 12 kg uzaklaştım. ve hiçbir biçimde boğazıma hakim olamıyorum.

    atlet giyince bel çevrem taksim travestisi gibi açıkta kalıyor. böbreklerim üşüyor.

    yerden eğilip bir şey aldığımda alt pijamam çatal göstererek kontra atak yapıyor. pijamamın lastik çizgisi, kemer hizasına gelmiyor. yukarı çekersem de zorla, paçalı kuş gibi oluyorum.

    ben gömlek hastasıyım. özenle ütülediğim gömlekler üzerimde şahane dururdu. şimdi ergenliğe henüz girmiş kız memelerine sahibim. yakında sütyen takacağım neredeyse yürürken bıngıldamasın diye.

    • araştırdın mı? hangi saatleri kullanmayı planlıyorsun?

    intermittent fasting nicedir alakadar olduğum bir mevzu ama o kararlılık yoktu. tabip rengin börekçi diyor ki bunu kısa bir dönem için değil, yaşam biçimi haline getirirseniz vücudunuz hem daha dirençli ve fit olur hem de kronik hastalıklara yakalanma riskiniz azalır.

    gece 02:00'de yemeyi bırakıyorum, ta ki saat 18:00 olana dek. yani 16/8 sistemine tabiyim şimdilik. birkaç haftadır uyguluyorum. tartılmayı bıraktım. dargınım tartıya. 99 kilosun falan diyor üzerine çıktığımda. manyak mıdır nedir! insanî kilolara döndüğümde yine yeniden tartılacağım.

    • peki saat 18:00'de ne yiyorsun? saat 02:00'ye kadar ne tüketiyorsun?

    muhakkak ev yemeği yiyorum.
    kuru fasulye, pilav, turşu gibi.

    her gün 4 mandalina bir elma operasyonum da var.

    tatlı krizlerimi nihayetlendirmek için yarım kase yoğurdun üzerine kellogs buğday ve tahıl gevreğinden döküyorum. üzerine iki yemek kaşığı dolusu toz şeker döküyorum. çeyrek çay bardağı içme suyu ilave edip karıştırıyorum.

    • kendini nasıl hissediyorsun?

    normal.

    • 16 saat açlık süresince neler tüketiyorsun?
    uyanır uyanmaz türk kahvesi. gün boyu su. açlıkla mücade için bir çay falan.*

    bir aksilik olmazsa intermittent fasting'i yaşam biçimi haline getireceğim. kilo verme işi başarıya ulaştığında da devam. gerçekten "çok acıktım" demeyi özlemişim. midem, karaciğerim, böbreğim, dalağım gayet mutlu şu sıra.
hesabın var mı? giriş yap