• burjuva politik iktidarın her türlü demokratik ve insani hakkını elinden geldiğince kısıtladığı, meydanlardan uzaklaştırmaya çalıştığı, sendikal örgütsüzlüğü dayattığı işçi sınıfının karşı karşıya olduğu ölümcül gerçekliktir.

    2016 yılının ilk dört ayı içerisinde daha şimdiden 568 işçi söz konusu cinayetlere kurban gitmiştir.

    burjuva politik iktidarı, sermaye çevrelerinin kârını arttırmak adına, iş güvenliği için yapılması gereken düzenlemeleri yok saymakta ve yeterince uygulamamaktadır. iş cinayetlerine ilişkin nicel değişimin artarak artan nitelikte bir seyir izlemesinin başka hiçbir açıklaması yoktur.

    <<türkiye'nin son 15 yılına damga vuran iş cinayetleri her yıl, her ay artarak sürüyor.

    işçi sağlığı ve iş güvenliği meclisi (isig) tarafından her ay yayınlanan iş cinayetleri raporuna göre geçtiğimiz nisan ayında en az 168 işçi yaşamını yitirdi.

    2016 ocak ayında 115, şubat ayında 143, mart ayında 160 işçi yaşamını yitirmişti.

    568 işçinin yaşamını yitirdiği 2016'nın ilk dört ayı, 2012 yılından bu yana en çok işçi ölümü yaşanan aylar oldu.

    yapılan istatistik her yıl işçi ölümlerinin artarak sürdüğünü gösteriyor; “2012 yılı nisan ayında 87 işçi, 2013 yılı nisan ayında 74 işçi, 2014 yılı nisan ayında 124 işçi, 2015 yılı nisan ayında 135 işçi”>>

    http://www.yenidunya.org/…leri-artarak-devam-ediyor

    (bkz: iş kazası yoktur cinayet vardır)
  • isig eylül 2020 raporuna göre, altısı çocuk, yedisi kadın, üçü suriyeli ve ikisi afganistanlı olmak üzere beşi sığınmacı ve dördü sendikalı olmak üzere 177 işçi yaşamını yitirdi.

    en çok ölüm sebebi 46 işçi ölümüyle covid-19 olarak kayıtlara geçti. diğer sebepler ise 38 işçi trafik/servis kazası, 25 işçi ezilme/göçük, 20 işçi kalp krizi ve 11 işçi yüksekten düşme olarak belirtildi.

    “şu ana kadar kısıtlı bilgilerimizle tespit edebildiğimiz kadarıyla en az 274 işçi koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. bugüne kadar salgından ölenlerin büyük bir çoğunluğunun işçi sınıfından olduğu gerçeği tüm çıplaklığı ile ortadadır. türkiye, tarihin en büyük işçi kırımı ile karşı karşıyadır” dedi. bu süreçte patronların fabrikalarda geceli gündüzlü kuralsız bir şekilde çalışmayı arttırdığını söyleyen gider, “devlet covid-19’u iş kazası olarak görmeyen bir genelge çıkararak bu durumu daha da pekiştirmektedir”.

    anıl deniz gider
hesabın var mı? giriş yap