• ne guzel birseydir. tatil yada issiz gucsuz olundugunda degil tam aksine tam zamanli bir calisan olundugunda ve alalade haftaici bir gunu evde yayilarak oglene kadar yatarak gecirildiginde anlamlidir. okul kirmak gibi birseydir. tembelligin isyanidir. eglencesinin mesai saatinin bitimine kadar surmesi uzucudur. zira ertesi gun yine sabahin korunde kalkilacaktir ne de olsa.
  • ertesi gün işteki insanlardan yerli yersiz trip yemektir. misal:

    -hıh nie gelmiosun ki??!??!

    -hıh, cok da hasta gözükmüosun?!?!

    -hıh, bence gelsen iyi olurdu, patron seni sordu..

    -hıh, hiç de dinlenmiş gözükmüosun, niye acaba?!?!

    -hıh, işte maaşından bi gün daha kesildi.

    -hıh, senin için dün patrona yalan söylemek zorunda kaldım..

    -hıh, kaçırdın dün, bir sürü önemli şey oldu..

    gibi anlamsız, rahatsız edici vırvırlar..
  • uyuya kalma nedenli domestik pasif eylem. işi evinde olanlar ne yapar bilemem.
  • işyerinde günlerinizi gecelerinizi hatta haftasonlarınızı da gecirdiginiz günler oldugunda arada bir yapılması gereken eylem.okulu asmıs cocuklar gibi oluyor ama o tempoya aslımıs bir bünye tüm gün ne yapabilir evde.soguktan dısarı da cıkılmıyorsa evde arsivde bulunan divxler izlenir,cay sigara eşliğinde keyif yapılır.yarın bir daha mı yapsam diye düşünülür ama yemez üst üste.
  • rutin günlük toplantıların bitiş saatinde uyanmak, öğle teneffüsünü pinekleyerek mükellef bir kahvaltıyla geçirmek, çay molasını boğaza karşı değerlendirmek, iş çıkışı trafiğini barda iki kadeh atarak yaşamak...

    buraya kadar enfes geçen gün gecenin ilerleyen saatlerinde sabah erkenden kalkıp yukarıda yazılanların sözlük anlamıyla yaşanacak olduğunu zihne kabul ettirme çabalarıyla acımasızlaşmaya başlar. beyin kabul etmek istemez, beden zaten huzursuzdur zira alışkanlık döngüsü bozulmuştur. depresif bir ruh hali ortama hakim olur.

    bunun çözümü ertesi gün de işe gitmemektir.ama üçüncü seferden sonra bu kez de "ulan işe gitmedik, bi gidicez bin türlü iş birikmiş olacak" huzursuzluğu başlar.

    o yüzden iki gün en ideali olup mümkünse perşembe-cuma dönemi denk getirilmelidir.
  • işe gidersin böyle afakanlar basar. ne lan bu dersin şu dallama müdürü ne kadar daha çekicem dersin. sonra bi daha bi daha motive edersin kendini, altı ay önce böyle değildi kuş gibi gidiyodum işe ne oluyo lan diye sorarsın kendine. sabah kalkarsın işe gidicek olma düşüncesi böyle ruhunu daraltır. ben işimi seviyorum, ama bırakmıyolar ki yapalım diye düşünürsün. iyice karışır insanın kafası, bin türlü düşünce dolaşır insanın kafasında. sonra sabah sabah gelen o bunaltı ağır basar işe gitmessin. oturur evde düşünürsün. ne oldu ne değişti bulmaya çalışırsın. sen değilmiydin hiç saate bakmadan mesaiyi bitiren hatta ne zaman işten çıktığı belli olmayan. sözde vermiştin kendine bigün saat gelse de eve gisem dersen o işi o an bırakıcam diye. aslında anlarsın neyi istediğini de yapacak cesaret yoktur. lanet okursun kendine, lanet okursun ilk kez gezgin olmanın keyfini yaşadığın güne. işe gitmediğin her gün içinde biriken bu duygunun gazını biraz alırsın. oysa bilirsin ne güzeldir yollarda olmak.
  • iş yerinin sahibi sizseniz eğer, canınız her istediği zaman girebileceğiniz durum. patrona posta koymanın dayanılmaz hafifliğini bu şekilde yaşamak mümkün. lakin aybaşlarında bankaların aramasıyla bu tembellikten vazgeçip hemen atraksiyona geçmeniz olası. arıyorlar mı? arıyorlar, evet...
  • evden freelance çalışıyorsanız gayet doğal bir eylemdir. işe gitmezsiniz, iş size gelir.
  • ameliyat olduysanız gayet doğal bir eylemdir. koduğumun apandisiti.
  • hafızanızı çalıştırmanıza neden olacaktır; zira bu eylemi gerçekleştirmek için kullandığınız bir yalanı bir daha kullanmamanız gerekmektedir. kullanılırsa eğer tehlikeli sonuçlar ile karşılaşma ihtimaliniz kuvvetle muhtemeldir.
hesabın var mı? giriş yap