• ıspanak türevi arkadaş.
  • genelde üniversite yıllarında geride kalmış lise arkadaşları için kullanılan sözcük öbeğidir.fakat gelinip görülmelidir ki her arkadaşın ortada birşey yokken aranması teknik olarak mümkün değildir.
  • bazı türleri gerçekten aramaya fırsat bulamamış yada fırsat bulsa da sırf vefalı olmak adına aramaya gerek görmemiş samimi insanlardır.
    (bkz: vefa)
  • universite yillarinda normalde birakin aramayi gordugunde selam vermeden gecen,ancak beklemediginiz bir anda yuzunde yavsak bir gulumsemeyle gelip ya sigara ya da not isteyen arkadaslardir.okulda bulamazsa sizi garip bir ses tonuyla telefon acar hal hatir sorar once.siz zaten beklersiniz ne isteyecek acaba diye.zaten maksimum 30 saniye sonra agzindaki baklayi cikarir.sevilmezler genelde.
  • aradığı kişiye ulaşmak için, ilgili düşen işi kendi başına yapmaktan daha fazla efor sarfederler. bi tanesi tek sayfalık bi ödevin fotokopisi için 20 dakika ondan ona arayıp, ancak aileye ulaşıp, ordan kaldığım arkadaşın ev nosunu alıp arayıp ulaşmıştı bana. verdik ödevi öğrenci kodu gereği ama hiç haz etmemiştim.
  • kendileri aradıkları halde telefonu hafif sıkıntılı bir naber abi (başa ufak bir üff eklenecek ve a hafif uzatılacak) ile açarlar ki karşıdaki "noluyo olm?" diyebilsin.
  • gercek olamayan arkadaslardir.
  • "arkadaş" diyorsak, en asil duygunun insanidirlar desem yeridir. kullanilmak ve kullanmak gibi sinirlari biliyor/çiziyorsak (ki yine arkadas kelimesi bunlari kapsamamali) en normal durumdur hatta. ya ne için arayacağıdık. çünkü bir de şöyle bir şey var:
    (bkz: işi düşünce arayan insan modeli)

    kisi bir arkadasini "ya aramiyorum diye kizacak, üzülecek, bozulacak" düsünceleriyle aramamali, daha dogrusu hiç bir arkadas arkadasi bu konuma sokmamali. arkadaslarimizi isimiz düstügünde aramaliyiz. itiraf edin, sesini duymak istemek de işimizin düşmesidir (kendimiz için isteriz), hal hatır sormak da (merak ederiz), işletip, sinirlendirmek, eğlenmek de (ibnelik ederiz). (şu yazı sonlarını bağlayamıyorum)
hesabın var mı? giriş yap