• "yunan ordusu halifenin ordusu sayılır. hiç de zararlı bir topluluk değildir. asıl kafası koparılacak mahlûkat ankara’dadır" cümlesini kurarak emperyalizm'in köpekliğini yapmıştır, kurtuluş savaşına ihanet eden vatan hainleri arasındadır.

    günümüzde bu şahıs için güzelleme yapan, örnekleri yukarıda görülebilecek yaşam formlarına bahse konu hainin islam'ın kilidini ingilizler koruyacak beyanını bir kez daha hatırlatalım.

    milli mücadele döneminde gerçekleştirdiği ihanetleri asla unutmadık ve asla unutmayacağız.

    buradan bir kez daha tekrarlıyoruz; iskilip atıf hoca hastanesi adı değiştirilsin

    hain adı verilen diğer unsurlar;

    (bkz: kyk çorum iskilipli atıf yurdu)

    (bkz: vatan haini ismi verilen çocuk parkı)

    (bkz: ihl'de açılan iskilip atıf hoca hanımlar mescdi)
  • hala şapka takmadığı için asıldığı sanılan hoca müsveddesi. vatana ihanetten yargılanmış ve idam edilmiştir.

    bak burada link var.

    "bir din alimi güya. güya diyorum çünkü yazdığı makaleler arasında hakikaten sorunlu olanlar var. iskilipli atıf’ın şapka devriminden önce yazdıkları için idam edildiği tamamen palavra. iki kez yargılanmış, ilki giresun’da. o dönemde giresun’daki ve rize’deki isyancılardan iskilipli atıf’ın risaleleri çıkıyor çünkü. yargılanıyor ama suç unsuruna rastlanmadığı için beraat ediyor. sadece kitabının dağıtılması yasaklanıyor çünkü halkı isyana teşvik ediyor. iskilipli daha sonra istanbul’a dönüyor ama bu kez de ankara istiklal mahkemesi çağırıyor çünkü kitabın dağıtımı devam ediyor. iki soru soruluyor: bu kitabı neden dağıtıyorsun? kurtuluş savaşı’nda teali islam cemiyeti’nin bildirisinin altına imza attın mı? iskilipli atıf bildiriyi imzalasa da aslında karşı olduğunu, bunu da gazete ilanıyla duyurduğunu söylüyor ama atatürk ve silah arkadaşlarını öldürmenin caiz olduğunu yazan o bildiri çoktan yayılmış durumda. dolayısıyla iskilipli atıf, halkı kışkırtmak ve vatana ihanet suçlarından idam ediliyor."

    sinan meydan belgesiz konuşmaz. gidin kitaplarını okuyun. kadir mısıroğlu a.k.a fesli'yi dinleyip burada saçma sapan argümanlar sunmayın.
  • yobaz, vatan haini köpek. keşke ata'm hepsinin kökünü kurutsaymış.
  • milli mücadele döneminin fetoşu. her sakallıyı dedesi her cübbeli ve sarıklı hacı zanneden mallara göre hoca.
    şapka/frenk mukallitliği risalesinden beraat etmiş, vatana ihanetten asılmış ingiliz işbirlikçisi, beslemesi bir hain.

    “redingot gibi, bonjur, smokin gibi, işte şapkanız! buna câiz değil, diyenler vardır. onlara diyeyim ki, çok gafilsiniz ve çok câhilsiniz ve onlara sormak isterim: "yunan serpuşu olan fesi giymek câiz olur da şapkayı giymek neden olmaz ve yine onlara, bütün millete hatırlatmak isterim ki, bizans papazlarının ve yahudi hahamlarının kisve-i mahsûsası olan cübbeyi ne vakit, ne için ve nasıl giydiler?"
    mustafa kemal atatürk

    şapka kanunu, meclis üyelerine ve memurlara şapka takmayı zorunlu kılar. halka şapka takmayı zorunlu kılmamakla beraber halkın genelde kullandığı başlığının şapka olduğu belirtilerek başka bir başlığın takılmasının alışkanlık haline getirilmesi çabalarını, zorunlu kılınmasını yasaklar.
    1- türklerin genel başlığı şapkadır
    2- vekillerin ve memurların takması zorunludur.
    3-halkın takması zorunlu değildir.
    4-halka telkinle veya yasayla bir başlık takılmasının engellenmesi hükümetin görevidir.

    (bkz: şapka iktisası hakkında kanun)
  • istiklal savaşında “mustafa kemal isyankârdır, katli vaciptir, yunan askerleri, padişahımız efendimizin daveti üzerine gelmişlerdir, onlara saygılı olalım” diyen adam (!) dır. her din tüccarı gibi çok alimdir.
  • ışidseverler tarafından rahmetle anılan hain.

    arap götü yalamanın ne zaman faydasını gördünüz?
  • peygamberı rüyasında gördüğü için savunmasını yırtan adam. hımm...
    (bkz: hem şizofren hem hain)
  • savaş sırasında düşmanla işbirliği yapan bir vatan hainidir. aması fakatı yok. dümdüz vatan hainidir.
  • şapka takmadığı için asıljhdgsfsdfsd

    vatan hainidir, layığını bulmuştur.
  • padişah fesi getirince din elden gidiyor diye ayaklanan, ardından 150-200 sene sonra fes kaldırılınca yine din elden gidiyor diye ayaklananların çook büyük din alimidir.

    tabi ya aynı mantık madımak'da kendiliğinden yangın çıktığını da söylüyordu.

    "
    dinci gazete dün bu konuda yaptığı habere, başka yalanlar da ekliyor. şapka devrimine direnenler idam edilmiş! bunlardan biri de iskilipli atıf hoca imiş.

    atıf'ın istiklal mahkemesi tarafından idam edildiği doğrudur ama olayın özü şudur:

    iskilipli atıf hoca bir din adamı. 1909 yılında patlayan 31 mart irtica olayında ön saflarda rol oynadı, osmanlı döneminde kurulan askeri mahkemede yargılandı ve suçlu bulundu.

    5 yıl hapis cezası alan atıf, cezasını sinop cezaevi'nde tamamlayıp çıktı.

    milli mücadele'de bastırdığı broşürlerde yunan ordusu lehine, kuvayı milliye aleyhine ifadelerde bulundu ve gıyabında yargılanıp idam cezası aldı. ancak 3 mart 1924 tarihli af yasasından yararlanıp kurtuldu.

    şapka kanunu çıktığında, yeniden bir broşür hazırlayıp insanları ayaklanmaya çağırdı. broşürün adı ‘‘frenk mukallitliği'', yani ‘‘gavur taklitçiliği'' idi.

    halkı kışkırttılar.

    gerçekten de, şapka kanunu sonrasında yurdun çeşitli yerlerinde küçük çaplı isyanlar çıktı. rize, malatya, erzurum, giresun gibi kentlerde yobazlar hükümet konaklarını basıp görevlileri öldürdü.

    ‘‘şapka gavur icadıdır. şapka giyeni vurun...''

    erzurum'da divan-ı harp kuruldu, sekiz isyancı idam edildi.

    * * *

    iskilipli atıf hoca, ankara istiklal mahkemesi'nde ‘‘şapkayı bahane edip halkı isyana kışkırtmaktan'' yargılandı.

    bu duruşmanın tutanakları bile kitap olarak yayınlandı. bir ibret belgesidir ama okumazlar ki!

    atıf'la birlikte aynı suçtan aynı mahkemede yargılanan tahir-ül mevlevi ve diğerleri niçin asılmadı? bazıları niçin beraat etti?

    bu sorulara yanıt veremezler ama istiklal mahkemeleri'ni ‘‘kasap dükkánı'' olarak göstermeye kalkışırlar. oysa o mahkemeler, istiklal harbi'nin ve türk devriminin onur anıtlarıdır. özellikle istiklal harbi'nde çok önemli görev yapmışlar, bütün casusları, asker kaçaklarını, asker ailelerini taciz edenleri, yolsuzluk yapanları yargılayıp gereken cezaları, idam dahil vermişlerdir.

    yeni bir devlet kuruluyordu. içeride ve dışarıda binbir düşmanla, hatta içeride dinci isyanlarla boğuşuyorduk. ne yapacaktık, olanları izlemekle mi yetinecektik?

    mürteci takımı bu konuda da sürekli yalan yazar, istiklal mahkemeleri'nde yüz binlerce insanın idam edildiğini sık sık vurgular. tamamen palavradır.

    resmi rakamlar ortada. 1920-1923 istiklal harbi döneminde istiklal mahkemeleri tarafından 1,350 kişi idam edilmiştir. cumhuriyet dönemi istiklal mahkemeleri tarafından 1923'ten bu mahkemelerin kapatıldığı 1927'ye kadar idam edilenlerin sayısı ise 360'dır.

    manşetlerinde her gün ‘‘allah, peygamber, türbanlı kızlar'' diye yayın yapan şeriatçı basının yalanları bir değil ki! hangisini yazacağız! "
    ___
    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…5&tarih=2001-11-27
hesabın var mı? giriş yap