• acilin mossad ajani geldi.
    evet israil'de 400.000'i askin turk kokenli yahudi vardir.

    turkiye'den giden herkes sadece birbiri ile evlendi diye bir sey yok.
    sadece anne tarafi turkiye dogumlu olan arkadasimin tam 12 kardesi var.
    bu kardeslerden gidip turkiye vatandasligini geri alip israilde 5 tane cocuk yapani var.
    cocuklar da turk kokenli sayiliyorlar otomatikman.
    turk yahudilerinin israil tarafina gelip yerlesmesi 1930lara dayanir.
    90li yillarda yilda ortlama 1800'u askin turk yahudisi israile goc etmistir.
    bu rakam sirf 2020 icin 1000i askindir.
    demem o ki abartili bir rakam degil 400.000, israilde normal bir ailenin minimum 3 cocugu vardir, turkiyedeki bir kiz bir oglan (2) normu o tarafta 3.
    ayrica israildeki kurt yahudilerinin buyuk cogunlugu iraktan gocmedir, turkiyeden degil.
  • oyunlarıyla meşhur devletçik.
  • aşıya rağmen halen 10 bin vaka açıklamaya devam eden ülke.
  • israil dışişleri bakanlığı müsteşarı eitan ben-tsur'un ankara ziyaretinden sonra kasım 1993'te hikmet çetin israil'i ziyaret eden ilk türk dışişleri bakanı oldu.
    ziyaretten önce aynı yıl içerisinde uğur mumcu, turgut özal, eşref bitlis öldürülmüştü.
    türkiye-israil ilişkilerinin bu olaylardan sonra hareketlenmesi, işbirliğine gidilmesi dikkat çekicidir.

    https://youtu.be/8q3vtvohwpq
  • aşılama konusunda lider olduğu söylenen ülke ama günlük vaka sayısında da rekor kırmak üzereler.

    acaba ilk dozu vurulanlar arasında da hastalığa yakalananlar var mı? ikinci doz vurulmadığında ilki etkili olmuyor mu?

    3. doz vurulması gerekiyor mu? ne zaman vurulması planlanıyor?

    ülkemiz üzerinden bir projeksiyon çizemiyoruz çünkü aşılama yeni başladı ve analiz yapılabilecek sayılarda değil, bu konularda bilgisi olan arkadaşlar bizimle paylaşırsa, aşı hakkında daha doğru bilgiler alabiliriz diye düşünüyorum.
  • mükemmel bir sığır turnusolü. sayısız deneyime dayanarak söyleyebilirim ki israil düşmanlarından bir cacık olmuyor.

    israil devleti dünyadan habersiz pazara giden yaşlı teyze olduğu için değil bu. politikalarının bir kısmını ben de eleştiriyorum. ancak dünya üzerindeki her haltın sorumlusu olarak israil'i görecek kadar geri zekâlı olmak hayra alamet değil.

    ardından alakasız görünse de kadın düşmanlığı, ırkçılığın farklı renkleri, homofobi, doğa ve hayvan nefreti/umursamazlığı... bunlara da bir eğilim oluyor yani. bonus.

    orta doğu gibi bir coğrafyada yaşanan büyük bir başarı öyküsü gerçekten israil. şu başlarındaki adamdan da kurtulsalar ne iyi olacak.
  • -israil ders kitaplarında osmanlı devleti nasıl anlatılmış?

    -osmanlı devleti’nin bir milleti olarak yahudiler, uzun yıllar farklı şehirlerde yaşamışlar. pek çok meslekte söz sahibi olmuşlar. hatta padişahların doktorları da çoğunlukla yahudilermiş.

    -kendisini mesih ilan eden yahudi sabatay sevi, son dönemde zenginleşen galata bankerleri gibi ünlü yahudiler yaşamıştır. yahudiler için kutsal sayılan kudüs ve filistin de dört yüzyıl boyunca osmanlı idaresinde kalmıştır.

    -israil okullarında okutulan ders kitaplarına göre osmanlı devleti nasıl anlatılmış bir bakalım. bahsedeceğim konular ilkokul, ortaokul ve lise ders kitaplarında geçen konu anlatımlarından yapılan çıkarımlar.

    -osmanlı devleti’nin kuruluşu ve fetihleri
    osmanlı beyliği’nin kuruluşu ve fetihlerle genişlemesi tarafsız, hatta olumlu anlatılmış. türklerin asya içlerinden batıya doğru ilerledikleri, islamiyet’le karşılaştıktan sonra müslüman oldukları söylenmiş. bir kitapta türklerin ilerleyişi için şöyle deniliyor: “o zamandan itibaren türkler kendilerini özellikle hıristiyan bizans imparatorluğu’na karşı islami cihat için çalışan kimseler olarak görüyorlardı.”

    -istanbul’un fethi
    istanbul’un fethi, devlet için bir dönüm noktası benzetmesi yapılmış. fetihten sonra askerlerin üç gün boyunca şehri soyup talan ettiği, hatta şehir sakinlerini acımasızca öldürdüğü yazılmış. savaşın bitmesiyle birlikte sultan ıı. mehmet’in zaferle şehre girdiği, ayasofya’nın mozaiklerinin üstünü kapattırarak camiye dönüştürdüğü yazılmış.

    -sultan ıı. mehmet’in fetihten sonra ekonomik kalkınmaya yardımcı olacaklarını düşünerek yahudileri de şehre yerleştirdiği, yahudilere dini ve hukuki özgürlük tanıdığı anlatılmış.

    -osmanlı ordusu
    kitaplarda osmanlı devleti’nin kısa zamanda gerçekleştirdiği büyük fetihlerin ardında disiplinli ve savaşçı ordularının olduğu belirtiliyor: “eli silah tutan tüm türkler, sultanın çağrısı üzerine sefere çıkmak zorundaydılar. onların kolay hareket eden süvari ordusu, hıristiyan avrupa halklarının ağır hareketli süvari ordusuna göre daha güçlüydü.”

    -devşirme sistemi ve yeniçerilerden de bolca bahsedilmiş. devşirmeler anlatılırken balkan ülkelerindeki gibi aşağılayıcı bir tavırla değil daha nesnel anlatılmış. devşirmelerin sonradan aileleriyle görüştüğü, onlara yardımda bulunduğundan bahsedilmiş. bunda yahudilerin devşirme alınmaması da etkili olmuş olabilir.

    -sefarad yahudileri
    osmanlı’ya sığınan sefarad yahudileri ve öncesinde yaşayan yahudiler için olumlu bir tablo çizilmektedir: “engizisyonun ispanya'da ortalığı kasıp kavurduğu bir zamanda, türkiye yahudileri, türk yetkililerinin adaletli yaklaşımından ve tam bir din özgürlüğünden faydalanıyorlardı. pek çok yahudi, sultanın ordusuna katılarak ona selanik'in fethinde yardım etmişti”.

    -sefarad yahudileri için ıı.beyazıt’ın şöyle dediği yazılmış: “ispanyol kralı yahudileri ülkesinden sürmekle son derece aptalca davrandı. biz ise bilgece davranacak ve yahudileri kabul edeceğiz. onlar bize pek çok fayda getirecek ve ülkemizi zenginleştirecekler”. zulüm ve ölümden kaçan yahudilere osmanlıların kucak açma sebebinin ülkeyi zenginleştirmek olduğunu yazmışlar.

    -kitaplarda sadece yahudilere değil gayrimüslimlere gösterilen hoşgörüden de bahsedilmiş. gayrimüslimlerin fazla vergi ödemelerine rağmen ticari olarak herhangi bir kısıtlama yapılmadığı, müslümanlar gibi can ve mal güvenliğine sahip oldukları anlatılmış. herkesin kendi inançlarına göre özgürce yaşadığı, kimseye dinini değiştirmeye zorlanmadığı, ayrıca çok az kilisenin camiye çevrildiği söylenmiş.

    -gerileme dönemi
    fetihlerin durması ve savaşlarda başlayan yenilgiler gerileme dönemi olarak anlatılmış. on yedinci yüzyılla sorunların ortaya çıktığı ancak padişahların bunlarla pek ilgilenmediği söylenmiş.

    -saray entrikaları, rüşvet, görevini düzgün yapmayan memurların düzeni bozduğu anlatılmış. ülkedeki düzensizliğin ticareti ve tarımı etkilediği, ülkenin gittikçe fakirleştiği ve güçsüzleştiği yazılmış. bir başka mesele de yeni buluşların dine aykırı olduğu için din adamlarınca reddedildiği, yeniçeri muhalefetinin padişahın istediklerini yapmasını engellediği yazılmış.

    -ıı.abdülhamit dönemi
    kitaplarda ıı.abdülhamit dönemi ise son derece olumsuz anlatılmış. anayasayı kaldırıp meclisi kapatması, hafiyeler ve jurnallerin çoğalıp insanların üzerinde artan baskılar ayrıntılı anlatılmış. ilerlemeci, aydın düşünceli kişilerin hapsedildiği veya öldürüldüğü, kitap ve gazetelerin sansürlendiği bir dönem tasvir edilmiş. ıı.abdülhamit döneminde yaşanan diğer olumlu gelişmelerden bahsedilmemiş.

    -ermeni olayları
    ermeni olayları yıllar içerisinde değişen tarih kitaplarında(1948,1970,2014) anlatım olarak da değişmiştir. önceleri herhangi bir tanımlama yapılmadan anlatılırken, sonra “etnik temizlik”, ardından “soykırım” terimleri kullanılmıştır. dünyadaki genel eğilim israil ders kitaplarına da yansımış denilebilir.

    -genel bir değerlendirme
    1970’lerden 1990’lara kadar basılan kitaplarda disiplinli ve savaşçı ordusu, gayrimüslimlere karşı hoşgörüsü takdir edilerek anlatılmış.
    osmanlı ilerleyişinin takdirini bir kitapta geçen şu cümlede görebiliriz: “hıristiyan komşularından zulüm gören bizans yahudilerinin osmanlıları sevinçle karşılaması boşuna değildi"

    -osmanlıların başarısını birkaç şeye bağlamışlar:
    •güçlü ordunun yanında hoşgörülü davranmaları.
    •avrupalı devletlerin başarısızlığı: “hıristiyan avrupa, türklerin fetih seferi karşısında çaresiz kalmıştı. bunun nedeni sayıca az olmaları değil, aralarındaki bölünmüşlüktü”.

    -hoşgörü konusunda osmanlıların, aslında kalabalık gayrimüslim topluluklarının isyan etmesini önlemek için hoşgörülü oldularını yazmışlar.

    -osmanlıların yahudileri kabul etmesinin asıl sebebini, yahudilerin ülkenin kalkınmasına katkıda bulunacaklarını umdukları için olduğu anlatılmış.

    -tanzimat reformları övülmüş, ancak yeterli ilerlemenin, modernleşmenin muhafazakar çevreler tarafından engellendiği söylenmiş.

    -ders kitaplarında sabatay sevi olayı oldukça uzun ve detaylı bir şekilde anlatılmış. “kendisini mesih ilan eden sabatay sevi’nin arkasında ‘mesih kral çok yaşa! sultan sevi çok yaşa!’ diyen yahudiler, sultan ve imparatorluk yerine artık sabatay sevi'ye dua etmişler. ancak bu durumunda toplu katliam ya da sürgün riski taşıdığını düşünmüşler. hatta sultanın bu sırada ülkesindeki tüm yahudilerin kökünü kazımak istediği ve danışmanlarının ancak güçlükle onu bu kararından döndürdükleri yönünde rivayetler bulunduğu” yazılmış.

    -avrupa'da yahudilerin vebaya sebep olduklarından dolayı yakılmaları

    entry videosu
    tarih ve genel kültür içerikli videolar hazırlıyorum. amacım güzel vakit geçirirken bir şeyler öğrenmek/öğretmek. youtube kanalıma bakmak isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.

    merak edenler için : yunan ders kitaplarında osmanlı ve türk imajı > #111845089

    kaynaklar
    https://www.tyb.org.tr/…anli-yahudi-ilis-32717h.htm
    • selim tezcan, alper sarıbaş, israil tarih ders kitaplarının merceğinden osmanlı imparatorluğu.
  • ya abicim tüm ülkeden nefret edebilirsin, başlığı sıkı sıkıya takip edip bu nefretini kusabilirsin tamam da bu kadar gerçeklikten uzak nasıl yaşıyorsunuz lan.

    2022’yi görmeyecek ülkeymiş. artık nefretten gözleri dönüp aptallaşıyor mu bunlar da böyle altı bomboş iddialarda bulunabiliyorlar merak ediyorum. kesin psikiyatrik bir açıklaması vardır
  • adamlar aşılama konusunda tüm dünyaya resmen şov yaptılar. israil düşmanları bu sefer virüsün bunlardan çıktığını söylerse cidden şaşırmayacağım.
  • covıd-19 aşılarını filistin halkına, hatta filistinli sağlık çalışanlarına dahi uygulamayan ülke.

    eşit: israil seviciliği yapacağım derken objektif olmayı unutuyorsunuz. israil tarafından işgal edilen topraklardaki filistin halkının israil devleti tarafından dağıtılan aşıda hakkı vardır. aksi takdirde bu ayrımcılık denektir ki şu an israil devletinin yaptığı da bu. topraklar israil kontrolünde sonuçta. yönettiğin topraklardaki bütün insanlardan sorumlusun. nasıl kafalar bunlar anlaşılır değil. sanki aşı stoklarını israil kendisiyle alakasız ve bağımsız bir ülkeye bağışlasın dedik.

    (bkz: gaza)
hesabın var mı? giriş yap