• yeterince kalifiye olmamak ve torpil kavramından nefret etmek.

    benim için bunlar en azından. suçlu benim yani.
  • (herhangi bir işte çalışırken çeşitli sebeplerle maruz kalınan işsizlik (kovulma vb.) haricinde)

    - bir iş için gerekli asgari şartlara sahip olmadan, o işi istemek + başvurmak (ve hala daha o asgari şartları yerine getirmek için çabalamamak)

    - iş beğenmemek (aslında bazı durumlarda kişi kendi yetersizliğini kamufle ediyor)

    - işsiz kişi sayısının fazlalığı ve işsiz kişilerin genel olarak (istenilen iş dalları için ayrı kümelendirirsek) birbirlerine benzemesi.

    - işsiz kişiler birbirlerine benzedikçe, aradan sıyrılmak için başka faktörlerin devreye girmesi (genellikle torpil)

    - ve diğer sebepler (kişinin kendisini bilmemesi, kendisini bilmediği için aslında yatkın olmadığı bir dalda uzmanlaşmaya çalışıp yetkinleşememesi (iş bulmak = o işte yetkin olmak anlamında söylemiyorum), kişinin kendi özelliklerini keşfetmeye başlaması ve çoğu şeye gecikmesi)

    - bu sıralamam ağırlıklı olarak üniversite mezunları için, tüm halk için özet geçecek olursam : (bkz: vahşi kapitalizm)
  • tashihin bir meslek hatta alelade bir iş olarak bile görülmemesidir.

    not: times new roman'da 12 puntoda sayfası 2,5 lira.
  • yüzde beş peşinatla satılan evlerin alınmaması.
  • bir işi sadece para için yapmak saçma geliyor. verdiğim emeğe değecek, inanabileceğim bir iş bulamadım.
  • maaş, pozisyon seviyesi, pozisyon içeriği, firma, yönetici değişkenlerinden bir veya bir kaçını beğenmemekten de olabiliyor.

    en az 2 değişken beğenmiyorsanız zaten girmeyin oraya, aksi halde denemekte fayda var işsiz gezeceğinize.
  • 1. herkesin deneyimli eleman araması.
    2. yeterli iş alanı olmaması.
  • hazırsanız söylüyorum...

    iş beğenmiyor hıyarlar ya. vallahi bak beğenmiyorlar. hayır üniversite mezunu beğenmiyor da ilkokul mezunu da beğenmiyor. evden çıkıyorum okula gidene kadar 50 tane iş ilanı görüyorum yolda. bazı ilanlar aylarca inmiyor camdan. 1 kişi de gidip çalışmıyor. neden? çünkü işin karizmasını beğenmiyorlar. öyle garson, kasiyer, getir-götür falan bize dokunuyor. eh asgari ücret de yetmiyor tabii. hani işsizken 0 paraya tavız ama çalışınca 1300 lira az oluyor. bir de bunların üniversite mezunu versiyonu var. bakın iyi dinleyin. bunların en büyük örneği öğretmenler mesela. atanamayan öğretmenler. 50 yıldır atanamıyor bu abiler ablalar ve hiç bitmiyorlar. yakında sayıları öğrencileri geçecek. ulan biri de demiyor ki biz neye itiraz ediyoruz? hoca hoca, öğrenci başına 2-3 öğretmen düşecek yakında bi gidin başka bölüm okuyun lütfen. bu arada devlet sizi atamak zorunda değil. siz okumayı talep ediyorsunuz onlar da sizi okutuyor. mesela çin'de insanların %90'ı üniversite mezunu. milyarlık çin'de devlet herkese atama yapsa diyecektim az kalsın. yapamaz. üniversite artık bir ilim, bilim, kültür merkezi. iş edinme yeri değil orası ciddiyim. yani iş beğenmemezlik etmeyin. girin çalışın maksat çalışmaksa.
    aile parası yiyen yüzsüzler var bir de.
    bir de sigortasız çalışıp işsiz görünenler falan var sanırım.
    işsizlik yok ya ben inanmıyorum.
hesabın var mı? giriş yap