• - iş aramaya üşenmek
    - iş görüşmelerine gidip aynı saçmasapan mülakatlardan geçecek olma fikrinin verdiği baygınlık hissi.
    - iş bulunması halinde iş ortamına alışma, deneme süresi bilmem ne gibi sıkıntılı bir dönemin bekliyor olması.
    - bütün bu gıcıklıklar atlatılsa bile krizle ya da bir şekilde üç gün sonra tekrar kapıya konmayacağınızdan emin olmamak. kapıya konulmasa bile maaşını düzenli bir şekilde alabileceğinden emin olmamak. yine kendine haftada 6 gün bedava çalışacak bi eşşek arayan eşşoğlueşşeklerle karşılaşma ihtimali. katil olma ihtimali. ağır hapis cezası alma ihtimali.

    bu kadar başıbozuk ve rezalet bir piyasada bir çalışanın kendini güvende hissedebileceği bir işyeri bulması imkansız hale geldi.
    bu şartlarda çalışmanın yanında işsizlik daha güvenli ve elit bir yaşam biçmi haline geldi!
  • günde 15-16 saat çalıştıran işverenler, şirketler, amele avcıları. hepinizin amına koyayım.
  • haftada 5-6 günlük, günde 8-10 saatlik çalışma süreleri. oysa herkes haftada 2 gün ve günde 4 saat çalışsa mevcut işler herkese yeter de artar bile.
  • nüfus artışı, daha doğrusu nüfus artış hızına yetişemeyen yeni iş sayısı

    memlekette girişimci sayısının az olması / kimse iş kurup batma riskini kolay kolay göze alamıyor arkadaş

    ezberci-tornacı-dumur edici eğitim sistemi

    eğitim sisteminin plânsız oluşu / 10 sene içerisinde bu meslekten şu kadar adama ihtiyacımız olacak, şu şu meslekler ise şişti ortalık adam kaynıyor, kısa-orta vadeli zaman zarfında içinde ona göre milleti gaza getirelim de bu mesleği seçsinler, şu şu meslekleri de ne yapalım ne edelim iyice gözden düşürelim de hakikaten bu işi sevip de götü yemeyen gelmesin vs vs tarzı yaklaşımların olmayışı (lan zaten ne kalkınma plânı kaldı ne de şu kadar sene içerisinde şunları şunları yapacağız diye hedef koyan bir devlet adamı, bir de kalkıp bunu mu akıl edecekler?)

    vatandaşın kıçının rahatına düşkün olması sebebi ile -kimi zaman nefesi koksa bile- öyle her işi beğenmeyişi

    vs vs işte...
  • dolar'ın çok hoş olması.
  • boşa konuşmanın lüzumu yok, yüce bakanımızın da buyurduğu üzere işsizliğin en temel sebebi kadınların çalışmasıdır. lütfen şöyle bir gözünüzde işyerinizde kaç tane kadın çalışan olduğunu canlandırın. onların hepsinin yerine gürbüz delikanlılar çalışsa, bu hanım kardeşlerimiz de evlerinde örgü örseler, yemek yapsalar, bir altın gününden diğerine koşsalar, en az üç çocuk doğursalar, hatta zengin ve kültürlülerse bu rakam dörde çıksa güzel olmaz mı? soruyorum sizlere bu şekilde işsizlik çözülmez mi? hatta ve hatta ülkemizde işverenler çalışan sıkıntısına dahi düşer, "ne olur gel benim şirketimde çalış" diyerek kapılarımızda sürünürler. işte gelişmiş ve refah düzeyi yüksek bir ülke olmaya giden yol da kadınların çalıştırılmamasından geçer. siz bu kafayla giderseniz işsizlik %20 de olur %30 da.

    peşinen gelen edit : ironi ile aranız pek iyi değilse en azından kötülemeyin.
  • (bkz: bütün götlerin müdür olması) yurt genelini bilemeyeceğim ama benimkinin sebebi bu olacak kesin. bu ne lan, saat 11 e kadar iş mi olur.
  • (bkz: kapitalizm)
  • çalışma kampları (bkz: gulag takımadaları), insanları kasten aç bırakarak ölmelerine seyirci kalmak (bkz: holodomor), milletleri topluca sürgün etmek (bkz: 18 mayıs 1944) vb. envaî çeşit teknik sayesinde muazzam bir nüfus ortadan kaldırılmış olduğundan sscb'nin uğraşmak mecburiyetinde kalmadığı sebeplerdir.

    yiğidoların kulakları çınlasın...
hesabın var mı? giriş yap