istanbul kedisi

• açlıktan çöp tenekelerinde yaşayan, istanbul beyefendileri tarafından kovalanmaktan kaçarken de kuytulardan fırlayabilen talihsiz kedidir.
• van kedisi veya ankara kedisi gibi tescilli güzel değildir belki ama bir istanbul kedisini anadoludaki herhangi bir sokağa bırakırsan, 3 hafta sonra orayı haraca bağlar. istanbul burası, kedisi bile farklı.
• 2 yıl sonra istanbul'a gelir gelmez dün bir tanesiyle tanıştım.
  
  o, yemek yediğimiz mekanın dışında, süs amaçlı konulmuş dev bir saksıya çıkmış, içeridekileri seyrederken, ben de onu izliyordum. derken göz göze geldik, daha 6-8 aylık olduğu belli olan bu güzel sarışına daha fazla dayanamadım.
  
  önce arkadaşımın tabağındaki tavuklardan bir kaç parça alıp önüne bıraktım. afiyetle yedi.
  
  mekandan çıkarken vedalaşmak için uğradım. kucağıma alırken en ufak bir çekingenlik göstermedi, şaşırdım. sokak kedisi, kendisine yaklaşan insanla, iyi niyetli bile görünse ölçmeden biçmeden temas kurmaz genelde.
  
  ben onu tatlı sözlerle severken bir de ne göreyim, kollarımda uykuya dalmış minik. meğer en çok sevgiye açmış. uyandırmaya kıyamadım.
  
  bir gece vakti, eski bir bankta, bir istanbul kedisi kollarımda uyurken hangimiz daha mutlu bilemedim.
• benim kedimdir. bana her seferinde ben van kedisiyim diye iddalarda bulunuyor son zamanlarda çok güçlü argümanlar sundu nerdeyse ikna olacağım. üçkağıtçıdırlar.
  
  https://fbcdn-sphotos-b-a.akamaihd.net/…37880_n.jpg
• şiirdir şiir.
  
  ben bir istanbul kedisiyim
  kardeşlerim oldu benim
  kardeşlerim öldü benim
  
  ben bir istanbul kedisiyim
  annem babam var benim
  annem babam yok benim
  
  ben bir istanbul kedisiyim
  beni niye eve aldın
  beni niye evden attın
  
  ben bir istanbul kedisiyim
  istanbul'un yerlisiyim
  istanbul'un yersiziyim
  
  ben bir
  ben bir istanbul
  ben bir istanbul kedisiyim
• otomobillerin üstünde yaşamayı sever.
• istanbul bahçelievler'de adım başı bulunan su kaplarına çarpmanız ve kedi mamalanı yanlışlıkla ezmeniz (nimet la o, yazık) olasıdır. her akşam peşime bir kedi takılır, özellikle de yavru olanlar, araba çarpmasın diye korumaya çalışırsınız, bazen de çocuklardan korumaya uğraşırsınız. kimi ufaklıklar kedi severler, bazıları yavru kediler kıslayınca ağlar kaçarlar :) köpeklerle sarmaş dolaş yattıkları ya da onlar tarafından korundukları görülmüştür (5-6 tane dana kadar sokak köpeğinin, ufacık yavru kediyi korumak için yola atladıklarını, daha sonra da ufaklığı yoldan kendi yavruları gibi taşıyıp, kaldırıma koyduklarını gördüm.) bazen de karganın biri kedinin tekine takar, ağaç tepelerinde kediyi kovalar, yolda yürürken rast gelirsiniz, karga kedinin kuyruğunu çeker durur. bazen sıcaktan bayılmış bir şekilde kaldırıma yatar, suyu görünce kafasını komple su kabına daldırır.. istanbul'un her yerinde olan kediler, burada biraz daha mutlu ve rahat gibidir. arada zarar görenleri ise mahalle sakinleri tarafından evlerine alınır. hasta olanı varsa veterinere götürülür. herkes biraz deli sanırım bizim mahallede :)
• eskilerde peralarda nişantaşlarında boy gösteren parlak kısa tüylü asilzade kedidir. ama tabii 21. yüzyıl, teknoloji, göçler, trafik, beton yığınları derken istanbul kedisi de bozdu, yozlaştı. şimdilerde yaka bağır tıraşlı, sokaklara tüküren ve hırpani soydaşlarını sokaklarda sık sık görmek mümkün. nereden nereye :(
• önünden arabanın geçtiğini göre göre yapacağından vazgeçmeyen kedidir.. öyle kararlı, öyle havalı.. arabanın önünden geçip gitse bile bekler o yolu bitirmesine bakarız şaşkın şaşkın, o salına salına yürümesi yok mu..
• içimdeki türkiye özlemi üçlemesinin aileden sonra gelen ikincisidir. üçüncüsü için (bkz: istanbul boğazı)