• görsel

    üniversitede okuyan ve üniversite yönetimi ile aynı siyasi duruşu paylaşmayan çocukların eğlence özgürlüklerine nasil müdahale ettiğini anlamadığım üniversite.

    karar siyasi değilde insanlıkla ilgiliyse neden ukrayna rusya savaşında aynı kararı vermediniz ?

    ahahhahaha iki yüzlü olmak kolay şey ve insanlar bu savaş yüzünden iki yüzlü davranıyor

    bugün bu hususta sosyal medyada
    “ukrayna'da bu kadar sivil öldürülmediği hatta ukrayna'da toplam ölenlerin sayısı gazze'deki öldürülen çocuk sayısının aynı olmadığını okudum.

    eee rusya ukrayna duyarı için kaç kişi ölmeli siz insanları sayıyla mı ifade ediyorsunuz?
    sahiden tahmini kaç kişinin ölmesi gerekiyordu etkinliklerin iptali için herhangi bir baraj-alt limit var mı yoksa siyasi görüşe göre esnetiyorsunuz ?

    hadi ukrayna rusya'yı geçtim depremzedelerimiz için aynı hassasiyeti göstermişler miydi?
  • zamanında bu üniversite benden bu üniversitenin öğrencisi olduğuma dair belge (öğrenci belgesi) istemişti.
  • hem lokasyonu, hem de mermerli, taşlı, sütunlu, kıvrıklı, arapça yazılı binalarıyla insanda içerisinde mutlaka bir de hayrat bulunduracağı izlenimini uyandırıyor.

    bak mesela bugüne değin hiç aklıma gelmemişti; bugün beyazıt migros’tan iki çörekle üç mürdüm eriği alıp beyazıt kampüsüne dönerken, hemen kampüsün girişindeki ağaçların altındaki banklardan birine çömüp eriklerimi yiyebilmek için gözlerim yakınlarda bir hayrat aradı, “kesin vardır, olmaması imkansız!” dedim, etrafa da bir göz gezdirdim ama bir hayrat bulamadım, ben de gidip eriklerimi lavaboda yıkadım. eğer yakınlarda bir hayrat olsaydı eriklerim ve çöreklerim konusunda çok daha mutmain olabilirdim.

    milletin kampüsünde starbuckslar şunlar bunlar varken bizimkinde allah rızası için bir hayrat bile olmaması kalbimi kırdı doğrusu. gerçi benim kalbim devamlı kırılıyor ya, neyse...
  • çok yanılıyor olabilirim ama yurtdışında işe başvururken isimden kazanacağını düşündüğüm üniversite. bir şirkete başvurduğunda "istanbul university" yazmak "bilkent university" yazmaktan daha iyi izlenim bırakır sanıyorum çünkü üniversitelerimizden hiç birinin adının sanının oralara gittiğini düşünmüyorum. zahmet edip sıralamaya da baksalar ilk bilmem kaçta üniversitelerimiz yer bulamadığı için pek anlam da ifade etmiyor sıralamaları. istanbul üniversitesi en azından bilindik bir şehrin en büyük üniversitesi gibi geliyor kulağa. ben olsam böyle düşünürüm. o yüzden ben değilim herhalde.
  • okula gitmediğin günlerde ana haberlerde görebileceğin açık öğretim tarzı bir okul
  • - istanbul üniversitesi'nde dün akşam saatlerine kadar herhangi bir olay çıkmayınca rektör, dekanı yumrukladı: "adımıza leke getiremezdik!"
  • kebabçıların öğrencilerden daha rahat girebildiği üniversite

    yıl 2008,istanbul üniversitesi mühendislik fakültesi öğrencisiyim. birgün şu meşhur beyazıt kampüsünü bir gezeyim dedim ve kampüsün yolunu tuttum. giriş kapısına vardığımda güvenlik engeliyle karşılaştım. öğrenci kimliğimi gösterdim ama mühendislik fakültesi öğrencisi olduğum için bu kampüse giremeyeceğim söylendi. ne kadar dil döktüysem girmeyi başaramadım.
    neyse 2009 yılında mezun oldum. boğaziçi üniversitesine y.lisansa başvurdum.referans mektubu için mühendislik fakültesine gittim. yine karşımda güvenlik. niye geldiğimi sordu. referans mektubu için hocalarımla görüşmeye geldiğimi söyledim. güvenlik kulübesinden hocayı aradılar. hocandan onay aldıktan sonra kimliğimi bırakarak içeri ziyaretçi olarak girmeyi başardım.
    bir sonraki gün referans mektuplarını teslim almaya motosikletimle gittim. güvenlik motor kıyafetleriyle beni gördü ve "yemek mi getirdin? " dedi.
    bende geyik olsun diye "evet kebap getirdim " dedim. bunun üzerine güvenlik "tamam geç" dedi. ne kimliğimi teslim ettim. ne de telefondan onay almak için bekledim. artık öğrencisiyken giremediğim üniversiteye mezunken rahatlıkla girebiliyorum; motosikletle gidip "yemek getirdim" demek yeterli...
  • istanbul üniversitesi türkiye şartlarına tam entegre olmuş, öğrencilere türkiyede karşılaşabilecekleri zorlukları okul döneminde öğreten bir okuldur. çok zekice planlanmıştır her şey. örneğin hiçbir okul türkiyede hizmete ödediğin paranın, hizmet olmazsa geri ödenmeyebileceğini öğretmez fakat istanbul üniversitesi yaz okuluna ödediğin paranın ders açılmazsa; ki dersin açılıp açılmayacağının belli olma tarihi ödeme tarihinden sonradır, geri verilmeyeceğini uygulamalı olarak gösterir. bundan ayrı olarak türkiyedeki arşiv sisteminin sakıncalarını göstermek için de sevgili üniversitemiz her şeyi düşünmüştür; almadığın dersi f gösterebilir; o ders ortalamanı düşürür ve üsten ders alamazsın.. ayrıca istanbul üniversitesi öğrencilerine sabrın ne büyük bir erdem olduğunu ve insan ilişkilerini de öğretir şöyle ki; formuna dersleri yazarsın, ders programı değişir dersler çakışır, ders kaydı bitmiştir, öğrenci işlerine gidersin, formdaki dersleri değiştiremezsin, orda ki insanlarla tartışırsın vs.. işte görülüyor istanbul üniversitesi bunlar ve bunlar gibi yazılabilecek yüzlerce örnekle beraber türkiyenin en çok düşünen beyinlerinin uğraş verdiği bir kurumdur, her şey öğrenci için, bu nedenle de istanbul üniversiteli olmak bir ayrıcalıktır...
  • üniversiteden anladiklari modern binalar, genis ekonomik imkanlar, envai cesit labaratuvarlar, yabanci dilde egitim ve modern alet/edevat olanlar icin hic bir anlam ifade etmeyen universitedir. ama gelin gorunki,

    akademide gelenegin onemine vakif olanlar, bir gelenege intisap etmenin, o gelenegin bir parcasi olmanin ve de en onemlisi yerliligin ne anlama geldigini bilen insanlar icin cok cok sey ifade eden universitedir, dokuz yillik universitemdir.

    dediklerime itiraz edecek olanlar bir yere kadar haklidir; dogrudur, istanbul universitesi'nin ici bosalmistir. ozellikle arkasindan lanetler okumayi kendime her zaman borc bildigim bulent berkarda ve kemal alemdaroglu'nun rektorlukleri donemlerinde mevcut fasizan uygulamalar universiteyi universite olmaktan cikarmistir. bir cok bolumden agir hocalar ayrilmis/atilmistir.

    bunlar universitemin kan kaybetmesine neden olmustur,

    ama bir de su vardir ki, istanbul universitesi'nin her zaman ayakta kalmasini saglayacaktir. benim koridorumdaki* kapilarin uzerinde, cavit baysun, cengiz orhonlu, sahabettin tekindag, bekir kutukoglu, fikret isiltan, zeki velidi togan, munir aktepe, kemal beydilli yazmaktadir. icinde baska hocalar olmasina ragmen.

    yan koridorumda* yururken tepemde ahmet hamdi tanpinar'i gormek, mehmet kaplan'a, fuat koprulu'ye, ali nihat tarlan'a fotograflarina bakarak selam vermek, isimlerini kapilarinda gormek bende hala onlarin orada yasadigina dair hisler uyandiriyor.

    diger yan koridorumda* ahmet ates'in, nihat cetin'in, tahsin yazici'nin, helmuth ritter'in, fuat sezgin'in, muhammed hamidullah'in yurudugunu bilmek, onlarin ders verdigi siniflarda ders gormek bana farkli bir heyecan veriyor.

    ust kata ciktigimda* halide edip adivar'in, aksit gokturk'un bolumunu arsinlamak, alt kata indigimde ziya gokalp'le, hilmi ziya ulken'le, nurettin sazi kosemihal'le, cahit tanyol'la, baykan sezer'le, macit gokberk'le konusmak, emin olun, bana bir seyler katiyor.

    tamam, universite kutuphanesine yillardir yeni yayin alinmiyor. ama dunyada esi olmayan, abdulhamit doneminden kalma fotograf arsivine kolayca ulasabilmek, universiteye ait binlerce yazma kitaba dokunabilmek, bundan yuz sene once yasamis meshur hocalarla ayni sayfalari cevirmek insana farkli bir sevk veriyor.

    iste, istanbul universitesi'ni bu gibi seyler buyuk universite yapiyor.

    istanbul universitesi'ne bok atmaya calisanlarin yaptiklari, nedense bana ihtiyarlamis bir anneye edilmis bir kufur gibi geliyor. icimi kaldiriyor, midemi bulandiriyor.
  • kazanması zor bitirmesi kolay üniversite.

    öğrenciyken çok farkına varamıyor insan, bi kere çevrendeki herkes istanbul üniversitesi öğrencisi, hatta elini sallasan istanbul üniversitesi öğrencisine çarpıyor, öğrenci sayısı da fazla o yüzden bir ayrıcalık bir özellik hissetmiyorsunuz, ipini koparan girmiş gibi duruyor ama gel gelelim mezun olunca pek de afilli bi yerden çıktığınızı o zaman anlıyorsunuz. öğrenimi leş diye düşündüğünüz üniversitenin çok şey kattığını diğer üniversite mezunlarıyla bir aradayken görebiliyorsunuz köklü bir üniversite olmasının katkısını, yaşanan o siyasi çatışmaların içinde bulunmanın farkını lise bozması üniversite öğrencileriyle bir aradayken idrak ediyorsunuz, en azından ben o zamanlar anladım ve bitirdikten sonra daha çok sevdim... özetle; mezunu olmaktan gurur duyduğum okulum.
hesabın var mı? giriş yap