• büyük bölümünde "zorunlu arkadaşlık"ların, kimi zaman kılık kıyafet kısıtlarının, o olmadı başka kısıtların 'dayatıldığı', samimiyet kisvesi altında insanların çalıştığı ikiyüzlülük müesseseleri.

    sadece yanımdaki masada oturuyorsun diye bana iş harici bişeyler sorabileceğini, zerre ortak noktamız yokken seninle öğlen yemek yiyeceğimi, bugün benim doğum günüm diye hiç tanımadığım binbir insan ile pasta yemekten keyif alabileceğimi filan mı düşünüyorsun canım?

    yanlışlardasın.
  • sabahtan akşama kadar sadece bilgisayarın basında otursanız bile eve dondugunuzde "bugun cok yoruldum" cümlesini kurdurtabilen mekandir.
  • herkesle beraber gülüp eglenebileceginiz ama asla aglayamayacagınız bir yerdir.
    gidin tuvalete kapanın,dişi kişiyseniz de atın birşeyler reglyim falan deyin,geçer.
  • bir türlü kurtulamadığım, bu gidişle de hiç kurtulamayacağım cendere. kafayı kaptırdık bir kere sıkıysa kıpırda. allahım, nasıl işkence insan bilerek ve isteyerek kendisine bunu yapar mı? her sabah gitmemek için binlerce bahane bulduğum, sonra sırasıyla bankası, ailesi benzeri mahkeme duvarı suratlı nedenlerim aklıma gelince bahanelerimi unuttuğum yer. halime de şükretmem gerekiyor ya esas o koyuyor anasını satayım. sevmediğim insanlarla, daha da zoru beni sevmeyen insanlarla bir arada olmak zorundayım, bir arada olmak ne kelime katlanmak zorundayım. başka bir seçeneği yok insanın buradan daha iyi bir yer yok çünkü mesele nerede çalıştığın değil, mesele çalıştığın yerin de senin de dâhil olduğun sistem. mesele sana seçme şansı bırakmayan, sevdiğin mesleği yaptığında insanca yaşamanı sağlayacak en az refahı sağlayamayan sistem. sende o dişlilerden bir tanesisin. insanın zoruna gidiyor, hiçbir şeyin değişmeyeceğini bilmek. hani biraz umut olsa, desek ki yok bize öğretilen bu öğretilmiş çaresizliğimiz. aslında başka bir dünya var diyebilsek. güzel günler göreceğiz güneşli güzel günler, nazım’ın dediği gibi diyebilsek. ama yok biraz olsun iler tutar yanı yok, çevremdekileri, birbirlerini ezişlerini, dedikoduları, iktidar kavgalarını gördükçe ve her gün bulaştıkça biraz daha umutlarım tükeniyor, utanıyorum kendimden. yeter bitsin artık.

    edit: askerlik vesilesi ile kurtuluyorum ya gelsin beytüşşebap
  • iş bilmem diyenin baş kurtardığı, iş bilirim diyenin iş bitirdiği ve ay başında herkesin aynı maaşı aldığı bir garip yer.
  • bu tip yerlerin en büyük özelliği, en üst düzeydeki kişinin haklı olmadığı anlarda, ilginç bir şekilde, haklı olabilmesidir. haklı olduklarında ise local god tribiyle etrafta dolaşmalarıdır.

    sözüm sanadır ey en üst düzeydeki kişi: dolaşma lan başımda alıcı kuşlar gibi! terbiyesiz totoş!

    ürküyorum.
  • i$in yapildigi, cali$ilan yer.
  • o an oynadığın mmorpgnin bütün forumlarını okumana yarayaan mekan. bunun için para verirler bi de.
  • bazi insanlar icin hayvanat bahcesi, karsilarindakini alik balik yerine koyduklarindan degil de kendilerini aslan kral zannedip maymun ettikleri icin...
  • hiçbir müziğin dinlenemediği yer. öyle garip bir havaya sahip ki bu mekan, bir süre sonra hafif müzik iç bayıyor, hareketli müzik oldu mu da kafa şişiriyor. en sevilen müzik bile ruhsuzlaşıyor. ruh lazım bu mekana.
hesabın var mı? giriş yap