• gerçek bütün soyutların somut toplamıdır
  • "...yalnızca başlangıçtaki vesileye bakmakla yetinirseniz bir sevginin gücünü yanlış değerlendirirsiniz, aslında daha öncesinde gerilime, ruhun bütün sarsıntılarına zemin hazırlayan, yalnızlığın ve düş kırıklıklarının yarattığı o bomboş karanlığa bakmak gerekir. yaşanmamış duygular burada birikerek aşırı ağırlaşır ve değeceğine inanılan ilk kişiyle karşılaştığında alabildiğine boşalır." *
  • "atalarımın yorgunluğu bana geçmişti ve geçmişin nostaljisini içimde hissediyordum ben.kışın uyuyan canlılar gibi inime çekilmek, kendi karanlığıma dalmak ve kendi içimde olgunlaşmak istiyordum.karanlık odada resmin belirmesi gibi insanın içinde gizli olan şeyler de hayat koşuşturması ve kavgası içinde, o aydınlıkta boğulup ölüyor.sadece karanlıkta ve sessizlikte görünüyor insana.bu karanlık benim içimdeydi, onu yok etmek için boş yere uğraştım.üzüntüme gelince, neden bir süre başkalarının peşine takıldım?şimdi anladım ki benim en değerli yanım bu karanlık ve sessizlikmiş.bu karanlık, her canlının yaratılışında var. yalnız inziva halinde, kendi içimize döndüğümüz zaman, dış dünyadan uzaklaştığımız zaman bize görünüyor.ama insanlar hep bu karanlık ve inzivadan kaçmaya çalışıyor.ölümün sesine kulaklarını tıkıyorlar, kendi kişiliklerini hayatın hayhuyu arasında yok ediyorlar! mutasavvıflar ne demiş:'hakikat ruhu bende tecelli ediyor.bense aksine ehrimen'in inişini bekliyorum.şimdi olduğu gibi kendi içimde uyanık kalmak istiyorum.düşünceleri aydınlatan parlak ve kof cümlelerden iğreniyorum.hırsızların, kaçakçıların, para düşkünü ahmakların arzularına göre düzenlenip yönetilen bu yaşamın kirli ihtiyaçları uğruna kişiliğimi yitirmek istemiyorum"

    (bkz: sadık hidayet)
    (bkz: aylak köpek)
  • "ne ekersen onu biçersin. bedelini ödeme zamanı geldi. belki bu yüzden tanrı bizleri önce çocuk olacak şekilde tasarlamıştır; en önemli dersi öğrenene dek defalarca düşüp kendimizi yaralayacağımızı bildiği için. ne alırsan bedelini ödersin, ancak bedelini ödediğin şeyin sahibisindir... ve sonunda, sahip olduğun şeylerin acısını senden çıkarırlar"

    (bkz: stephen king)
    (bkz: it)

    hanscom, çocukluk arkadaşları ile buluşmaya derry kasabasına gidiyor.
  • "düşünmeden öğrenmek yararsız, öğrenmeden düşünmek tehlikelidir."

    konfüçyus
  • gözünle gördüklerine sakın inanma. görünenlerin hepsi sınırlıdır. anlayarak bakmaya, bildiklerinin ötesine geçmeye çalış. o zaman uçmanın anlamını da daha iyi öğreneceksin. richard bach / martı jonathan livingstone
  • "yargısına uğrayacağım tanrı'nın,
    ve ona diyeceğim ki;
    yaşamımın bir döneminde durup rüzgara baktım ekin ekmeyi unuttum, coşkuyla yaşamadım,
    bana sunulan şarabı bile içmedim."
    (bkz: veronika decide morrer)
  • daha sekiz yaşındayken bile iki elini birleştirerek uykuya dalar ve kendisini sevdiği erkeğin, hayatının erkeğinin elini tuttuğuna inandırma oyunu oynardı tereza.işte uykusunda tomas ın eline böyle inatla yapışmasının nedenide anlaşılıyor demek ki:çocukluğundan beri buna talim ediyordu da ondan.
    varolmanın dayanılmaz hafifliği
  • herkes yaptıklarıyla kendi yerini ve akıl seviyesini gösterir...
  • çevremizdeki nesnelerin durağanlığı, bu nesnelerin başka nesneler değil de, onlar olduklarından emin olmamızın, yani düşüncemizin onların karşısında durağan olmasının zorunlu bir sonucudur belki de.
hesabın var mı? giriş yap