• şehrin göbeğinde bulunan ve hem ticari hem de resmi vicdansızlığı gözler önüne seren çöplüktür. türkiye'ye yasal olarak sokulması mümkün olmayan nükleer santrallerde kullanılan nükleer çubuklardan kaynaklandığı belirlenen kirlilik, fabrika sahibi tarafından şehrin göbeğine gömülmüş, maliyetli olması nedeniyle devlet kurumları tarafından da temizlenmemekte.

    sözün bittiği yer. nükleer kirliliğe maruz kalmamız için nükleer santral yapılmasını bekleyemeyenlerin özel çabası sanki!

    http://www.radikal.com.tr/…id=1110311&categoryid=77
  • --- alıntı ---
    bölge sakinlerinin ifadelerine göre, arazi el altından satılmak isteniyor, iddiaya göre araziyi toki alacak.
    --- alıntı ---

    nükleer çöplük olmaktan çıkarılıp alt ve orta gelir düzeyli vatandaşlar için çok katlı mezarlık haline getirilme ihtimali hiç de şaşırtmamıştır. işte böyle her şeyi kanıksadığımız tuhaf bir ülkede tespit edilen çöplüktür.
  • nedense şahsımı hiç şaşırtmamış skandaldır. evet, skandal. bilen bilir, jeoloji mühendislerinin gittikçe daha çok yoğunlaştığı bir konu var: deprem bölgelerinde nükleer atık yönetimi. kendi atığını kendi sınırları içinde gömmek isteyen ülkeler bile olası yeraltı sızıntılara karşı yeni çözümler üretmenin peşinde. bu atıkların her zaman yeraltı su kaynaklarına bulaşma riski var. bu kadar karmaşık detayların bile düşünülmesi gerek. peki gelişmemiş ülkelerde noluyor? nükleer santral olmayan yerde bile nükleer atık bulunuyor! diyelim o çok istediğiniz, ölüp bayıldığınız akkuyu, sinop ve iğneada nükleer santralleri yapıldı. teknoloji transferinin sıfır (0) olduğu, atıkların nasıl halledileceğiyle ilgili hiçbir transparan açıklama yapılmayan bu yerlerde deprem olmasa bile sızıntı olmayacağını nereden biliyorsunuz?

    neymiş, radyoaktif arazi dikenli tellerle çevrilmiş. aferin, çok doğru düşünmüşsün...
  • haberde gündeme getirilmeyen ince bir detay ise sözkonusu arazinin tahtalı barajı su toplama havzası sınırında olması yani ufak bir yer altı sızıntısının tüm şehrin içme suyu şebekesine ulaşacak olmasıdır. hoş şehrin göbeğinde nükleer çubukları gömmüşler toprak yanıyor biz daha içme suyuna karışırsa diyoruz. bu kafayla her birimizin yatağına birer nükleer çubuk koysalar bile durumun vahametini fark etmeyeceğiz, belki daha ileri giderlerse tepki gösteririz!! nükleer çubukları yatağımıza koymaktan daha ileri ne mi yapabilirler? o da senin yaratıcılığına kalmış. ancak en absürd yaratıcılıkla ulaşacağın son nokta ile şu anda yaşananlar arasında çok bir fark olmadığını da belirtmek isterim. koca bir şehir nükleer çöplüğün üzerinde yaşıyor! tüm yetkililer bundan haberdar ama bir kaç milyon lira masraf çok geldiği için bir kaç milyon insan göz göre göre riske edilebiliyor.
  • her ne kadar yapılan haberde adresi "gaziemir aksoy caddesi" olarak yazılmış olsa da aslen konak-gaziemir-menderes doğrultusunda uzanan akçay caddesinde bulunan ölüm yuvasıdır.

    http://www.aslankursun.com/
  • anladığım kadarıyla olay şöyle vuku bulmuş; bu tipler nükleer reaktörlerde kullanılan control rod'lar (nötron tutup reaksiyonu yavaşlatmak için kullanılırlar), (europium, kobalt, gümüş, bor,kadmiyum gibi elemntlerdan yapılıo bunlar) vardır bunları eritip yeniden kullanılmak üzere dökmüşler. işlemden arta kalan cüruf ve eritmeyi yapan pota radyoaktif kirlilğe maruz kalmış. curufları da tutup toprağa gömmüşler.toprağın kusması ise yine yüksek ihtimal kimyasal atıklardan kaynaklanma. çubuklara gelince sanıryorum bu çubuklar yüksek ihtimal almanya kaynaklıdır. almanlar romenlere kakalamışlardı söktükleri santrallerin atıklarını romenler de bize gazlamışlar sanırım. bazı arkadaşların sandığı gibi yakıt çubuğu değildirler yüksek ihtimalle.

    http://en.wikipedia.org/wiki/control_rod

    gelgelelim bu oluşan çevre felaketini önemsiz kılmaz. maliyeti neyse gerekli işlemler yapılmalıdır.nükleer atıklar için ise her ne kadar nihai çözüm olmasa da camlaştırma tüm dünyada yaygın bir şekilde kullanılmalıdır.

    http://en.wikipedia.org/…active_waste#vitrification
  • durum sanılandan daha vahim diye bir açıklama gelmiş radikal haberinde, fakat şahsen benim tam sandığım kadar vahim. zira bu ülkede çevre sorumluluğu, insan sağlığı, vicdan gibi konularda kuyunun dibinde olduğumuzu bilmemek için baya bir koyun olmak gerekiyor.

    bu da haberin detayı.
  • durumun ne kadar vahim olduğunu, nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzu anlamamız için ne olması gerekiyor ben çözemedim. burası nasıl çalkalanmıyor, bir anda nasıl 5-10 sayfa entry girilmiyor?

    sözlük ahalisi muhtemelen hava olaylarına daha duyarlı(!)

    çevre ve şehircilik bakanlığı, içişleri bakanlığı, gıda tarım ve hayvancılık bakanlığı, orman ve su işleri bakanlığı, sağlık bakanlığı ve başbakanlık mail bombardımanına tutulacak bakanlıklar listesi. ben başladım, elinizi korkak alıştırmayın.
  • bu olayın, ekşi sözlükte şimdiye kadar siklenmemesinin sebebi izmir'de olmasıdır.
hesabın var mı? giriş yap