• fragonard devrim öncesi fransa'da saray ressamlığı yapmıştır. tablolarının konusu genellikle keyif çatan soyluların hayatlarından kesitler ya da bu kesitlerin antik hikayelere uyarlanmış halidir. en bilinen tablosu "the swing"dir ve rokoko dönemi sanatının neredeyse bütün özelliklerini yansıtır. hatta yansıtmakla kalmaz çoğu insanı kıl eder bi de, o ne biçim bi zevk ve de vurdumduymazlıktır dedirtir.
  • grasse* adlı kentte doğuyor fakat daha çocukken ailesi paris'e taşınıyor. 1756’da prix de rome ödülünü kazanıp italya'daki fransız akademisine gidiyor ve buradaki sanat eserlerini inceliyor. 1761’de paris’e döner, 1765’de ise kraliyet akademisine as üye olarak kabul edilir. tuval resimlerine ilaveten, zengin sanat koruyucuları için sipariş gerçekleştiren biri aynı zamanda.

    bu önemli patronlar için yaptığı siparişlerden bir tanesi salıncak tablosu. baron de san julien için yapılmış bir tablodur. baron bu tabloyu ısmarlarken fragonard’a konuyu da veriyor. burada anlatılan konu; genç bir soylu sol tarafta, salıncakta sevgilisi sallanıyor ve arkada da rahip kılıklı bir figür salıncağı sallıyor. yalnız görüldüğü kadarıyla bu genç soyluyu genç kız pek görmüyor, çünkü çalılıklar içerisinde gizlenmiş, arkada da yine süslü bir mermer kaide üzerinde bir cupid figürü var. cupid figürünün yaptığı hareketi görüyor musunuz? parmağını dudaklarına götürmüş susun der gibi. dolayısıyla burada büyük ihtimal gizli bir olay var. kızın çok fazla sallandığı belli çünkü ayağından terliği fırlamış. arkada da watteau’nun resimlerini anımsatan bir manzara var, ağaçlıklı hafif puslu. ayrıca buranın yine sarayın bahçesi olduğunu ima eden çeşitli heykelcikler de göze çarpıyor. dolayısıyla bu, rokoko örneklerini anımsatan erotik bir sahne. parlak pastel tonlar kullanılmış, aynı zamanda çok yumuşak bir ışık var. dönemin fransız rokoko’sunun özelliklerini barındıran resim.

    aynı zamanda fragonard’ın en güzel yapıtlarından bir tanesi 18.yy fransa’sında gerçekleştirilen en büyük dekoratif bütün, aşkın gelişimi denilen dizi. bugün new york’ta frick collection’da sergileniyor. bu diziyi xv.louis metresi madam du barry için yaptırır. madam du barry’nin bir şatosu var louveciennes’de, o şatonun bahçesine de bir pavyon yerleştiriliyor. nicolas ledoux diye o dönemin çok ilginç mimarlarından bir tanesi yapıyor ve xv. louis bu resimleri bu pavyonu doldursun diye ısmarlıyor.
    “aşkın gelişimi, kovalama
    “aşkın gelişimi, buluşma
    “aşkın gelişimi, taçlandırılan aşık
    “aşkın gelişimi, aşk mektupları

    bu dört resim az önce bahsedilen binanın salonunda duvara yerleştirilecek resimler. bütün resimlere baktığımızda tipik rokoko özelliklerini taşıyor. genç, güzel figürler var. hepsinin bulunduğu mekan ağaçlıklı. kılık kıyafetler o döneme özgü. ağaçlar bulutlar hep fete galante manzaralarını anımsatıyor. fakat madam du barry bu resimleri pavyona istemiyor. pavyona istememesinin çeşitli nedenleri olabilir deniliyor; madam du barry biraz fazla aşk kaçamakları olan bir kadınmış. belki kral böylelikle bu durumla ilgili bildiklerini ima ediyor, bir şeyden şüpheleniyor da deniliyor. bir diğer neden de o son derece sade mimariyle uyuşmayan resimler deniliyor. dolayısıyla bu iki nedenden ötürü madam du barry bu resimleri istemiyor ve sonrasında pavyonun içine neoklasik tarza resimler yapılıyor. madam du barry aşk’ın gelişimi’ni istemeyince, bu resimleri doğduğu şehre götürüyor. kuzeninin evine yerleştirmiş, sonradan amerika’da frick müzesi tarafından satın alınıyor. bugün new york’ta müzede tıpkı pavyonda yer alsaydı olacağı gibi dekoratif bir bütün halinde ele alınmış. tabi burada dikkati çeken bir şey daha var. çiçeklerin yeşilliklerin bolluğu, adeta figürleri içine alan bir doğa var figürlerin çevresinde.

    sonrasında döneme uygun olarak çok sayıda erotik içerikli resimler var. köpeğiyle oynayan genç kız gibi o dönemin soylu kesiminin zevk aldığı türden resimler. burada da kısmen soyunmuş bir genç kızı yatağının içinde köpeğiyle oynarken görüyoruz. bir kere çok gevşek, hızlı fırça vuruşlarıyla yapılmış bir resimdir. fragonard’ın hocası boucher’inde sarışın odalık gibi bu tür çıplak resimleri var. fakat burada çok daha hızlı çalışılmış bir resim bir, ikincisi buna göre çok daha erotik bir resim. boucher daha ayrıntıya girerken, fragonard sadece konuya kendini konsantre etmiş. dolayısıyla burada izleyiciyi de röntgenci durumuna sokan bir tarz bu. boyutları da oldukça küçük.

    1773’te zengin bir finansçının, bir bankerin ressam işçisi olarak italya’ya gidiyor. o zamanlar fotoğraf olmadığı için zenginler yanında ressamını da götürüyor. paris’e dönüşünde aynı konuda resimler yapmaya devam eder. janr ve din konusunda çalışıyor. bir yenilik daha var. dekoratif manzara dediğimiz türde resimler yapıyor. bu dekoratif manzaradan da en güzel örnek bu st. cloud’da açıkhava eğlencesi. watteau’nun fete champete, fete galante geleneğini sürdürüyor. fakat burada dikkati çeken şey yine doğanın büyüklüğü, doğanın figürleri adeta içine alması. figürler doğanın yanında çok küçük boyutlarda. bir sürü gayet süslü giysili figürler var, sütunun orada bir tiyatro figürü comedia del arte’den mesela. benzer konular fakat figürler manzara içinde küçülmüş gibi. bundan sonraki dönemlerde de paris’de bir takım görevler üstlenir, bir sanat birliğinin müdürü olur ve hayatına bu şekilde devam eder.
  • ressam ve desinatör olarak rokoko tarzını benimsemiştir.
    eserlerde özlem, karşıtlık ve çelişki görülür.

    1767'de yaptığı * salıncak benim onu ilk tanıdığım tablodur. aynı zamanda bu tablo ile burjuvazinin aranan ressamı olmuştur.
    fransız ihtilali 'nde tüm parasını kaybederek , 1806'da paris'te yoksul olarak ölmüştür.
  • 1750den sonra an sevgisi aydınlanmış yazarlar icin oldugu kadar fragonard icin de konu oldu..iyi ana idealinin en inandırıcı yazarı rousseau'dur..fragonard özel ile yaşamınd mutlu olduğu için rousseau'vari mutlu aile tabloları yaratmıştır (sütanneyi ziyaret)..rousseau'nun emile'inden satırlar aklımıza gelir.."herkes esas işine geri dönsün. başta da analar.. tüm bozulmalar bu ilk yoksunluktan kaynaklanır. tüm ahlak yapısı çöker; yüreklerimizdeki doğal hisler söner.".. sütannelik kurumu yani.
  • ev kadınlığından bozma sanat tarihçilerine önerilebilecek olan salıncak adlı resmiyle tepe saçlarımın havaya dikilmesine neden olan ressam.
  • rokoko dönemi sanatçısıdır. salıncak ismli eseri rokoko döneminin başyapıtlarındandır. ilk bakışta ‘salıncakta sallanan bir kadın görüntüsü’ymüş gibi zannedilse de cinselliğin de bizzat içinde bulunduğu yasak bir aşkı gözler önüne seriyor. bir genç kız zengin bir bahçede salıncakta sallanırken kendini flört havasına kaptırarak zarif ayakkabısını fırlatıyor. aşığı aşağıdan onu izlerken iç eteklerinin baştan çıkarıcı hışırtısı neredeyse duyuluyor. muhteşem bir güneş ışığıyla yıkanan genç kız kompozisyonun odak noktasıdır. onun porselen mükemmelliği, pembe elbisesi ve yukarı doğru yükselen hareketi, hepsi birden izleyicinin (ve aşığının) dikkatini üstüne çekiyor. fragonard, bu eseriyle rokoko ruhunu çok iyi yakalamıştır.
  • kadınlara düşkünlüğüyle bilinen fransız ressam. kadınları oldukça narin ve güzel resmetmiştir. "the swing" adlı tablosuyla ünlüdür. salıncakta sallanan bir kızın bacaklarını izleyen bir erkeği resmetmiştir. o dönemde kadınların kabarık elbiselerin altına iç çamaşırı giymemesiyle erkekleri nasıl etkilediğine dikkat çekmek ister.
  • the swing ya da salıncak'ta kadını obje olarak sunmuş denilse de eserde tamamıyla entrika işlenmiştir. kadını salıncakta sallayan kocasıdır. salıncağın önündeki bey ise kadının bacaklarının arasını dikizleyen aşığıdır. kadın edalı şekilde ayakkabısını fırlatırken, aşığına kur yapmaktadır. kocası habersizdir ki bu yanında duran iki melekten bellidir. gökteki eros'un elinde ise oku yoktur, zaten çift birbirine aşıktır. ama eros sus işaretiyle bu gizli ilişkiye tanıklık etmektedir. hatta aşağıdaki iki meleğe susmalarını söyleyen kendisidir ki kadının eşi görmesin.
  • 1732-1806 tarihleri arasında yaşamış chardin'in öğrencisi fransız ressam. ülkemizi de ziyaret etmiş ve bu dönemin izlerini taşıyan kimi eserler de vermiştir.
hesabın var mı? giriş yap