john dorian

• j.d.: [kendi kendine konusur] wait, is she into me? quick, make a bad joke and see if she laughs.
  j.d.: you hear about the skeleton who couldn't go to the party? he had no"body" to go with.
  neena: a ha ha ha! that's really funny!
  j.d.: [kendi kendine konusur] oh that's not a fair test, that joke's hilarious.
  
  seklinde bir diyalogu bulunan karakter.
• bayılıyorum. bayılıyorum bayılıyorum. yeniden izliyorum, önceden tvde izlediğimde bir sürü eksik bölüm vardı, şimdi 8. sezondayım, bitmesini istemiyorum, ama dayanamayıp üst üste izliyorum. gideceğini biliyorum ama..
  şimdi bu jd hem iyi hem zeki hem gerçekten iyi, hem eğlenceli, böyle mütevazi şapşal gibi bişey, gerçekten iyi bir karakter.. o gittikten sonra, yazıcam daha. çok az yazılmış bu şahane karakter hakkında.. yazıcam inşallah.
  jd sen benim canımsın..
• scrubs dizisini bu kadar çok sevmemizin başlıca nedenidir. gerçek hayattan bağımsız yaşar çoğu zaman. şu diyalog zaten genel halini özetler:
  bob kelso: are you an idiot?
  j.d : no, sir, i'am a dreamer.
• penilerden korkan süper tatlı karakter.
  
  (bkz: penny)
  (bkz: zach braff)
• carla espinosa takmıştır kendisine bambi adını, çok da yakışmaktadır. böyle çağrılmaktan hoşlanmadığını belirtse de my nickname bölümünde (1x10) carla'yla tartışmalarından sonra (ki en son "you don't even get it, do you? for nine years, i never once felt bad about myself for what i do -- not for one second. and then i met you" der carla, bizim bile içimize oturur lafları) sonsuza kadar bambi olacağını anlayıp sevinir. perry cox'dan azar yediğinde suratının aldığı hallere bayılırım bir de, aslansın j.d.
• ne istedigini bilmeyisi, istedigini elde eder etmez dehsete dusup yitirisiyle "sahici"lesen karakter.
• karsi cinsle iliskilerde basarisiz ve cogu zaman cinsel hayati boktan bir karakter olarak anlatilsa da, dizide beraber oldugu kadinlara bakildiginda efsane olabilecek bir listeye sahiptir.
  
  tara reid
  heather graham
  chrystee pharris
  christa miller
  sarah chalke
• hal ve tavırları fena halde guybrush threepwood'u anımsatan scrubs karakteri. bir işten kurtulması gerektiğinde sürekli saçmalıyor, iç sesiyle sürekli konuşuyor. guybrush'ın porselen takıntısı onda peni takıntısı olarak ortaya çıkıyor. bir bölümde kendisinden bir şey istendiğinde "öbür önlüğümde unutmuşum" türünde bir yalanla guybrush'ın ünlü "kimliğimi öbür pantalonumda unuttum.." yalanını tekrarlıyor. sanırım bir tek nefes tutma konusunda guybrush'la yarışamaz.
• tüm duygularını, tepkilerini açığa vurduğu aykırı düşlerden uyanıp çoğu zaman tepkisiz kalmayı tercih eden karakter. bir nevi gregor samsa. aynı ortamlarda benzer olay ve kişilerle karşı karşıya kaldığınızda day dreaming alışkanlığını kazandırabiliyor. çok sıkıldığınız bir anda seminerin ortasında sıranın üstüne çıkıp "yeteeer!!" diye gerçekten bağırıp bağırmadığınızdan şüpheye düşebiliyorsunuz. yanda oturan asistan uyumaya devam ediyorsa, evet, o bir düştür.
• en buyuk yetenegi, aktrislerin ciplak, yari ciplak oldugu filmleri ezberinde tutabilmesidir.