• sadece sinematografisi ve harika iş çıkaran başrol oyuncusu için bile izlenir (bkz: joaquin phoenix). ben ki izlediğim filmlerin -konusu ne olursa olsun- en az 10 dakikasını sıkılarak izlerim ama bu filmde zaman su gibi akıyor resmen. ilgiyi canlı tutuyor her şeyi tadında bırakıyor.
    ayrıca bana sözlükteki şu başlığı hatırlatmıştır (bkz: fakirlerin isyan edip ayaklanmama nedeni)
  • filmi izledim salondan gayet memnun ayrıldım ama bir şeyler eksik gibi hissettim. belki senaryo belki diyaloglar bilmiyorum ancak 10/8 veriyorum.
  • bu akşam izledim.tek kelimeyle muhteşem bir film. joaquin phoenix efsaneydi,müzikler de.anlattığı ve anlatış biçimiyle tam bir başyapıt olmuş.
  • batman evreninin en zeki ve planli karakterlerinden birisi olan joker'in saftrik bir ezik olarak resmedilmesini beynim kabullenmekte zorlaniyor. joker'i üc kelimeyle anlat deseler zeki, sogukkanli ve hasta diyebiliriz. en büyük özelligi zekasidir, ezel dizisindeki ramiz dayi gibidir, filmin sonunu ilk dakikalarda yaptigi kücük dokunuslarla belirleyen daima joker olur(du). batman daima joker'in dürttügü yönde canhiras kosmakta ve her daim joker'in iki adim gerisinden gelmekteydi.

    son filmde izledigimiz joker'de o potansiyel yok. üstelik joker'e "sizofreni" gibi bir hastalik yüklenmesini de begenmedim. bir kötü karakterin hep "ezik" ve "hasta" olmasi sart mi? benim zihnimdeki joker öfkeliydi, deliydi, zekiydi. evet, hastaydi, ama asla ezik degildi, sizofren degildi, farkindaligi ve bilinci süpheli degildi.

    batman evrenindeki "ezik" kötü karakter her daim "bane" olmustur. iri cüssesi ve öfkeli (düsük zekali) replikleri bir kenara birkilirsa "dokunsan aglayacak" ruh halinde ve firsatini buldukca gecmiste cektigi acilardan bahseden kücük emrah'ti. yememisler, icmemisler, oturup "ne yapsak da joker'i de ayni bane gibi sümsük bir ruha büründürsek" diye düsünmüsler ve son filmin senaryosunu yazmislar.

    özetle, film güzel fakat yaratilan "joker" karakteri batman evrenindeki joker'i iskaladigi icin (bence) basarisiz.

    not: cocuklugumdan beri tek hayran oldugum süper kahraman batman'dir, filmlerinden cok cizgi filmlerini severdim. joker hem filmlerde hem de cizgi filmlerde daima galip gelir, batman ona asla yetisemezdi. yeni joker'den hic umudum yok. nerde o eski joker'ler...
  • spin off u kesin gelecek olan film.
  • joker in kendisiyle 'tamamen' barışmasını ve dünyadaki yerini anlamasını sondan ikinci sahnede psikiyatr ile konuşurken anlıyoruz.

    --- spoiler ---

    jaoquin'in yine uzun, öksürten kahkahaları sonrası uzman ona '' bu kadar komik olan ne?'' diye soruyor. ama joker artık 'insanlara espiri yapıp güldürmeye' çalışmak istemiyor. çünkü artık biliyor ki '' sistem herkese neyin komik olup neyin olmadığını, neyin doğru olup doğru olmadığını dayatır ve insanların ruhlarına müdahele eder oysa komik veya doğru olan subjektiftir, herkese göre değişir.'' bu yüzden joker uzmana ''sen anlamazsın ki'' diyor. kendine komik gelen şeyler veya onun doğruları artık onun doğruları, başkalarının anlaması gerekmiyor. ve aslında bu doğrular kötü de değil artık ona göre. bu yüzden en son sahnede o kadar mutlu. çünkü kendisiyle olduğunca barışık ve özgür.

    zaten filmde genel olarak insanların sahip olduğu farklılıklarla olan kendi içlerinde yaşadıkları mücadeleye sürekli gönderme vardır.

    --- spoiler ---
  • ajdar’a dikkat edin beyler!

    (bkz: why so serious)
  • (bkz: overrated)

    birçok kişinin de dediği gibi oyunculuk muazzam. çok etkileyici bir psikolojik film. bir insanın altyapısındaki bozukluğun nelere yol alabileceği çarpıcı şekilde aktarılmış. ancak bildiğimiz joker ile filmdeki uyuşmuyor. öte yandan adam, her kötüyü öldürüyor. sonra da kahraman ilan ediliyor. bu kadar abartılmasını anlamadım.
  • bana göre efsane olmayı kıl payı kaçırmış film.

    --- spoiler ---

    burdaki joker çizgi romanlara gönderme yapsa da onunla pek alakası yok. karakter draması çekmişler. gerilim muhteşem, sinematografi harika, joaquin dehşet iyi oynamış fakat filmin yalnızca ona odaklı olmasını sevmedim; hadi onun filmi deyip ondan da sıyrılsak bu sefer de objektif gelmedi. yani hep kötülükler geliyor başına ve dönüşüm görüyoruz fakat asıl mesele bence doğuştan ruhsal bozuklugu olan biri ( elbette sonraki yaşadıkları da bu noktaya büyük etki etmiştir) bir yerde bir sosyopata, antisosyale dönüşüp psikopata bağlardı. neden herkes kaba diye insan mı öldürülür ? veya dayak yedin diye. hayır. hayalet gibi oldugun için, dışlandığın için olabilir. sistem onu bir ucube olarak gördüğü için o da elbette sisteme karsı gelecekti. ama bu filmde yansıtılan gotham zaten bu tepkiye hazır gibiydi. etrafta milyonlarca potansiyel joker vardı. bizim elemanın tek farkı canlı yayına cıkması ve icraate geçip psikopata bağlayarak kendisine yamuk yapanları öldürmesi. tabi devamı gelirse bildigimiz ultra zeki jokere belki dönüşebilir. bu filmde ise bildigimiz çizgi roman veya nolan jokerinin zekasından eser yoktu. daha cok taxi driver travis' ine evrildi. şansı da yaver gitti canlı yayına cıktı ve sistem karsıtlıgına hazır bir topluluk tarafından kutsandı. salt çizgiromandan bagımsız drama filmi gibi düşünürsek, canlı yayındaki ''nak nak'' sahnesinde sağlam birkaç aforizmadan sonra kendini vurması ve joker için halkın ayaklanması bence cok daha vurucu ve dramatik olurdu.

    neden objektif gelmedi ? çünkü batman yok, karşısında resmedilen güç yalnızca onlar kötü şeklindeydi. nolan jokerini herkes sevse de yine de batman'e hak veriyordu. o yüzden çizgiroman filmi gibi düşünürsek the dark knight objektifligi ve felsefesinin yanından geçemez bu film. orda arada kalabiliyordunuz, burda direk joker hep haklı diyorsunuz.

    joker' in bruce wayne çocuklugu ile karşılaşma sahnesi cok güzeldi. bana göre kardeş olup olmadıkları ucu acık bırakıldı, verilmek istenen mesaj ise aralarında geçmişten bir bağ olmasıydı.
    --- spoiler ---

    kısacası bu film kıyısından köşesinden çizgiroman, taxi driver, king of comedy birleştirilmiş bir karakter draması. benim için efsane değil ama cok iyi bir film.

    8.5 /10
  • içerisindeki metaforlarla izlerken yürekleri dımbıl dımbıl etmiş film
    --- spoiler ---

    merdiven

    izlerken normalleşme seyri olarak tasavvur ettik. karakter tam normalleşiyor, düzeliyor dediğimiz yerlerde bu merdiveni tırmanıyordu. sondan bir önceki merdiven planında perspektif öyle güzel vurgulanmıştı ki merdivenin çıkmakta değil, inmekte olduğu izlenimine düştük. sizin "normalleşme" güzergahınız benim için bir çöküş, demekti bu. son merdiven sahnesinde de güle oynaya, peşinde polislerle indi esas abimiz. katettiği yolu bir çırpıda heba etmişti. ancak mutluydu ve olmak istediği şekildeydi. bu merdiven özetle bir hayat metaforuydu.

    ışık

    annesini öldürdükten sonra yüzüne pencereden vuran ışık. karakterin iyilikten arınması. ışık getirenleşme evresi(lucifer). akıl hastanesi koridoru sahnesinde ise ışık içinde boğulma. en yüksek mertebe. tasavvuftakinin tam tersi bir şekilde, şeytanla bir olma. erme.

    maske

    "v for vandetta"dan aşina olduğumuz bir gösterge. bir sembol etrafında liderleşme ve organize olma durumu. maskenin savaş boyası gibi kullanımı. korku için kalkan ve cesaret için tetikleyicilik. ayrıca (bkz: la casa de papel)

    polis arabasından çıkış

    spiderman göndermesi. isa'nın doğumu imgesi. -yukarıda da değinildiği gibi- doğumdaki gibi bebek çıkarma ritüeli. ama bu bebeğin annesi polis aracı. yani düzeni oluşturan kurumların en büyük kötülükleri doğurmaya gebe oluşu. anarşizm.

    öpüşme sahnesi
    --- spoiler ---

    edit, imladır
hesabın var mı? giriş yap