• bu safhaya geçmeden bir süre gayet makul, efendi gibi kabuğundan ayırarak çitlersin kabak çekirdeğini. 5-10-15 derken zıvanadan çıkar ve ikişer üçer atmaya başlarsın ağzına. kimse önce kabuğuyla bodoslama yemeye başlamaz bunu. önce özenir. her şey, bir süre sonra aynı özeni göstermekte zorlanman ve kabuğun tadının da fena olmadığını düşünmeye başlamanla sinsice gelişir.
  • kabuğuyla veya kabuksuz farketmez, kabak çekirdeği ciddi bir bağırsak kurdu veya tenya düşürücü.

    bu bilgi sadece teorik bir bilgi değil. ailemden birinin yaşadığı gerçek bir deneyime de dayalı. koca bir tabak kabak çekirdeği yedikten sonra ertesi gün 1 metreden uzun tenya düşürdü. doktora gidildi tabi. doktor da onayladı kabak çekirdeği mevzusunu. daha ilginç ve önemlisi, bu tenyalar kişiye hiç farkettirmeden büyüyüp, 12 metreye kadar ulaşıp, bağırsağı tıkayarak ölüme sebep olabiliyormuş.
  • bir türlü kabağı kabuğundan ayıramayan beceriksiz insanın yaptığı iş.

    n'apıyım ya kaç yaşına geldim hala çıkaramıyorum...
    nasıl sarıldıysa kabuğuna...

    (bkz: çok dertliyim be sözlük)
  • absürt olup olmadığını öğrenmek için sözlüğe sorduğum ve çok şükür ki bunu yapanın bir tek ben olmadığını öğrendiğim olay.

    kabuğuyla iki nedenden ötürü yerim: birincisi, kabak çekirdeğinin bütün tadı tuzunun kabuğunda olması; ikinci ise içini çıkarmanın bir hayli zahmetli olması.

    üstelik kabuğu içinden daha yumuşak.
  • taze değilse boğulmaya sebebiyet verebilir.

    zaten bayat bişiyi niye yiyosunuz ki?
  • çocukluğumdan bu yana zevkle yaptığım.
  • beceri işidir kabak çekirdeği yemek.
    beceremiyor veya üşeniyor galiba.
  • az önce bir avuç çekirdek aldım müzik dinlerken çitlemek için. açtım müziği kapattım gözlerimi. bir tane çitledim, iki tane çitledim. biraz da canım sıkkın sikerler bunla uğraşılmaz diyip şu an ağzıma atıp kabuğuyla yiyorum. tat aynı. sadece biraz daha tuzlu.
  • kabızlık yaratır yenmemeli
hesabın var mı? giriş yap