• memleketçe eğlenmenin ne olduğuna dair hiçbir fikrimiz yok...
  • mekânda müziği yasaklarsan insanlar dışarda müzik dinler. bu ona iyi bir örnektir. burada eleştirilmesi gereken: neden mekanlarda müzik 12'de kapanıyor? bu hem anayasaya aykırı, hem mantığa aykırı.

    sebep-sonuç yine karıştırılmış. biz niye böyleyiz ya? neden ortalamanın çok altında iq seviyemiz! neden basit çıkarımları bile yapamıyoruz?

    edit akbayram: mesaj kutum küfürlerle dolmuş. yok bunlar kertenkele; yok bu eğlenmek değil, mahallede oturan ne yapsın diyorlar. bilow-can' a anlatır gibi anlatayım.
    1- olayı tasvip edip etmeme değil konu. ya basit bir iq gerektiren sebep-sonuç iliskisi istiyorum sizden. nolur anlayın beni! diyelim ki tuvaletleri kapadınız. yasak amk dediniz. insanlar ne yapar? dışarı sıçar, işer. sonra sen dersen: kardeşim oha hayvan mısın oraya işenir mi? peki kim suçlu? tuvaleti kapatan mı yoksa sokağa sıçan mı? basit ya. düşün! şimdi sen muhafazakar meriçlik yapip, ama onlarda gitsin evine sıçsın diyeceksin biljyorum, çünkü eziklik-itaat-biat şuuru kanına işlemiş. bizim işlemedi. o yüzden eleştiriyoruz.

    2- madde 1'i sindire sindire oku.
  • ön edit: hakaret dolu mesajlar atmadan ve yandaşlıkla, çomarlıkla, yobazlıkla itham etmeden önce şu şu videoya bakın.
    kimseye zararı olmayan kendi hâlinde bir eğlenceye benziyor mu bakalım. 16 yıllık radikal ateistim, bu coğrafyanın dinden bağımsız olarak hemen hemen hiçbir geleneğini sahiplenmiyorum. sosyal devrim ya da kültür devrimi yapılacaksa herkesten önce ben yanında olurum bu hareketin ancak kadıköy'de yapılan şey bir kültürün yaşamsal sınırlarını savunmak değil düpedüz eğlence için ertesi gün işe gidecek binlerce insanı uykusundan ve huzurundan etmek gecenin lebron james'inde.

    sabahın 5'ine kadar devam eden sokak arası eğlencesi yakışıksızdır, öküzlüktür, suçtur. kimse kimsenin gürültüsünü çekmek zorunda değil belli bir saatten sonra.

    benim mahallemin insanı da olsa akp'nin kültürel saldırılarına karşı birlikte saf tutuyorum diye kimseyi kollayacak değilim. gece saat 1'de insanın evinde huzurla uyumaya hakkı vardır efendim.

    öte yandan bu konuya dair çevre halkından yükselen tepki, yandaş basının tepkileri gündeme taşırken başvurduğu ifadeler gösteriyor ki bu konu bir siyaset malzemesi olarak görülüyor iktidar yandaşlarınca. her haberin başlığında, her tweetin ilk cümlesinde "içki" ya da "alkol" sözcüklerine yer veriliyor muhakkak.

    alkollü içecek tüketmekle vandallığı, metropol magandalığını bağdaştırma çabası görülüyor açıkça. günümüzde yalnızca sığırlar üzerinde işe yarayan retorik tekniklerinin ülkemizde hâlâ çalışıyor olması ne acı.

    "hdp çevre katliamına karşı çıkıyor, chp çevre katliamına çıkıyor, akp çevre katliamını destekliyor; hdp terör örgütünün karşısında saf tutmuyor, akp terör örgütünün karşısında saf tutuyor; chp teröristlerle aynı safta yer alıyor."

    "çevre katliamı" kalıbının yerine istediğinizi koyun, uygulayın. alkollü içecek tüketme hakkını savunan insanları bu metropol magandalarıyla birlikte saf tutmakla suçlayacaklar, onun yolunu yapıyorlar.

    insanlar bunu yiyor, bu algı çalışması başarılı oluyor ya... ulan, hangi duvara kafa atsam gecenin bu saatinde... of! neyse sözlük, seni de darladım.
  • edit: meğer ne kadar çok trolle hizmet etmişim bu entari ile. işin ilginci gelip pislik kusanlar da trol, destekleyen de trol. entarimin kötüye kullanılması beni üzdü. hiçbir şeyin yasaklamasına dayanak değik bu yazdıklarım. entrymde de yazdığım gibi aslında gece klüplerinin, müzisyenlerin hiçbir suçu yok. suç tamamen insanların kendisinde. böyle hayvanca davranmak yasaklanabilir.

    zamanında öğrenciyken ben de barlar sokağında kaldım. ancak başka bir şehirdeydim.

    ihmal, yasadışılık, yasak ihlali hiçbirini umursamıyor insanlar.

    apartmana gelip işeyen mi dersin, bira şişelerini kırıp yere atan mı, gece 3 te anıran mı dersin. ulan apartmanın aşağısını taramışlardı be.

    bu sebeple keşke ülke komple bu olayı yasaklasa, denetim getirse derdim hep.

    şimdi cumhurbaşkanlığı gece 12 den sonra müzik yasağı getirdi ve müzisyenler için üzüldüm ki ben de müzisyenlik icra ettim bir süre. ama inanın bu tür mekanları çok iyi bildiğim için oh iyi olmuş dedim.

    bazı yazarlar gece 12'den sonra yasaklarsan sokağa taşar falan demiş. bir diğeri de dünyanın her yerinde bu böyle demiş. sormak lazım kaç ülke gezmiş. çünkü bildiğim üzere sokakta 12 den sonra ses yapmak yasak. avrupa'da çok çok ağır yaptırımları var. türkiye'de de yasak ve yaptırımı var. ama uygulayanı yok burada.

    kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yoktur. eğer bu sözü her yerde uygulasalardı ülke isviçre standardına gelirdi. çok insan tanıdım. bu içip içip kendisini entel zannedenlerden boş insan görmedim.

    not: bu arada başlığı açan yazarın troll olduğu söyleniyor. bazen diyorum ki bilmeden öfke ile hizmet mi ediyorum trollere. sonuç olarak bunlar düşüncelerim.
  • rüyacı kardeş rüyalanmış anlaşılan. oğlum barlar sokağında ne bekliyordun? hayır cidden soruyorum yani barlar sokağında oturup beklentin nedir? yani istiklal caddesinde otursan mesela? ne bekleyebilirsin?
    çocukların yaşadığı kafa ne bilemem de yani kadıköy barlar sokağında ya da yakınında oturup da florya sakinliği mi bekliyorsun? ulan laf söylüyorsunuz sırf yalakalık için. tamam biliyoruz nereyi yaladığınızı delirmeyin.
  • buradan ekşideki genç erkeklere tavsiyem, eğer bir stadyumda değilseniz ve ortamda sıfır kadın ve üçten fazla erkek varsa, o ortamdan uzak durmayın, direkt kaçın, alabildiğince fersah fersah kaçın.
    eğlenen gençlermiş peh.
  • kadıköy moda b.k gibi her yer idrar kokuyor üstüne yüzlerce şişe cadde ve sokaklarda kırılıyor. sesi gürültüyü zaten saymıyorum. orada oturanlara sabırlar diliyorum. resmen tımarhane.
  • klisenin devamındaki sokak gibi geldi bana burası. ayrıca bu pek eğlence falan değil, insanların hanesine tecavüz resmen. 24 yasağına böyle tepki olmaz. anca 24 yasağına haklılık çıkarır bu saçmalıklar “ bakın milleti nasıl rahatsız ediyorlar” derler, 23’e çekerler yasağı.

    bu barlar sokağı çevresinde geç saatlere kadar pinekleyen kitle, pandemi öncesinde büyük ölçüde temizlenmişti. pandemiden sonra sinek gibi geri türediler anlaşılan.
  • kadıköy defalarca taksim yerine ikame edilmek istendi gençler tarafından, fakat hiçbir zaman bir taksim olamadı. kağıt üzerinde olurmuş gibi görünüyor fakat burada oturan insan topluluğu ile beyoğlu profili çok farklı. beyoğlunda zaten bu mekanlara yakın olmak için oturuyordu insanlar, 2 adım atıp club bar yada pub ne varsa anında erişmek istiyordu, kadıköy'ün çoğu yerlisi bu amaçla orada oturmuyor. ki herkesin bildiği sokağa oturma yasağı gelmişti birkaç sene önce, bence haklı bir uygulamaydı teyzeler su dökerdi tepemizden.
  • çok inanılmaz bir fenomen. isviçreli bilim adamları araştırsın. sonuçları da bir sosyal bilimler dergisinde yayımlasınlar.
hesabın var mı? giriş yap