• sanirim genetik bir olay
    hayvanlarda bile kavgadan galip ayrilan erkekle beraber olan di$i olduktan sonra..
  • inanıyorum ki her erkeğin kişisel ilişki tarihinde kadınların gizli ya da aşikar bir şekilde güce tapınmalarına dair şahitlikler mevcuttur. benim de öyle. sevgilime karşı büyük bir kusur işlemiş ve terkedilmiştim onun tarafından. elbette sarsıcı bir durumdu çünkü geçmiş dönemlerde hep affedilmeye alışmış olan ben terkedildiğime, ilişkimizin bitmiş olabileceği gerçeğine kendimi inandıramamıştım başlarda. bu ilk şoku atlattıktan sonra da ona ulaşabildiğim bütün kanalardan ulaşmaya çalışıyor, zar zor ulaşabildiğimde acziyet ve zavallılık histerileri içinde salya sümük ağlıyordum karşısında ya da telefonda. rol yapmıyordum elbette. gerçekten acı çekiyordum ve istiyordum ki çektiğim acılara o da şahit olsun ve ona olan sevgimi onsuz nasıl perperişan bir adama dönüşmüş olduğumu iyice ama iyice anlasın. oysa nerden bilebilirdim ki, benim tüm bu sulu gözlü zırlamalarım ve ağlama krizlerim onun gözünde aşkımın ispatı olarak değil güçsüz ve aciz bir adam olduğum şeklinde algılanıyormuş. yani ben onun karşısında aşkımdan erim erim erirken sular seller gibi ağlarken o iyice benden soğuyormuş.
    artık bu ilişkinin geri dönüşü olmayacağına inandığımda tüm bu seremoni de son buldu elbette. bittiğini anladım ona da durumu kabullendiğimi ve hiçbirşekilde kendisini artık rahatsız etmeyeceğimi söyledim. işte bu noktada bir kırılma oldu sözlük. onu geri kazanmak adına yaptığım her hamle onu nasıl benden uzaklaştırdıysa, ondan uzaklaşmak adına attığım bu adım da adeta onu tekrar bana yaklaştırdı. çok iyi hatırlıyorum. onu aramayı kesmemden bir hafta kadar bile geçmeden onun tarafından arandım, birkaç mahçup konuşma, suya sabuna dokunmayan birkaç genel diyalog derken biz tekrar ilişkimize başladık. işte o zaman itiraf etti o korkunç gerçeği. o sulugözlü hallerimin, o aciz kalmalarımın nasıl da benden iyice soğumasına neden olduğunu ama güçlü ve kararlı bir şekilde bittiğini kabullendiğim anda nasıl da tekrar eskisi gibi gözünde güçlü göründüğümü vs.
    öyleyse mesele neymiş yeğen?
    dişinin çiftleşmek için en güçlü erkeği seçmesiymiş dayı.
  • çok az sayıdaki kadının "nadir aşk"larını tenzih ederekten.

    *

    hemen hemen tüm kadının içinde bulunduğu ilişki seçimi.

    hayır, değil, sözleriniz geçersiz. gözleriniz görmese de, kulaklarınız duyamasa da, kendinize de itiraf edemeseniz de hemen hemen hepiniz yaşıyorsunuz.

    en büyük holdinglerin yönetim kurulunda, milyon dolarların sadece iki dudak arasında şekillenecek en güçlü ve güzel kadınlardan, toprağını çapalarken yorgunluktan bitmek üzere olan köylü kadına kadar, yeryüzünde milyonlarca kadının yaşadığı durum, (iyi veya kötü olan) güce tapma. yaşadıkları aşkın, kendilerini aşk diye kandırmanın en büyük nedeni, belki de tek olanı.

    erkeğin ondan daha üst sınıfta yer alması, ondan daha fazla şeye sahip olması.

    gücün tanımını yapmıyorum, yüzlerce kez yapılmıştır. bu para,itibar,şöhret, başarılı sevişmesi, imaj,fiziksel görünüş, ortamdaki konusuna göre dominant etki, kadınlara eziyet etme dürtüsü ve daha birçok şey. fakat bu kadar az ve basit olmayanlar.

    "bu adamın nesini sevdin" diye basit bir soru sorduğunuzda alacağınız cevaplar bir kadının sanrısından başka birşey değildir. sözlerin tatlı namelerine bakmadan, ait olduğu adama bakmak, mümkünse tanışmak gerekir.

    " gözlerini sevdim" diyen kadın, o adamın muhteşem ses-sahne performansına,
    " dokunuşunu sevdim" diyen kadın, o adamın ortamdaki liderliğine,
    " sahip çıkmasını sevdim" diyen kadın, o adamın espritüelliği ve ince mizahına,
    " beni incinecek vazo gibi sarmasını sevdim" diyen kadın, o adamın sahip olduğu mevkiye,
    " anlamasını sevdim" diyen kadın, o adamın kadınları iplememesine, özgürlüğüne,
    " tatlı dilini sevdim" diyen kadın, o adamın inanılmaz yakışıklılığına
    " gülümseyişini sevdim" diyen kadın, o adamın inanılmaz keskin zekasına,
    " böyle bir aşk yaşamamıştım, bunu sevdim" diyen kadın, o adamın inandırıcılığına (yalancılığına)
    " varlığındaki amacın ben oluşunu sevdim" diyen kadın, o adamın bir spor müsabakasında muhteşem birinciliklerine,

    tapmştır, ama kendini böyle inandırmıştır.
    ne yazık ki bunların hiçbiri,onu o olduğu (erkeklerin) için yansıtmaz. sadece enstrümanlarıdır.

    enstrümanlarını muhteşem kullanan bir müzisyen ne kadar çalabilir?
    sonsuza kadar mı, seyircisi enstrümanın o kadar güzel namelerine rağmen, bir yerinde enstrümanından "bıkmasına" kadar mı?
    enstrüman sustuğunda sahnede kendisi boş ve tek kalmışken öylesine durduğu zaman mı?

    peki erkeğin enstrümanından sıkılan kadın ne yapacaktır?
    neden her kadın gözü yaşlı eli böğründe sağa sola aşk acısıyla koşmaktadır?
    yaşadığı aşk mıdır, yoksa bir enstrümanın bıkkınlığı ve geriye kalanın dayanılmaz tek görüntüsü ve sahneyi terketmesi midir?

    onu şöyle sevdim diyen kadınlar, bir enstrümanın ezgisine mi kanmıştır, yoksa onu çalana mı?

    hayat sürprizlerle doludur, kimin ne olacağını kimse bilmez. çok yakışıklıyken sakatlanıp iki kolunu kaybeden erkek, şirketi iflas ettiği için anında çulsuz olan patron,üniversite topluluğunda başkanken devrilen popülist genç, artık söylediği şarkılardan dolayı yuhalanarak sahneden inen şarkıcı,terfi etmeyi beklerken kovulan şirket çalışanı, güldürme yeteneği kalmamış bir şovmen ve edebi yanını kaybetmiş saman tadında şiirler yazan bir şair, yıllarca birinci bitirdiği yarışlarda artık nalları toplayarak sonuncu olan sporcu. hatta, kadınına yalanlarını daha inandıramayan erkek, hangisi, öncesinde onun yanında olan kadınlara, hala sahiptir?

    inkar etseler de, karşısına ad hominem uygulasalar da; kadınlar güce tapar.
  • bunun doğruluğu ve yanlışlığı hakkında bir şey söylemek istemiyorum. çünkü çok çetrefilli bir konu. anlayamadığım nokta şu: kadınların güçlünün (para, araba, nüfuz, şan, şöhret vs.. ) peşinde olması "onu dölleyecek erkek soyu devam ettirebilecek ve aileye bakabilecek güçte olmalıdır. farkına varmasalar da bu hayvani içgüdü onları bahsedilen erkelere çeker" diyerek rasyonalize edilirken; yine bu kadar ilkel motivlerle güzel/fazla sayıda kadının peşinde koşan erkek neden abazan olarak anılıyor, doğasını yaşıyor demek yerine?
  • bu kadinlara genetik olarak miras kalmis bir olgudur. disi ciftlesmek icin tabiiki de mumkun olan en guclu erkegi secmelidir ki yavrusu da guclu olsun, kurda kusa yem olmasin, dogada muaffak olsun. tabii simdi fiziksel guc pek bir anlam ifade etmiyor ama zaten artik doga dedigimiz sey de ticaret piyasasina donustu...
    (bkz: dogal seleksiyon)
    (bkz: parayi veren dudugu calar)
  • - gölgelerin gücü adınaaaaa güüüüüç bende artıkkkkkk..
    - ay koşun kızlar koşun..
    - noluyo lan?
    - ekikikiki..
  • daha once zikredikmi$ oldugu $ekilde genetik bir olay. lakin dile getirilmesinden rahatsiz olur kadinlar. kabullenmezler genellikle. konunun kendi gercekliginden one cikar bunun dile getirilmesi nedense. sizinle birlikteliginde gucun, en azindan ileride olu$masinin umuldugu "potansiyel" gucun etkisinin oldugunu kabul etmeyen bayan arkada$lar ile uzun sureli ili$kileri tavsiye etmezler ormanda... ki orman bilgeler ile doludur...
  • izdivaç programlarından birinde varda böyle bir enstantane. adamla kadın, birbirlerini beğenip görüşüyorlar ama ne oluyorsa oluyor, kadın adamın cahil, kültürsüz vs olduğunun farkına varıyor ertesi gün ekran önünde kavga ederlerken adama "ben bir doktor karısıyım bir kere [zannedersem eski kocasını kastediyor] aramızda dağlar kadar fark var" diyordu.
    evliyken bile kadının kendini kocasının statüsü ile tanımlaması yeterince tuhafken, boşandıktan sonra hala kendisi için doktor karısı demeye devam etmesi, eski kocasının gücünden, statüsünden kopamamış olması bana pes dedirtti.
  • bi kadının yanında bi kere aglarsan bu mukemmel bi şeydir kadın acısından ama ikinci ucuncu artık seni cok sevse bile,icgudusel olarak senin acizligini ve gucsuzlugunu gordugu icin senden sogumaya baslar ve ya boynuzlar yada terkeder der deneyimli kisiler bu mevzu acılınca.aynı kisiler o yuzden sevdigin kadının yanında bi kere agla o da yalandan olsun;bak caresizken bile ne kadar gucluyum imajı olusturmak icin,ondan sonrada bi daha onun yanında aglama,bunuda onunla bi şeyler paylasmamak için degi,onu seviyorsan kaybetmemek icin yap derler.valla dogrumudur bilmiyom ama tersten gidince kurtulmak için yanında surekli aglamaklı modda dolasmak mantıklı olabilir.
hesabın var mı? giriş yap