• "kadinlarin en cok sevdigi erkek parfumu yoktur. sevdikleri adamin kullandigi parfum vardir." diyerek comak sokmak istedigim anket.
  • (bkz: feromen)

    evet usta; geçen yaz arkadaşımla meyhanede takılırken bana bu parfümü hediye etmişti, eczacıdır kendisi nejmi olum dedi, sen uzun zamandır abazansın al bunu dene, aynı gün bir kızı hoplatmazsan adam değilim dedi. şaşırdım tabi hadi lan dedim ne özelliği var ki bunun dedim. kadınların cinsel isteğini tetikleyen bir kokusu olduğunu falan söyledi. kadınlar bayılıyormuş. ben de hemen kutuyu açıp bolca sıkmaya başladım. sıktıkça sıktım, sıktıkça sıktım. arkadaş bokunu çıkarma istersen dedi. ben de 'görüşürüz lan göt' deyip kalktım masadan, rakımı fondipleyip ayrıldım mekandan. zira hemen denemeliydim bu kokuyu.

    dışarı çıkar çıkmaz bir kız baktı bana, ahan dedim kesin aldı kokuyu, kesin verecek bana, derken bi kız daha yanımda belirdi ve bir kız daha. lan ne oluyordu burda, bu nasıl bir kokuydu. o an naza çekmek istedim kendimi ve yol boyunca yürümeye başladım. bakayım hakikatten beni takip edecekler miydi?

    ben yürüdükçe arkadan topuk sesleri geliyordu, tak tak tak kafamı sikiyorlardı. utanıyordum dönüp bakmaya ama giderek topuk sesleri artmaya başlamıştı. dayanamayıp arkaya baktım.

    o da ne?

    30 kişi falan olmuşlardı. şok oldum amk. tırstım biraz, mirkelam gibi koşmak geldi içimden, lan bu nasıl parfümdü? bu karılar kimdi? hangi birini hoplatacaktım? ve tabi koşmaya başladım, allah ne verdiyse yardırıyordum, ayaklarım götüme çarpıyordu. ama ben koştukça rüzgar parfümü daha da bir saçıyor, saçılan parfümün kokusunu alan diğer kadınlar gruba eklendikçe ekleniyordu 100 kişi falan olmuşlardı. ben önde onlar arkada bayrampaşa'nın sokaklarını alt üst ediyorduk. dermanım kalmamıştı, adım atamıyordum. tam o an da mavi badili sarışın bir kadın ensemden yakaladığı gibi yere indirdi beni.

    tüm kadınlar toplanmış delice boynumu, göğsümü, yanağımı falan kokluyorlardı. imdat diye bağırmak istedim ağzımı kapadılar, sonra üzerimdeki elbiseleri parçalayıp hunharca tecavüz ettiler. sırasını savan gidiyordu, sırasını savan gidiyordu. yaklaşık 150 ye yakın kadın beni kirli emellerine alet etmişti. defalarca orgazm olan bu topluluk sigaralarını yakıp ayrıldı yanımdan. duvara dayalı bir vaziyette öylece sik gibi kala kalmıştım. hemen ceketimin cebinden parfümü çıkarıp şöyle bi baktım ' senin parfüm kere amına koyim' deyip fıydırıp attım çöp variline.

    miyavvvv diye kedi fırladı ordan. o kedinin peşine de arabanın altından 2 kedi çıktı, sonra ağaçtan bi kedi daha, çatıdan bi kedi daha. ortalık kediden geçilmiyordu amk. o an parfümün ne kadar etkili olduğunu anladım usta, o an...

    evet hayellerde yaşıyor bazı ibneler, cidden o parfümü alınca böyle olacağını sanıyordum lan. ama öyle değilmiş bro. arkadaş hediye ettiği gün sıktım ve hale sıkıyorum ve lanet olsun ki halen abazanım ama bir umut diyorum reis, bir umut. belki etkilenen biri denk gelir diye düşünüyorum. hem google'den araştırmıştım ve gerçekten varmış böyle bir şey. bakalım sabırla beklicez. keh keh!!!
  • doldurma parfüm değil arkadaşlar haberiniz olsun.
  • bir çok parfüm denedim, pek çoğu niş kategorisindeydi hatta, şu anda da elimin altında 4-5 çeşit farklı farklı parfüm var, hava durumuma ve gideceğim ortama göre değiştirip değiştirip kullanırım. kesinlikle aldığım tepkilerden anladığım terre d'hermes by hermes'tir. özellikle sonbahar ve yağmurlu havalarda daha bir güzel olur.

    kokusunu soracak olursanız;

    yağmur sonrası toprak kokusunu düşünün, ama bildiğimiz kara toprak değil hani şu turuncu olanlardan, onun üzerine düşüp 1-2 saat sağanak altında kalmış portakalı düşünün, hafif böyle toprağa bulanmış, onu elinize aldınız, burnunuza götürdünûz, rüzgar sert ve soğuk esiyor şimdi ve yağmur elinizdeki portakala vuruyor, yağmur suyundaki o mineral kokusunu düşünün, tatlı değil ama, sert ve ekşi bir portakal bu, bir de o portakalı koklarken hemen yanında çakıl taşları olduğunu hayal edin, o yağmurda ıslanmış. hani çakmak biter de çakarsınız ya gazsız çakmağı, o çakmak taşından bir koku gelir, işte öyle rüzgar onların kokusunu da siz portakalı koklarken yüzünüze vuruyor.

    işte böyle kokar hermes.
  • suraya bir kiz da bleu de chanel yazsin da yanlis tercih yapmadim diyeyim.
    erkek olarak soyleyim iyi parfumdur, etkileyicidir
  • sevgilinin boynuna yaslandığımda burnuma gelen o doğal ten kokusu.
  • dior - sauvage
    chanel - bleu

    peşine takar.
hesabın var mı? giriş yap