• eller dizde, bacak iki yana açılmış ve vücut öne eğilmiş bir duruş ile yavaş yavaşlanıp start çizgisinde işaret beklenir.
  • kapı önüne gelince daha da yavaşlayacak, sohbet daha koyulaşacaktır.
  • misafirlikte deniyorsa hafiften sohbeti toparlamayi hedefler. konuşulanlarin altı çizilir , son uyarilar yapilip, sözler alınır.. bazen de alacak verecek kısmına geçilir. evsahibi yavaştan dökülen çerezi çay bardaklarini toplarken, misafir etrafa yaydığı telefon ve çantasının derdine düşer. ender durumlarda bir türlü konusu açılmamış konuya geçmenin zamanı geldiğini hatırlatan start cümlesi olur.
  • genellikle misafirlikte söylenir ve doğrusu "hanım yavaş yavaş kalksak mı?" olan soru cümlesidir. buradaki yavaş yavaşın anlamı " bu meymenetsiz herifin karşısında iki saattir oturmaktan kıçım ağrıdı. zaten bütün kuru pastaları da yedin o son çayı da içeceksen iç defolup gidelim evimize kadın." demektir.
  • eller dize hafif vurularak kıçın koltuktan 5 derecelik açıyla ayrılması ile başlayan süreçtir. hafif ayrılma 'yavaş yavaş'ın görsel tezahürüdür.
  • ev sahibi tarafindan soyle karsilanmasi beklenilen yavasliktir; oturun yahu biraz daha (bkz: daha karpuz kesecektik)
  • bu yavaşlık sürecinde, yani bulunulan mekandan çıkmadan önce bir tuvalete girilir. çıkışında da diğer ayrılacak kişilere, onların da girmesi yönünde tavsiyede bulunulur.

    işte türk, işte temkin insanı.
  • eğer ki bir mekanda iseniz,hesabı istedikten sonra geçen süredir.
  • (bkz: siga siga)
hesabın var mı? giriş yap