• zülfü bey şarkının ismini ve öyküsünü şöyle anlatır
    senelerden bir sene paris'teyiz. bizim abidin dino'nun bir resim sergisinde gördüm kan çiçeklerini.. birkaç resimden müteşekkil bir kümenin adıydı...
    esin bu ya.. ben de şarkıma kan çiçekleri deyiverdim

    bakalım zülfü beyin yazdığı sözler nasıl?

    topraktan mı sürmüş sürmüş
    candan mı kopmuş
    açar yediveren kan çiçekleri
    türküşiir mi ağıt mı yoksa
    açar yediveren kançiçekleri..

    bölük bölük olmuş olmuş
    çaylar dereler
    hiçbiri denize varabilmezmiş
    duvarın dibinde bir yaralı gül
    gülleri solduran gülebilmezmiş...

    bu şehrin üstünü duman sis almış
    tomurcuk çiçekler kana belenmiş..
    dağlar çiçek açmış
    usta dert açmış..
    umudun goncası kan çiçekleri....

    arkadan arkadan sevingül bahadır duymak da bu şarkının başka bir caba çabası..
  • halil karaduman'ın taksimi eşliğinde dinlemesi de pek güzeldir diye düşündüğüm muhteşem livaneli şarkısı.
  • dursun akçam ın kitabı
  • emrah'ın da küçük emrahlıktan çıkmaya başladığı dönem yorumladığı z. livaneli şarkısı...
    ilk olarak gökyüzü herkesindir albümünde görülmüştür.
  • harika bir girişi barındırır. bilmeden sallamak gibi olmasın ama sanırım bağlamadır oradaki ve harikadır.
  • türkçe hafif müzik camiamızda eşi benzeri olmayan bir parçadır. herşeyiyle evrensellik ve orjinallik kokar.
    şöyle bir müzik dili kullanalım;

    akor:
    a-a-a-a-a-a- a# -ab-ab-ab-ab-ab-ab- a
  • livanelinin muhteşem orkestrasından londra senfoni orkestrasina kadar çeşitli usta sanatçılar tarafından tele getirilmiş ve her hali birbirinden harika olan livaneli bestelerinden yalnızca biri.

    tekrar tekrar dinleme de yanında yat!
  • içimden bir şeyleri koparıp ateş halinde taa gözlerime getiren... gözlerimi yakan.
    boğazımda bir şeyleri düğümleyen, ha çözüldü ha çözülecek derken boğazımdaki düğümün bir türlü çözülemediği, çözülemeyeceğini anladığım... bağlamanın her notasına aşık olduğum türkü mü şiir mi ağıt mı yoksa... bilmiyorum nedir bu?
  • yaz tatillerinin birinde aklımın yeni yeni sol-sağ davalarına ermeye başladığı zamanlarda anneannemin evinde bulup okuduğum kitap. cok etkilenmistim. sonraları o kitabı cok aradim, anneannemin evinde bir yerlerde olmalı ama hala bulamadim. dursun akçam kitabı olduğunu bile internette araştırmalarım sonrasında öğrendim. hatırladığım kadarıyla ogrenci olaylarında hayatını kaybetmis ogrencilerin aileleri ile gorusup derlenmis bi kitaptı. olayın iki taraf yönünden de ne kadar acı olduğunu anlatıyordu. simdi tekrar okumak istiyorum herhalde anlatılanları dahi iyi anlarim ama bulamiyorum kitabi bir turlu.

    edit: kitabi internetten buldum. izmir'deki bir sahaftan. gozlerim yas icinde okudum.
  • mehmet ihsan gençcan'ın çanakkale şehitleri ile ilgili yazdığı anı kitabı.
hesabın var mı? giriş yap