kanlı nigar
-
benim de narçın bey rolünü oynadığım, sadık şendil'in yazdığı, 1800 lü yılları anlatan, siyasi ve toplumsal eleştiriler içeren, 2 perde oynanan, müzikli, komedi oyunudur.
karakterler:
kanlı nigar: 6 yaşında konağa hizmetçi olarak getirilen, 13 yaşında evin küçük beyi tarafından tecavüze uğrayıp şikayetçi olunca sokağa atılan, karakola gittikten sonra tüm memurların sırayla ifade aldığı, sonrasında da fahişeliğe başlayan, sevdiği bir adamdan bedide adında bir kız çocuğu olan ama onu bu işlere bulaştırmayan bir kadın. aksaraylı, çil horozun kızı, cihanyandı kanlı nigar...
abdi: mahallede kahve işleten, gayrıresmi mahalle bekçisi, iyi niyetli, komik adam. olaylar abdi'nin kahvesinin önünde geçiyor. abdinin kahvenin karşısındaki konağın sahibi agah bey, abdi'ye konağı kiralaması için aracılık ettiriyor. abdi'de konağı nigara kiralıyor.
agah bey: şimdi kiraladığı konakta vaktiyle nigar'a tecavüz eden evin küçük beyi. şimdi mebus olmuş, varlıklı, sofu bir adam. padişah yalakası, aklı uçkurunda. narçın adında kendisine zıt bir erkek evladı var.
narçın bey: agah'ın biricik oğlu. tabiri caizse süt çocuğu. entelektüel ama çok saf. "iki aşık bir odada buluşurlarsa ne yaparlar" sorusuna "uyurlar heralde" diyecek bir eleman. yakası karanfilli, elinde kibar bir baston(aksesuar olarak), naif bir beyefendi.
bedide: narçın' ı camdan görüp aşık olan nigar'ın kızı. nigar gibi fahişelik yapmıyor. kimseyle birlikte olmamış, eğitimli biri.
nadide: nigarın evinde çalışan, abdi'nin gönlünü kaptırdığı kız.
arap bacı: bedide'nin dadısı.
hacı bumbala: nigar'ın abdi'yle beraber plan yapıp agah'ı kandırdıkları evliya. agah'ın konağını nigar kendi üstüne yaptırıyor. sakal takıp hacı bumbala'yı da nigar oynuyor.
acem baba: zengin bir tüccar. nigar'ın evine alıp dolandırdığı adam.
istinyeli deli eşref: tulumbacı(itfaiyeci). delikanlı geçinen kabadayı. haraç alan, yol kesen, iq su düşük tip. agah, nigar'ı evden çıkarmak için istinyeli'yi kiralıyor.
laz: nigar'ın dolandırdığı sandalcı. rizeli. parasını helal etmiş, nigar'ın canını almak istiyor.
imam: evi basarken görünüyor.
abdi tüm oyun boyunca sahnede. tüm diyaloglara şahit ve aynı zamanda olayın anlatıcısı. nigar'ın konağı yanınca yeni bir ev bakmaya çıkarlar. abdi'yi o işleri bıraktığına ikna edip agah'ın evini kiralarlar. sırayla belalılar nigar'ı aramaya gelir. olaylar gelişir...
agah: abdi nicedir şu konağın anahtarı sende, bir kiracı çıkmadı mı?
abdi: birisi geldi, mektebi mülkiyedendi.
agah: istemem! dinsizdir onlar!
abdi: birisi geldi, mektebi tıbbiyedendi.
agah: istemem! padişaha asidir onlar!
abdi: birisi sazendeydi.
agah: fesuphanallah!
abdi: birisi hanendeydi.
agah: estaizubillah!
abdi: o narçın bey, merhaba. nereye böyle?
narçın: efem bana mı söylediniz?
abdi: evet sana söyledim.
narçın: nadanlar eder sohbeti nadanla telazzüz, divanelerin dengine divane gerektir.(cahil cahille sohbet eder, aşığın dengine aşık gerek)
abdi: selam verdik pişman etme adamı
narçın: maksadınız selama iptidar ve iftifsarı hatır ise...
abdi : dayak istiyor dayaaak,
narçın: lütfen edibane kelam edin, yani bir tavrı nazikane ile
abdi: başlatma şimdi nanene
abdi: nigar abla sen neden böylesin
nigar: nasılım?
abdi: sizde hiç vicdan yok mu?
nigar: yoook
abdi: hiç ar namus olmaz mı?
nigar : ne gezeeeer
abdi : benim gibi garibandan ne istediniz
nigar keçiye sormuşlar sen niye zeytin gibi yapıyosun pisliğini diye, o da 'benim kıçımın sanatı' demiş, bu da benim kıçımın sanatı ayol
laz: nigar hanum nigar hanum açele kapıyı
nigar ve kızları: ayol evde yokuzz
laz: de bakayum hele, ne zamana gelirsunuz
nigar: akşama geliriz, akşama
laz: o halde ben de gideyim hemşinlinin kahveye orada bekleyim, akşam oldu mu gelirim
nigar: sakın geç kalma erken gel, aman geç kalma erken gel
acem baba: ben paralarımı isterem
nigar: ayol bu cariyenizde gecenin bu vakti o kadar para ne gezer
acem: ben anlamam
nigar: kaç paraydı sana borcum?
acem: 15 altın
nigar: şimdi ne kadarını versem, 10 altın versem olur mu?
acem: olur
nigar: hmmm pekiii, şimdi peşin 5 altın versem
acem: e olur
nigar: hmmm peki bu 5 altının ne kadarını versem, yarısını peşin versem ...
acem : e olur, peşin olsun da.
nigar: şimdi 12.5 altını ödeştik, kalan 2.5 altını da sen siliver ödeşelim canım, ahahaha
bedide: efendimmm, a benim canım...
narçın: enisim, dilberim, ruhu revanım...bebidem, ay mahperi nadidem... ister misin bu mesut aşkı bir izdivaçla süsleyelim?
bedide: hı!?
narçın: niçin olmasın, sizin gibi ced beced asil bir dilberi rana, bendeniz narçın kölenize iltifat buyurduktan sonra, ben elbette sizi menkuham olarak görmek isterim.
bedide: allahım, benim kim olduğumu bilmiyor!
narçın: niçin bi sebep giryan oldunuz güzelim?
bedide: ühüüü
narçın: bedidem, melikem, niçin ağlarsın, şikayetin nedir?
bedide: kimseye etmem şikayet, ağlarım ben halime
titerim mücrim gibi, baktıkça istikbalime
narçın: ilhak, anlayamıyorum. yoksa, bu hakiri izdivacınıza layık bulmaz mısınız?
istinyeli : heeeyyt, var mı ulan bana yan bakan?
abdi: ...
istniyeli : lan tombalak, selam verdik görmedin mi?
abdi: görmedim
istinyeli : gördün, görmedin anlamam! ben adamın şişhane yokuşundan girer, boğaz kesesinden çıkarım, eeeyyyyyt
abdi: tamam abicim, sakin abicim
istinyeli: sus lan, sözümü kesme
oyun tamamen bizden, kendimizden. bazen komik, bazen düşündüren. denk gelirseniz, izleyiniz efendim. -
fatma girik ablamızın memintolariyla ön plana çıktığı film.
-
tiyatro teksinde şöyle bir repliği geçer. aksaraylı doğru basmaz çil horozun kızı cihanyandı kanlı nigar.
-
sahneye çıktığım ilk oyundaki rolümdür kendisi. sert aksanından kurtulmak bayaa zaman almıştı sonradan. acemilik ya..
-
az önce şu videonun 05:20'nci saniyesinde görülen el hareketinin star tv tarafından sansürsüz yayınlandığı film.
-
- karaborsadan malboro mu aliyorsun?
- aman tophane'ye inme, trafik var. -
passenger28 sözlük yazarının engin bilgisi ve aktarımıyla türk halk edebiyatı için değeri daha da anlaşılmakta olan kurgu karakterdir.
-
asıl adı kirli nigardır buradaki kir ise zeker olan erkeklik organı, penistir efendim.
-
farsça resim anlamına gelen nigâr, "resim gibi güzel" benzetmesi yoluyla güzelliği tanımlamak için kullanılan bir tabir. buradan da isim halini almış. ama aynı zamanda parmağa yakılan kına anlamına da gelir. bu ikili anlam edebiyatta sıkça kullanılmıştır, güzel için elini kana bulamak gibi. bu nedenle kan ve nigâr, gül ile bülbül gibi birlikte anılan kelimeler olagelmiştir. hafız'ın şu beyitinde olduğu gibi:
seher yeli, gülün güzellik çalımına tahammülüm yok,
gönül kanına el bandım; allah aşkına nigâr ne yanda?
dört sayfa kanlı nigâr girisi içinde denk gelmediğim bu bilgiyi paylaşayım dedim. bu söz sanatının da bir adı vardı elbet, tevriye mi oluyordu hüsn-ü talil mi tam çıkaramadım. bir edebiyatçı dost bilgilendirirse tashih ederim. -
kanlı agar diye okudum. arkasından aklıma gelen (bkz: aspergillus niger). iyi değilim herhalde. hemen o özeyi bırakmam lazım.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap