kapadokya'da olmak

• zamanın esiri olmadan, sadece kendi icselliğine konsantre olunabilecek, nadir bir kac yerden birisi... havası sabah-aksam soguktur ama yukledigi enerji herseyin otesinde... bir yanda urgup , bir yanda avanos ve karlı erciyes'in dorukları...kimsenin, kolay kolay kimseye karışmadıgı, bir hayat icinde yasanir ...gorulecek yuzbinlerce ayrıntı vardır. ama bunları, usulca yasamak gerekir , telaşa kapılmaksızın...o zaman sinassos' da bir arka sokak ya da goreme'de klasik bar kavgaları ya da gun batarken kızıl vadi- çavuşin anlaşılır... hiçbir iddası olmadan, sizi sarmaya başlar, icten ice fetheder...zaten, en guzeli de budur. siz, onu tanımaya calışırken, o, sizi ele gecirir... kesinlikle zaman- mekan boyutu farklı çalışır. aslında, hersey havada asılıdır ve siz onu yasarsınız... bilinmedik noktaları kesfedilmeli oyle turistik takılıp kalınmamalı....
• (bkz: kapadokya)
• kapadokyanın büyüsüne kapılmak. sadece insanların zamanında nasıl yaşadığına değil doğanın insanlara nasıl hükmettiğine hatta doğanın kendi kendine nasıl hükmettiğine şaşırmak.
• kar yağdığında masal-rüya karışımı bir şeyler yaşatan durum.
• sicaktan bayilmak, kaybolmak, develerden dusmek, kaybolmak, butun saraplardan deneyip kusmak, kaybolmak, tam dogru yolu buldugunu sanirken yeniden kaybolmak.
  (bkz: kapadokya da kaybolmak)
• turlarla gezildigi zaman gerçek anlamını yitirmekte kapadokyada olmak. absurd bir zamanda, bugün sadece taşların olduğu yerde tek başınıza olup sessizliği dinlemek, geçmişi düşünmek, 150.000 nüfusu hayal etmek,bugün hiçbirinin olmadığını bilmek, zelve de bulunan mutfaklardan gözetleme kulelerine çıkan tünelleri keşfetmek, çok yükseklere tırmanıp düşülürse kimsenin sizi kurtaramayacağını bilmek, gün batarken ki sakinliği izlemek. güzel şeydir kapadokya da olmak. tekrar tekrar gidince bir dağ bisikletiyle gitmeyi denemek ve işte asıl o zaman dayanılmaz guzeldir kapadokya da olmak.
• ayanuxu tanıyanlar için kapıda karşılanmak, elde bir bardak orta şekerli bol köpüklü türk kahvesi ile sümbül hanım(bkz: asmalı konak) gibi süzüle süzüle kuyumcu dolaşmak, beğendiğiniz birşeyin fiyatını sorduğunuzda "sana ne" cevabı almak anlamlarına gelen bulunma hali.
• kuş seslerinin verdiği huzurda erimek ,erimek,erimek..ve nedense o kuşa titihoyademek ..geçmişe dönmek yeniden çocuk olmak..
• başkadır,bambaşka....sakin, huzurlu bir yaşam tercih edenlerin yeridir....benim gibi yaşamak zorunda kaldığınız bir yer ise zaman zaman sıkıcı olabilir. ama yine de nereye giderseniz gidin o tarih kokusu özlenir...
• benim için bir bok ifade edemeyen hadise. bir çok kişi kızacak buna lakin zaten yolculuğu bile iç karartıcı. kırşehir, gülşehir, nevşehir. git git. ova, tarla, düzlük. lan yolculuk sonrası hani denize çıkılırdı ? kapadokyada taşlar, tozlar, kalabalık. yine sarı taşlar, tozlar. yine kalabalık. iç sıkıntısı.