• klişe demezsem döverler mi bilemedim. o yüzden klişelerle dolu olduğunu söyleyip kendimi garantiye alayım. dün gece uzun zamandır bir diziye gülmediğim kadar güldüm sanırım. komedi dizisi bence. ay yapım yeni bir şey denemiş, siz anlamamışsınız.

    * esas oğlan kızla tesadüfen karşılaşır.
    * esas oğlan fakir, esas kız zengindir.
    * esas oğlanın en yakın arkadaşı, esas oğlanın kız kardeşine aşıktır.
    * esas kızın ailesi batmak üzeredir, başka bir zengin aile kurtarır.
    * esas kızın ailesini batmaktan kurtaran ailenin oğlu esas kıza yanıktır.
    * esas oğlan ve esas kız birbirlerine köpek gibi aşıktırlar ama kötü adam devreye girer.
    * esas kız ailesini kurtarmaya çalışır.
    * esas kız aile sırrı açıklayamayacağı için "fakirsin sen" olmaz bu iş der.
    * esas oğlan zengin olup esas kıza kinlenir ve kötü adamla savaşmaya başlar.

    şimdi bu noktada burak özçivit hapse girip oradan zengin birinin manevi oğlu olarak çıkması gerekiyordu. inanılmaz bir yanılgıya düşürdü dizi. çok hoşuma gitti.

    * kötü adam partide çocuğu iter, müzik çocuğun yere düşmesiyle birlikte çat diye kesilir. (geberdim gülmekten)
    * terketme sahnesinde tekneye girildiği an yağmur başlar ki, sahne romantik olsun. (ahahahaha)
    * esas oğlanın babası sürekli kalp krizi geçirir. (geberemedi pezevenk)
    * esas kız iki kere teknede suya düşer ve ikisinde de ayağına halat dolanır.
    * esas oğlan iki seferde de -tesadüfen- kızın suya düştüğü yerlerdedir, esas kızı kurtarır.
    * sudan çıkan insanlar ıslanmaz.

    amına koyayım çok sıkıldım yazmaktan. izlerken eğlenceli ama.
  • 2. bölümünü izlediğim, yaprak dökümü'ndeki tahsin'in 15 yaşından yeni gün almış kızının kendisinden en az 15 yaş büyük burak özçivit'le aşk yaşadığı, kendinden 5 yaş büyük başka bir kızın da tahsin'in kızına "abla" dediği fantastik dizi. kızcağıza yalan rüzgarı'ndaki ölümsüz kocakarının makyajından yapıp firdevs yöreoğlu'nun küpelerini takmışlar ama kız tüm çabalara rağmen net 15 yaşında.
    yalnız küçük dursa da dizideki en iyi oyunculuk da bu kızın, gerçekten iyi ağlıyor, zaten ha babam ağlıyor ama kaan urgancıoğlu'yla evli olsam ben de ağlardım. adam kendine ne yaptıysa tipsizlikte ve çirkinlikte zirve yapmış.

    matmazel de yine sürekli ağlayan ergen bir kızı teselli ediyor ama sanırım nihal salağından gerekli dersi almış ki nihan'a pek yüz vermiyor, "niye ağlıyosun götüm, ahaha :d", "ay amk yine mi ağlıyon sen ya" filan diyor kıza mütemadiyen. gerçekten ilginç bir yapım o_0
  • bir aşk dizisi.

    esas oğlan fakir, zengin olup geliyor. esas kız başka bi oğlanla evleniyor. yıllar sonra birlikte olacaklar gibi.

    dizinin halk tabanına yayılması, kabullenilmesi için seneryo ekibi bi çakallık yapmış; kız evli ama hala bakire ahahahahahahhahah. başka da birşey demiyorum. ahaahahahahahaha
  • --- spoiler ---

    zengin kızın otobüsle eve dönmesinden sonra annesi yanlarında çalışan kadını çağırarak şu cümleyi kurmuştur;

    -nihan'ın üzerinden çıkan kıyafetler hemen kuru temizlemeye!

    --- spoiler ---

    bu replikten sonra her iş dönüşü evde kendimi çamaşır suyuna yatırmaya karar verdim.
  • madde etkisi altında yazılmış bir senaryo daha. bu kadar bok gibi bir ülkede yaşarken hala en büyük keyfimiz zengin insanların ultra abartılmış sorunlarıysa demek... yine iflasın eşiğinde bir aile ve etrafında şekillenen bir dram. yani buradaki dram da, ailenin, truva atının sığabileceği bir kapıya ve 35 basamak merdivenle indikleri bir salona sahip bir malikane yerine sıradan bir yalıda yaşamaları falan. dram gibi dram gerçekten, gözlerim dolu dolu oldu.

    ama tüm bu saçmalıkların dışında, hiçbir hukuk sisteminde, hiçbir ahlak anlayışında asla kabul edilemeyecek olanı, bir insanı öldürmeyi, bu kadar yumuşak ve bu kadar önemsizmişçesine hikayenin içine sıkıştırma arsızlığından midem bulanıyor artık. başroldeki kızın erkek kardeşi rus bir fahişeyi öldürüyor ve kızımız kardeşinin bu suçtan yırtması için nefret ettiği zengin piçiyle evlenmek zorunda kalıyor...? yahu arkadaş, bütün senaryolarımızda aynı rezillik. hiçbir karakter de çıkıp demiyor ki, adam öldürdüysen git teslim ol amk. sonra milletçe oğulları cem garipoğlu'na suç ortağı olup cinayetini ört bas eden aileye kin kusuyoruz, e peki bu ne pezevengin oğlu? bunun ondan ne farkı var? yoksa ölen rus bir fahişe olduğu için mi izleyicinin empati kurmayacağı varsayılıyor?
    ayıp ulan, bu kadar fiyasko hikaye yazılmaz. azalmadan bitersiniz inşallah.
  • nihan'in kardesinin dugununde giydigi kiyafeti ask-i memnu'da kahvaltiya inerken giyiyorlardi.
  • çok merak ediyorum; yerli bir dizide iki başrol karakterin sezon boyunca ayrı ayrı hayatlarını izlesek, arada yolları, hikayeleri kesişse (tabi henüz tanışmıyorlar) sonra sezon finalinde bir şekilde karşılaşsalar ve aşkları diğer sezona kalsa...risk olarak mı görülüyor nedir, hiç uygulanmadı böyle bir taktik.

    bunlar daha ilk bölümde karşılaştı, tanıştı, aşk yaşadı, ayrıldılar, biri evlendi diğeri zengin oldu, yıllar sonra yine karşılaştılar...sinema filmi mi yapıyonuz amın oğulları, bu ne acele? ondan sonra konu tıkanınca araya kanser, trafik kazası falan sıkıştırırsınız tabi.
  • yarım bölümlük fakirlikten sonra. yine zenginler ve daha da zenginler arasında geçen bi başka dizi.
  • bence kemal ile emir arasında aşk başlaması gereken dizi. kemal nihan kadar bakmıştır herhalde emir'in gözlerine. aniden öpüşmeye başlasalar ne bomba olurdu lan. nihan'ı hem kocası hem sevgilisi terketmiş olurdu. türk dizi tarihinin plot twist'i valla.
  • bir güzel şarkının daha başlığını piç eden dizi.
hesabın var mı? giriş yap