• bir gün delirecek olmaktan korkan beni aşırı geren bir film oldu deli. oyunculuğun iyi veya kötü olmasından pek anlamam ama özkan uğur sinirimden güldürdü defalarca, bu çok iyi olduğunu gösteriyor sanırım.
  • hiç beğenmedim.
  • izlerken özkan uğur‘un gerçekten deli olduğu hissine kapıldım. çok başarılı oyuncu.
  • beğenmeyen recep ivedik veya murat boz gibilerin oynadığı filmleri izlemeye devam etsin.

    filmden beklentin ne dalyarrak (filmden replik: sesinin oktavı kaç ki senin dalyarrak tvde türkü söylemek neyine, seni tenzih ederim abi estağfurullah abi).

    artık kimse oturup da 2 saatlik komedi falan izlemez izleyemez. çünkü televizyondan, klasik türk televizyonundan uzaklaştı bu millet öyle 3 saat süren aptal bir türk dizisini eskiden milyonlar kitlenip izlerken bu oran çok ama çook düştü. artık internet ve platformlardan hızlı dolu sıkmayan içerikleri izlemeye başladi insanlar. eskiye dönüş yok artık. artık düşmeye küfüre sekse gülen de kalmadı gülenler var tabi de onlar apayrı bir sosyal çevrede izlenmeli.

    cem yılmaz da bu dönüşümü gördü ve kendini dönüştürdü.

    güzel filmdir. bir açarsınız film göz açıp kapayana kadar sıkmadan biter. kahkaha atar mısınız bilmem ironileri anlar mısınız sanmam.
  • --- spoiler ---

    kimse yazmamış ama "deli" filminde bariz bir sucker punch esinlenmesi var, bir tek lobotomi sonrası rüya sekansları mevzusu yoktu. tabi iki film arasında ciddi farklılıklar bulunsa da, sucker punch'ta da ana karakter, yanlışlıkla silahlı bir olaydan dolayı akıl hastanesine düşüyordu ve burada lobotomiye maruz kalıyordu ve bir takım kendini aklama mücadelesi veriyordu. film bittiğinde de aslında bambaşka bir alt metni olduğunu fark ediyordunuz. burada da benzer durumlar var.

    --- spoiler ---

    deli filmi için konuşacak olursak, ben senaryonun bazı noktalarında gerçeklikten uzaklaşıldığını düşünüyorum ve bu durum komedi veya aksiyon filmleri için kabul edilebilir ancak ciddi konulu bir filmde olmuyor. benim puanım: 6.5/10

    emanet filmi için konuşursak, film konu itibariyle tv sektörü eleştirisi içeriyor ve konusu güzel ancak bunda da gerçeklikten kopukluklar var. bu konunun daha psikolojik bir perspektiften anlatılabileceğini düşünüyorum, yani hafiften nuri bilge ceylan filmleri gibi. puanım: 5/10
  • cem yılmaz mahsulü, iki adet kısa filmin biraz daha uzun olanının, iki film bir arada versiyonu. ilk film olan deli bana ikincisinden daha iyi gibi geldi. ancak artık bazı şeylerden de gına geldi. cem yılmaz gönderme yapmayı seviyor belli ki ama kendi filmlerine gönderme yapması bana hoş gelmiyor. bir de sponsoru olan ürünleri gözümüze çok bariz sokuyor yani. belki defalarca yazılmıştır ama ben bir daha yazayım dedim. bence cem yılmaz'ın asıl problemi kendi egosu. kendisini çok zeki zannediyor. zekasına lafım yok, ortalamanın üstü olduğu bariz ama öz-değerlendirmesi bence bu konuda gerçekten biraz uzak bence. ha ben ootorite miyim, bilirkişi miyim, değilim tabi ama öznel gözlemimi yazıyorum. madem ekşi yazarıyım niye her konuda tespit sıçmayayım ki...
  • cem yılmaz çıkıp konuşmasa, öylece dursa bile beğenirim. cem yılmaz harika bir insandır ve bence harika bir sanatçıdır. ancak karakomik filmleri beğenemedim. üzgünüm.
  • emanet
    filmden daha çok mesaj ağırlıklı black mirror bölümü havası taşıyan bir yapım olmuş. gerçi onlarda da film havası var. neyse yeni türler böyle demek. çok ciddi beklentilerle izlemeye gerek olmadığını film kendi ifade ediyor zaten. açıkçası dünyada defalarca işlenmiş olan "televizyon öldürür" mesajının türkiye'de ancak cem yılmaz sineması tarafından bu kadar net verilebilmesi düşündürücü. çağlar çorumlu'nun nezle sesi harikaydı.

    deli
    duygusu, hikayesi, oyunculukları çok güçlü bir film. özellkle de duygusu. seyirci, özellikle de istanbul seyircisi "böyle taksici mi var ya" diyebilir o taksici değil zaten, karakter ve aşkı, aklı anlatıyor. sen işin o kısmına bak.
    türkiye'de ekonomik çöküntü ile birlikte psikolojik sorun yaşayan erkeklerin sayısı artışta. bu açıdan pek çok erkeğin bu filmi farklı duygu ve düşüncelerle izlediğini düşünüyorum. şahsen filmin duygusu bana korkutucu bir seviyede güçlü geldi.
    filmin sonunda 'ne dilediğne dikkat et" mesajı kamera uzaklaşırken ses ile verilmese çok daha iyi bir ifade olmuş olacaktı.
    özkan uğur efsane ötesi oyunculuk yapmış. tartışmasız en üst seviyede bir oyunculuk.
  • birinci seri beklentilerimi karsilamisti. ne gora be arog bekliyordum. ıkinci serinin sponsoru ali torch oldugu icin izlememistim sinemada. dun netfliks gecesinde yine bekledigimi buldum. seri dort olursa hepsinden bir sezon film serisi cikacak diye bekliyorum en basindan beri.
  • cem yılmaz bir şeyler denemiş.
    parası var, ismi var ve bu işler onun için oyuncak gibi bir şey olmuş artık.
    para veya yüksek sanat gibi şeyler aramıyor, içinden nasıl geliyorsa öyle yapmış.
    ben bu iki filmden bunu anlıyorum.

    hiç beğenmedim.
    yine de güzel ve cesur denemeler.
hesabın var mı? giriş yap