• nasıl kullanılır bu bilen var mı? bi şey için lazım da...
  • aynı dönemde yapılan benzer formdaki avrupa kılıçlarına göre daha kalın, daha kısa ve daha ağır olan japon kılıçlarıdır.

    genel kanının aksine katana samuray kılıçlarının adı değildir, katana sadece "kılıç" demektir.

    ayrıca katana, dünyanın geri kalanında yapılan kılıçlardan mekanik olarak daha keskin değildir. ancak, kesme işlemi sırasında kullanıcının hatalarını telafi eden bir dinamiği vardır. şöyle ki, doğru açı ile kesildiğinde avrupa kılıçları, japon kılıçlarına göre çok daha keskindir. ancak bu "doğru açı" mevzusu hem büyük teknik beceri hem de biraz şans gerektirir. katana ise, keskin tarafı hedefe dönük olduğu sürece bir şekilde kesmeyi başarır.

    bu durum bir kılıcın diğerinden üstün olduğu anlamına gelmez, farklı savaş dinamikleri için geliştirilmiş farklı teknolojilerdir.
  • nat geo' daki belgesel zaten paylaşılmış. ben de bu eşsiz sanat eseriyle ilgili aşağıdaki videoyu paylaşayım.

    https://www.youtube.com/watch?v=meolxgq3uwa

    videoda görüleceği üzere bu işi bi ritüele dökmüşler. üretimin başında ve sonunda yapılan seremoni çekik gözlü kardeşlerimizin katanaya olan saygısını gösteriyor.
  • çocukluk aşkım.

    bunu alamadım gittim alman bıçağı aldım. aldım da ne oldu? taklitler aslına rucu ettirdi. konosuke videolarından sonra japon bıçaklarının önünde buldum kendimi.

    peki konosuke alırsam ne olacak? bir süre sonra yine içimden ve nereden geldiğini bilmediğim bir istekle katana peşinde bulacağım kendimi.

    0-2 yaş arası fabrika ayarlarıymış insanın. o arada ne yaptınız bana? ben altı yaşındayken ve aramızda yıllar yıllar varken, parmaklarımın arasınki altın sarısı kıvırcık saçlar da neyin nesiydi?

    sonunda, sikinoski sama'nın türbesinde, helen güzelimle yeni bir başlangıç bulacak bu hikâye.
  • silly caucasian girl likes to play with samurai swords.
    you may not be able to fight like a samurai, but you can at least die like a samurai.

    [kill bill, volume 1]

    yakın zamanda bir tane alıp evime koyacağım japon samuray kılıcı.
  • iri yapılı kadınlar için kullanılan bir benzetme.

    (bkz: katana gibi)
  • eski japon çağlarının ikonik, uzun ve keskin kılıcı.

    çok meşakkatli bir dövüm süreci vardır. fakat genel prensiplerinden bahsetmek gerekirse, katanaya, ince bir kılıç olmasına rağmen efsanelere konu olan dayanıklılığını ve keskinliğini veren, döven ustasının çeliğini ne kadar kaliteli katladığı ve dövdüğüyle alakalıdır.

    şöyle ki, her metalin/çeliğin içinde saflığını bozan maddeler olur. günümüzdeki modern dövüm teknikleri bile bu maddelerin üstesinden gelememektedir. mevcut olan en iyi yöntem, demiri döverken bu maddeleri kılıcın kalıbına eşit bir şekilde dağıtabilmektir, böylece kılıcın herhangi bir noktası diğerlerine kıyasla daha zayıf kalmayacaktır. eski katana ustaları bu dağıtımı çok çok iyi yapabildikleri için kılıçlarında zayıf noktalar daha nadir görülür. bu saflığı bozan maddeler iyi dağıtılamazsa ve tek bir bölgede toplanırsa, burası kılıcın zayıf noktası olur ve başka bir kılıçla temasa girdiğinde, kırılma ihtimali olur. japonlar da bunun tekniğini çok iyi çözmüşler, çeliği üst üste katlar halinde dizip dizip dövmüşler ve ortaya çıkan sonuç da namı taa o zamanlardan günümüze gelen kılıç olmuş.
  • çocukluğumdan beri hep istemiştim;
    46 yaşında en sonunda sahip oldum.
    çocukluğu tahta kılıçla geçen bir kuşağın ferdiyim ne de olsa.
    ama çeliğin ışıltısı bile yeter.
    üç şaku boyunda tam bir ödaçi.
    evet keskin, çok keskin kazara elim çarptı sadece dokundum ama sol işaret parmağımı üstten biraz alıverdi.
    neyse ki çok kanamadı.
    ama hemen kavradım ki; aslında bulundurma ruhsatı gerekli bir silah almışım.
    bu arada silah yağı çok güzel parlatıyor ve koruyor.
  • birisi bunu size hızlıca ve güçlü bir şekilde savursa ilk 1-2 saniye bir şey hissetmezsiniz sonra büyük bir acıyla kan kaybetttiğinizi ve kesilen uzvunuzun yere düştüğünü görürsünüz o kadar tehlikeli bi silahtır en güçlü kılıç türlerinden biridir türk pusatından sonra
  • 200 sene kapıyı kapatıp kendi kendini eyleyince böyle oluyor. el yumruğunu da yemiyorsun, avrupa birbirini boğazlarken. arkasına da ver o japon flüdünü... bir kılıç çeşidi de yani, o kadar da yani, neyse...
hesabın var mı? giriş yap