• kedi bakımı zannedilenin aksine zor değildir. hatta yetişkin olduğunda sıfır soruna yaklaşabilirsiniz.

    işte size 10 yıldır kedi bakan birinden kedi bakma rehberi:

    minumum sorun için ise sürekli bakım istemeyen bir kedi tercih edin. mesela cins hayvan takıntılı bi salak falan değilsen iran kedisi vb türlerin çok emek istediğini göz önünde bulundur.

    1- eğer hiç kedi beslemediysen mutlaka önce beslemiş biriyle bakımı, sorumlukları, aylık masrafı, ihtiyaçları, olası problemleri konusunda bilgi al. hatta imkanın varsa kedisi olan bi evde 1 hafta kalıp kedinin tüm sorumluluğunu al.

    2- kediyle en büyük sorununun tüy dökmesi ve tırmalaması olacağını bil.
    kediler daha çok bahar ve ilk baharda ısınan havaya uyum sağlamak için tüy döker. b vitamini tüyleri için önemlidir. haftada bir haşlanmış rafadan yumurtanın sarısını verebilirsin. bu tüy dökümünü de azaltır.

    3- koltukları vs tırmalayıp iplerini dışarı çıkartabilir. bu tırnaklarını bileme, törpüleme ihtiyacındandır.

    tırnaklarını kesebilirsin. patisinin ortasına hafifçe basınca tırnakları dışarı çıkar. tırnak makasi ile bir-iki milim ucundan alacaksın sadece. sakın insan tırnağıymış gibi hayvanlaşıp dalma tırnağına, ayarı kaçırır kanatırsın. ucundan alacaksın az bir şey o kadar.

    tırnaklarını kestirmek için de veterinere götürmene gerek yok. canını acıtmadan yapar ve onu da alıştırırsan hiç bir problem de yaşamazsın.

    ve uyurken pek bi savunmasız oluyo bu şapşikler. çaktırmadan uyurken de kesebilirsin.

    4- kedilerin bıyıkları kesilmez. aklından bile geçirme. o bıyıklar hayvanların dengede kalmasını ve çevreyi algılamasını sağlar. insan sakalı bıyığı gibi değildir yani. (bana bıyıkları çok uzamış kessene diyen bi mal bile oldu, maalesef ciddiyim)

    5- ilk 1 yaşını doldurana kadar yaramazlık yapar, evde parende atar hazırlıklı ol. nasıl çocuklar yaramazlık yapar, o da çocuk, o da yapacak.

    evde süs eşyası bulundurma. saksıda bitki varsa ulaşamayacağı bir noktada tut. yoksa her gün evi temizlersin.

    6- 6 aylık olana kadar sütü sulandırmadan verme. hazmetme güçlüğü yaşıyorlar. mümkün olduğunca bu yaşa kadar ağırlıklı yaş mama ve kuru yavru kedi mamasıyla besle.

    7- kedilere yemek saatlerle verilmez. her zaman yemeklerinin bulunması gerek. mama kaplarını doldurup bırak. azalınca ekle.

    mutlaka temiz suyu olsun. hatta ona küçük bir su kovası bile hazırlayabilirsin içmesi için. suyun temiz ve her zaman bulunur olması önemli. çünkü kuru mamalar zamanla iç organlara zarar veriyor. temiz su bu zararı önler. ve yine arada yaş mama vermek bağırsak problemlerini önler.

    doğal yemeklerden de verebilirsiniz. haşlanmış et, yoğurt, tuzsuz peynir vs. tuzlu şeyler yemeye de bayılırlar, çok yedirme.

    ha bu arada kediler etçildir, bu kadarını bildiğini umuyorum.

    8- balık ver, ama sakın kılçığını verme. kediler kılçığı yutamaz, boğazlarına yapışır ve ölürler. hamsi dahi olsa kılçık verme.

    9- küçükken biranızdan içmeye çalışabilirler. kedilerin bira mayısındaki bi maddeye ihtiyacı olurmuş. bu nedenle bir kaç dil atmak isteyebilir. çok fazla verme, azıcık birazcık yeter.

    garip garip şeyler yiyebilir şaşırma. mesela fasulye yemeği, karpuz salatalık vs. çoğunlukla çocukken daha fazla yerler böyle ilginç şeyleri.

    10- kediler kendilerini yalayarak temizler. bir veteriner hekim arkadaşımız kedilerin tükürüklerindeki dezenfektan (antiseptik) miktarının diğer canlılara göre daha fazla olduğunu söylemişti. yani sevgili insancık senin ağzın kedininkinden daha pis ne kadar fırçalasan da.

    kediler temizlenirken tüyleri yutar. bunlar midede birikir ve topak olmuş halde kusularak dışarı atılır. görünüm itibariyle kakaya benzese de zamanla ayırt edilebilir.

    genellikle kusma isteği abuk sabuk yerlerde geldiği, ve hayvanın hareket etmesini engellediği için olduğu yere kusar. salonun orta yerinde kaka benzeri bir şey görürsen kusmuş olabilir. lokal kusmalarda sorun yok. malt macun ile tüyleri atmasını kolaylaştırabilirsin.

    (bağırmayla-öğürme karışımı bir ses çıkarıyorsa, kusmak üzere olabilir. panikleme. sakın dokunma da. )

    11- kediler kusmalarını kolaylaştırması için bazı otları yerler. evde çim, kedi otu yetiştirebilirsin bunun için. (eğer bahçeye vs çıkmıyorsa)

    kedi otu denilen, kedileri peşinden koşturan bir ot var. bu otu oyuncakların içine de koyuyorlar. bunu da yetiştirebilirsin ama çok yedirtme. otun sakinleştirici özelliği var. ama her şey gibi onun da fazlası zararlı.

    12- kediler sudan nefret eder, zaten kendilerini temizledikleri için de yıkanmaları gerekmez. çok gerekmedikçe yıkamaya kalkma. yıkarsan banyodan çıkmadan mutlaka kurula, ev sıcak olsun. yıkarken zarar verme hayvana, travma yaşatma. gözüne sabun kaçırma. kulak içlerine su girmemeli, yüzünü yıkarken dikkat et.

    yavruysa ayrıca evin ısısına dikkat et.

    13- kediler çok oyuncudur ama her zaman oyuncaklarına özellikle de küçükken dikkat etmekte fayda var. yumakla oynat ama o yumağı yanında bırakıp gitme, boynuna dolayıp kendini boğabilir. çok küçük yutabileceği nesneleri ortada bırakma sakın, anca ameliyatla çıkıyorlar.

    14- oyun oynarken sana dokunmak isteyecek, bunu tırmalamak olarak algılama. sakın elini kolunu çekme çizer ya da panikleyip gerçekten ısırır.

    hani bir çok kişiyi hep bi kedi tırmalamıştır ya, aslında tırmalamamıştır. kedi oyun oynamak istiyordur, ama hayvan kültürü olmayan güzide şahsımız korkuyla elini kolunu çekmiş kasti olarak da kendini tırmalatmıştır ama bunun öyle olduğunu bilmez.

    bi de küçükken dişleri kaşınır bunların, o yüzden bi ısırma hali söz konusu olabilir.

    15- yorgan altından balık avlamayı pek bir severler. o balık da genellikle çorapsız ayaklarınız olur. feci ısırırlar, patilerler, korkma, panikleme, oyun oynuyordur manyak.

    habire duran şeyleri patiyle yere atmaya da bayılırlar. alış.

    16- kediler hareket eden şeylere karşı özel bir ilgi duyar. harekete kilitlenirler. o yüzden bilgisayar mousunu takip edip, çamaşır makinesini izleyebilirler. sorun yok.

    17- kulakları iyi duyar. yanlış bilinenin aksine kediler zifiri karanlıkta göremezler. sadece az ışıkla daha fazla görebilme yetenekleri vardır.

    18- bazen bir noktaya kilitlenip çakılmış gibi bakarlar. evi ecinniler falan basmadı, öteki dünyayla da bağlantısı yok. bişey görmüş ona takılmıştır.

    19- kediyi ilk aldığında bir gece veterinere bırak. iç-dış parazitlerini yapsın, gözlemlesin. sonrasında bunları kendin yapabilirsin. hatta kalmasına gerek bile olmayabilir, iç-dış parazit tedavisi hemen yapılabilen bişey.

    dış parazit dediğimiz pirelerdir. frontline, stronghold, fibrovet vb (veterinerlerde satılır) diye sıvı bir ilaçlar var. onu al. ensesinden tutup, yalayamayacağı bir noktada, tüy köküne dök, bu kadar. sokağa çıkmıyorsa 5-6 ay bile etkili olabiliyor.

    ///// 2020 editi: iç paraziti için kliniklerde haplar var. ama artık iç-dış birlikte yapılan parazit damlaları çıktı. daha pratik.

    20- kedilerin kontrolünü sadece ensesinden tutarak sağlayabilirsin, ilaç verme vb. durumlarda ensesinden tut. ensenin acıma oranı daha düşüktür ayrıca.

    21- kedilerin tüyleri kist falan yapmaz. bu yanlış bilinir. kistin kaynağı bakteridir. o da kediler köpek kakası ile temas ettiklerinde bi ihtimal oluşur.

    kedinin tüyünü yutmakla kazağın tüyünü yutmak arasında fark yoktur.

    tırnaklarından, ısırıklarından da hastalık falan bulaşmaz. milyonda bir ihtimalle, o da anca kanarsa falan filan.

    hamilelere, bebeklere, çocuklara vs de bir zararları, sağlık riskleri yoktur. ama bizim halkımız geri zekalı olduğu için böyle olduğunu sanır.

    22- kedilerdeki hastalıklar insanlara bulaşmaz. kediden kediye bulaşır. (kuduz istisna ve tam bilmediğim bir hastalık daha var ama oda cidden çok çok istisna bir şeydi)

    23- pirelerin insana geçmesi falan çok zor bi ihtimal. yani özel çaba harcaman lazım. ya da dünyanın en pis insanı falan olmalısın herhalde.

    24- kediler köpek gibi değildir, koltuğa çıkma yerde yat diyemezsin. ha sen o küçük aklınla dersin de, o seni siklemez. mutlaka koltukta, yumuşak bir yerde, hatta mümkünse bir şeylerin üzerinde uyur bunlar.

    senin de üzerinde uyurlar. yaparlar yani. sorun yok, kedi bu yatacak tabi.

    ama evin her odasına girmek ister ve girer de, yani köpek gibi oraya buraya girme diye terbiye edemezsin. etsen de işe yaramaz. yarayanını henüz görmedim.

    istemediğin yere çıkmasını kızarak engelleyebilirsin. seni anlayacaklar emin ol. sertçe yeri işaret ederek bağırman yeterli. dokunmana gerek yok.

    25- kedinle bir süre sonra aranda bir iletişim başlayacak. aynı dili konuşacaksınız. mesela sen aşağı dediğinde anlayacak, yapma dediğinde duracak, koltuğa vurup gel dediğinde gelecek. hangi miyavlamasıyla canı ne istiyor, ne yapmak istiyor, ne zaman kızgın, ne zaman yorgun, ne aman şımarmak istiyor anlarsın.

    26- her hayvanın kendine has bir karakteri olur. kedinin de olacak. kediler sahibinin karakterini alır derler. bir rivayete göre de isimlerine benzerlermiş.

    27- kakasını kuma yapmasını sağlamak için, ilk yaptığı kakasını kuma götür koy. kuma kedini götürüp, ensesinden tutup kakasını koklat. bir kaç tekrarda alışacaktır.

    kum dışına işerse, ensesinden hafifçe tutup koklat ve patisine kızarak vur hafifçe, o sırada yüzüne bakıp kızdığını göster. canını yakma, hödükleşme tabi. çocuklar bile kaç yıl altına yapıyor öğrenene kadar.

    28- kedinin bir ruhunun olduğunu unutma. aklı var ama zekası yok. ve can taşıyor. bu yüzden kaç yaşına gelirse gelsin hep üç yaşında çocuk gibi olacak.

    29- kedilerin ilk yılları insan yaşıyla 18-20 yaş sayılır. sonraki her yıl üstüne 4 yıl eklenir.

    kedilerin ortalama ömrü 10-15 yıldır. 15-20 yıl arasına çıkanlar da olabiliyor.

    30- hatun kediler regl olur. ama küçücük bir damla olduğundan göremezsin bile.

    hatun kediler 5 yıl doğurmadan durur ve kısırlaştırılmazsa rahim kanseri riski yüksek oluyor. (nasıl oluyor dersen, popsuna aşağı yukarı avucunu sürtünce orgazm oluyor. ama bir süre sonra tekrar başlıyor tabi)

    31- kızgınlık ortalama 1 hafta sürer. lütfen hayvanı 9-10 aylık olmadan kısırlaştırmaya kalkma, kasap mısın sen, dokunma çocuğa.

    dişilerin ameliyatı zor oluyor, çünkü yan taraftan kesiliyor, 7 kat katman kesiliyor, deri iki yana çekilip esnetiliyor vs.. korkunç bir işlem, izledim bilirim. küçükken yaptırmayın.

    ///// 2020 editi: dişiler için farklı bir ameliyat tekniği de var. illa yandan açılması gerekmiyor. hekiminle konuşabilirsin.

    erkek kedilerde ise kısırlaştırma ameliyatı çok kolay yapılıyor, sorun yok. sadece arkasındaki iki top alınıyor.

    32- dişi kedini kısırlaştıracaksan birisinin 1 hafta başında beklemesi, hasta bakması gerektiğini bil. veterinere bırakmayı falan da düşünme bakmazlar.

    çok kötü oluyor yavrucuklar, yaşayanlar bilir. acıdan inliyorlar, her yere çarpa çarpa yürüyorlar, acıdan yürüyemeyebiliyorlar bile. gözlerinden yaş geliyor... yemek yiyemiyorlar...

    zor bir süreç. başında ilgilenmek lazım. bu dönemde yaş mama ile beslemen en iyisi.

    33- erkek kediler kızgınlıkta ha bire bi yerlere sıvı atıp, sağı solu işaretlemek için işiyor. feci kokabiliyor.

    ///burası 2018 editi:

    34- kalitesiz mamaları tercih etme. zararlı. ileride hastalık olmaması için kaliteli mama kullan (acana, n&d, brit care (görece kaliteli ama daha ucuz, brit markası ile karıştırma ikisi farklı) bunlar da olmadı royal canin, hills, pro plan vs vs vs). anca maddi durumun elverişli değilse ortalama üzeri mamaları tercih et. ama ucuz ve kalitesiz mama kullanma.

    (her gün en az 1 paket sigara içip, her hafta barda 6-7 birayı gömüp, evde vokta içip, marka giyinip, dışarıda bi kahveye 15-20 lira verip benim maddi durumum yok deme lütfen. var ama kedine yok demek ki. kendini kandırma paran var, gereksiz bencillik, cimrilik yapma. bak hasta olursa o yedirdiğin mamalar yüzünden, o paraları kat kat ödersin bi de üstüne ömründen ömür gider bişey olacak diye. tecrübeyle sabit. belki bi boş vaktimde başımdan geçenleri de yazarım ama sen o zamana kadar yine de kaliteli mama kullan.)

    kaliteli mamaların fiyatı ithal oldukları için döviz yükseldikçe artıyor, minnoklar hapur hupur götürürken habire sana bana giriyor. ama yapacak bişey yok.

    kaliteli marka bir mamanın 3 kilosu markaya göre ortalama 160-280 arası değişiyor. 1 kediye 1,5 2 ay ve yeme oranına göre daha da fazla gidebilir. haftalık 40 tl ve daha az bir kuru mama masrafı var.

    ya da; (ama bu seçeneği tavsiye etmemekle birlikte;) /////edit bitiş.

    15 kiloluk mamaları kargo ücretsiz gönderen firmalar var. bu mamalar 1 kediye 8-9 ay gider.

    * 15 kilo mama fiyatı: 90-100 tl. (2015 fiyatı)
    * frontline: 45-50 tl (2015)
    * kontil: taş çatlasın 15 tl falandır.
    *traş ettirme: tahmini 60-90 tl.

    bu rakamları istabul'a göre veriyorum. yani mamaya bağlı olarak bir kedinin aylık masrafı oldukça az. aylık 50 tl bile bulmuyor. öyle zannedildiği gibi masraflı hayvanlar değil.

    not: ama uzun süre kalitesiz mama vermek çok sakıncalı, ciddi hastalıkların nedeni. uzun süre kalitesiz mama yedirmeyin sakın.

    ///// 2020 editi: döviz kurları sürekli arttığı ve ekonomimiz uçuşa geçtiği için insanların alım gücünün de düşmesini eklersen, artık her şey pahalı, kedi masrafları da pahalı. belli bir kalitede bakmak için aylık en az 300 tl gözden çıkarın. klinik masrafları da bu ekonomik sorunlarla katlanıyor. temel yapılacak testler vs bir gidiş en az 1000 - 1500 tl'ye çıkabiliyor hastalık durumunda. (istanbul ortalamasıdır) maddi durumunu da dikkate al derim.

    35- ilk yıl aşılarını yaptırmalısın. bu biraz cüzdanını yakacak. sonra, helede ki evden çıkmıyorsa, çoğu kişi aşı yaptırma gereği duymaz.

    36- kedileri 3 gün yemeğini suyunu verip yalnız bırakabilirsin. sonrası tehlikeli.

    sağlıklı ise:

    çok zor durumda kaldıysan maksimum 1 hafta, yetecek mama ve su ile bırak. mama ve su tek bir yerde olmasın. bu manyaklar çıldırıp hepsini alaşağı edip aç susuz kalabilir, intihar etmek isteyebilir. o yüzden 30 yere mama ve dökemeyeceği ağırlıkta su bırak ki 'ölüm yok ulen sana' noktasına gelsin, pişman olsun sıpa.

    daha fazla ise asla yalnız bırakma.

    veterinerlere, kedi pansiyonlarına da tatillerde vs. bırakabilirsin. ortalama fiyatları 50-80 arasında günlük.

    bolca mamasının suyunun olmasına dikkat et. kediler açlığa dayanıklı hayvanlar değillerdir. 3 günden itibaren ve sonra koma hali başlar, ölürler.

    o yüzden zayıf gördüğün sokak kedilerini, özellikle de yavruları besle. yaşama ihtimalleri çok düşük.

    37- kediler mekan değiştirince psikolojileri bozulur. bu hayvanlar alışkanlıklarına sadıktır ve değişmesinden hoşlanmazlar.

    o yüzden kediler, ev ev dolaştırılmaz.

    38- kedine tatilde vs bir arkadaşın bakacaksa aman dikkat et. helede ki evinin anahtarını verip gideceksen.

    kedi bakmaktan anlamayıp, ben kedi baktım biliyoommm ben beaaaa diye ortada dolanıp bi bok bilmeyen çok kişi var. mesela bana bıyıkları uzamış kessene diyen dallama türevi kedi baktığını iddia ediyordu.

    20'li yaşlarda, yüksek lisans yapan ve kedilerin otçul olduklarını zanneden kızımız da kedileri çok seviyordu.

    bizzat yaşadım bunları. hiç kedi beslemediysen bunlarla karşılaşacağını bil.

    kedi seviyor olmakla bakmayı bilmek arasında çok fark var. her biliyorum diyene kedini emanet etme. gerçekten bakmış mı, biliyor mu emin olmak için teste tabi tut, en yakının olsa bile.

    sorumsuz davranabilecek kişilere sakın güvenip emanet etme. ikinci günden sonra, yok hastalandım, yok kıçım başım ağrıyor diye eve uğramazlar. bir de lütfedip kedine bakıcı oldukları için sen suçlu çıkarsın.

    ben, "midemi bozmuşum, ishal de var, sağlığıma dikkat etmem lazım kedilerin olduğu yere giremem" diyen ve hayvancıklara yemek koyup günlerce gitmeyen p.. çocuğu yakın arkadaşlar bile gördüm.

    bir kere boş evin anahtarını emanet edeceksen ilk algılamaya çalışacağın şey, bu arkadaş, akraba, komşu ıvır zıvır senin bebeye bakmayı niye kabul ediyor? kafasının arkasından başka birşey mi var? zerre şüphen varsa bırakma, çünkü şüphe duyduğun kişi en yakınlarından da olsa bil ki sorumsuz davranma ihtimali yüksek kişidir.

    eve kedi sevmeyen birini getirip, senin gözün gibi baktığın kedini hırpalatabilir, ya da bir odaya kapatabilir.

    yapmaz deme. yapar. insan evladı bu, mevzu kız-erkek mevzusu, kendi çıkarları olunca yapar.

    o yüzden çok güven duymuyor, arkandan emin gitmiyorsan, kıy paraya veterinere, pansiyona bırak.

    39- kedini hastayken ya da bir yere gideceğinde veterinere bıraktıysan dikkat et.

    önce veterinerin baştan itibaren güvenilir olsun. ama en güvenilir olana bile asla gerçekten güvenme.

    hasta ve veterinerdeyse söylenen ilaçların kedine verildiğinden emin ol.

    her gün git ve gözünle kontrol et. telefonda iyiye gidiyor, şu şu ilacı verdik demelerine güvenme. üç gün sonra zınk diye öldü deyip cenazesini eline veriverirler.

    başımıza gelmedi değil. arkadaşımızın kedisine veriyoruz denilen ilaçların, parası alınıp alınıp verilmediği ortaya çıktı. hayvancık ölünce tabi.

    ve sokakta bulduğum, bacağından irin akan, halsiz düşmüş yavru kedi için bir ton kartımdan para çektirdim. hayvancık ellerimde öldü. çünkü ilaçları vermediğini düşündüğüm veteriner şerefsizi hafta sonu buna bakacak kimse yok diye, bir kutu yaş mamayla kafesini elime tutuşturup verdi. mamanın parasını da aldı tabi almaz mı! hayvancık hafta sonu öldü.

    velhasıl, veterinerlere de güvenme. işin içinde para varsa herkes heran ..... olabilir.

    40- bir şehirden başka bir şehire götüreceksen, otobüs firmasına amann dikkat. onlar da kasap gibiler emin ol.

    m.t.o diye bir firma var ya, sakın ha sakın bu adamlara sineğini bile teslim etme. garanti ölüsünü alırsın. aile kedimizi, bir şey olmaz diye aracın motor kısmına koyup öldürmüş şerefsizler. molada çıkardıklarında, ağzından köpük çıkıyormuş çocuğun. öldü tabi.

    hayvanlara karşı suç kabahatler kanununa girdiği için bu işin cezası da yok. heriflerden şikayetçi olsan cezası yok, polis siklemiyor bile. en ağır suçun cezası 800 tl falan çıkıyor. o 800 tl'yi ben vereyim şu şerefsizi 800 liralık döveyim desen yasak. niye? insan görünümünde çünkü.

    o yüzden gözün gibi baktığı hayvanına dikkat et.

    kamil koç'u tercih et. daha insancıldır. sadece bagaj kısmında hava alabileceği bir noktaya koyulmasına izin ver. molada çıkarıp su ver. gerekirse muavini kafala, her durduklarında bagajı açtır bi bak.

    ////// 2020 editi: kamil koç da almanlara satıldı. personel de değişiklikler var. kalitede bozulmalar. dikkat.

    41- eğer ilaçlarla ilgili deneyimin yoksa kendi kendine yanımda gitsin diye uyutucu ilaç vermeye kalkma. gerekirse veteriner versin, dozunu ayarlasın.

    42- kedinle birlikte mutlaka kedi taşıma kabı, kedi tuvaleti, mama kabı, kedi tasması, bir iki oyuncak vs edin.

    43- kedine karne çıkarttır veterinerden ve her yaptırdığın ilacın etiketini karnesine yapıştırt.

    44- boşu boşuna aşırı pahalı şeyler alma. kedi bu, hiçbirinin yüzüne bile bakmaz gider iki liralık bezle aşk yaşar.

    45- kediler nankör değildir. doğaları farklıdır.

    sokakta sürü halinde dolaşan köpek görürsün ama kedi göremezsin. kediler yaşamak için kendi varlıklarından başka hiçbir şeye ihtiyaç duymazlar.

    keyif ve rahat pezevengidirler. bir kere girdikleri ev de yatak da sen de onlara aitsindir artık.

    doğalarında evcilleştirilmek yoktur kedi familyasının. evcilleştirilemeyen tek türdür. en evcilleri işte bizim ev kedilerimiz. onlara da oraya otur, buradan kalk dersen 'pehhh' cevabı alırsın.

    o yüzden kedilerle eşit ilişki kurmalısın. birbirinize ve yaşam alanlarınıza saygı duymalısınız. ikinizin de birlikte olmak isteyebileceği gibi, yanlız kalmak isteyeceği zamanlar da olacak. bunu birbirinize kırmadan anlatın.

    46- kediler mutlu olunca mırlar. o derinden gelen mırıl mırıl, grul grul ses mutluluktandır.

    47- kedilerin gözlerinin içine uzun süre bakma. tehdit olarak algılar. saldırır.

    48- genel olarak kedilerin vücut bi tık yüksek olur. uzun tüylülerde daha da fazla. yorganın altında sizinle uyumasına alıştırırsanız, muazzam geceler geçirirsiniz. kolunuzda uyumaya bile alışabilir.

    49- kendi suyu varken senin su bardağından ya da çeşmeden su içmek isteyebilir. keza süt için de öyle. hazırlıklı ol. tabağından patiyle yemekleri çekip almaya çalışabilir. sorun yok, meraklı hayvanlar bunlar. yemek onun yemeyeceği bir şeyse yemeden önce ona bir koklat bir daha gelmez zaten,

    yiyeceği zararsız bir şeyse sadist misin sen ver çocuğa yemekten önce bi parça yesin işte.

    50- kaç saattir bu destanı yazıyorum bilmiyorum. ve sen oturup baştan sona bunu okuduysan bi mesaj at tebrik edicem seni.

    /yazım hatası varsa affola.

    edit 1: 34. maddede revize & imla.

    bu kadar okuyup hala uslanmadıysan devamı da burada*: (bkz: #58958664)
  • kedi bakımı konusunda uzman olduğumu söyleyemem. ama internette yaptığım araştırmalar, tecrübelerim ve veterinerleri sorularımla taciz etmem sonucunda biraz fikir sahibi oldum ve bunu benim yapmış olduğum gibi hiç bir fikri olmadan ilk defa kedi bakacaklar ve her şeyi derli toplu bulmak isteyenler için aşağıda ayrıntılı anlatıyorum.

    öncelikle kediler bakımı kolay ama sorumluluk isteyen hayvanlardır. aşağıda yazdıklarımın bazıları benim gibi pimpirikliler için yazılmış olup fazla detaylı olabilir gözünüz korkmasın. onlara kedi kumu, kedi maması, biraz ilgi, sevgi ve düzenli olarak ilk sene 2-3 haftada bir sonra yaklasik 6 ayda bir 15 dakikalık veteriner ziyareti yeterli olur.

    -en baştan başlayalım; yavru bir kedi sahibi olmak istiyorsanız benim tavsiyem evde doğmuş bir kedi olur. böylece hem annesiyle geçirmesi gereken zamanı evde geçirecek hem de parazit kaynaklı hastalık oranı düşecektir.

    -diyelim bir arkadaşınız yavru kedisine ev arıyor ve siz almaya karar verdiniz. ilk yapmanız gereken şeyler; birer adet kedi taşıma kutusu, mama kabı, kedi kumu, kedi kumu kabı, veterinere danışılmış bir mama (kaliteli ve yeni doğanlar için mamalar tavsiyem) ve tırmalama çubuğu almak. kedi yatağı da alabilirsiniz, kediler yumuşak yerlerde yatmayı sever ama benimki hiç kullanmadı.

    -kedi eve geldi,o kutuyu yavaşça yere bırak! ve kapağını açın. kedi kutusundan kendisi çıksın ve bırakın evi keşfetsin. bir süre sonra gidip bir yerde uyursa "banane ben kedi aldım sevicem de sevicem" deyip uyandırmayın kendini güvende hissetsin.

    -kedi kumunu kabın içinde dip bir odaya koyun. bende ki kedi kumu kabı üstü ve her yanı kapalı, önünde yukarıdan menteşeli kapısı olan bir kap. pet shoplarda satılıyor. kendi kolaylığınız için bunu almanızı tavsiye ederim. koku ve kum içeride kalıyor. ayrıca güzel de görünüyorlar. yavru kediniz eve geldiğinde kediyi kumun üstüne bırakın ve ta taaam artık kedinizin tuvalet eğitimi var. hep orayı kullanacak.

    -kedi kumu alırken fark edeceksiniz ki çok çeşitli kumlar var. ince taneli almayın ciğerine yapışıyor. ben kristal görünümlü, şeffaf, oldukça emici olanlardan kullanıyorum. kediler bazen kum konusunda seçici olabiliyorlar. doğrusunu bulana kadar deneyin. bulunca değiştirmeyin.

    -kedi kabıyla birlikte size bir tane de kürek verecekler. bu kürekle her gün (yada gun asiri) kuma yapışan kakayı temizlemeniz gerek. ayrıca kumu 10 günde bir tamamen değiştirmelisiniz.

    -kediniz eve geldikten sonra yapmanız gereken onu bir veterinere götürmek. artık kedinizin devamlı aşıları olacak. zamanlarını veteriner bildirecek size. fakat ilk yapacağı şey bir kimlik çıkarmak. bu kimlik hem kedinin tıbbi geçmişi için hem seyahatlarde (uçakla) gerekli izinleri alabilmeniz için gerekli. kediniz artık iç-dış parazit, lösemi gibi aşılar için belli aralıklarla veterinere gidecek. kedileri pirelerden korumak için ense damlası denen bir şey var. enseye damlatılır çünkü kedi bir tek orayı yalayamaz. kana karışır, kediye zarar vermez ama kanı emen pireleri öldürür. bu arada 3 gün damlalı yere dokunmak yok. dokunursanız bol suyla yıkayın. saçları jöleli apaçi gibi gezecek zaten 3 gün. bu arada pire tasmasını denemenize bile gerek yok.

    -gelelim mama seçimine. hangi veterinere sorduysam istisnasız hepsi inatla kaliteli kuru mama dedi ben de öyle yaptım. taki kedi yemek tariflerini araştırana kadar. ekşisözlük başlığına da bakabilirsiniz bu konu için. her kelimesinden bilgi akan ve benden kat kat bilgili olduğu her halinden belli olan bir yazar arkadaş kediler için beslenme bilgileri ve tarifleri veriyor bir entryde. fakat bu tarifleri düzenli hazırlamak iş, yoğunluktan dolayı görece zor olduğu için ve dengeyi tutturmak daha da zor olduğu için veterinerimin de onayıyla vazgeçtim. çünkü kediler için dengeli beslenme önemli, çok protein zararlı, çok ciğer yiyemez, az protein zararlı, çok laktoz zararlı vs.. o yüzden kuru mamaya geri döndüm. kaliteli bir kuru mama her şeyin olduğu küçük yararlı haplar gibi bence. dengeli proteinler, vitaminler, mineraller ve yuttuğu tüyü atmasına yarayacak maddeler bile var. (nedense ben en çok bundan etkilendim, bunu da düşünmüşler dedim) bu sebeple kuru mama verin, yaş mama daha az tercih edilen bir şey çünkü kuru mama böbrekler ve dişler için daha iyi. yaş mamaya alışınca da kuruya geri dönemiyor. aç kalınca nasıl da döner hınzır demeyin dönmüyor. tavsiye edilen haftada 1 gün yaş mama vermek.

    -kediler az ve sık yer. o yüzden bütün günlük mamasını bir kerede yemez. ayrıca taze mama sevdiklerinden günlük ihtiyacı olan mamayı bir kaç parçada verin.(2-3 parça) bu arada bu kedi günlük ne kadar mamaya ihtiyaç duyar derseniz mama kabının arkasında yazıyor.

    -kediler az su içer ama siz yinede günde 2 defa suyu değiştirin.

    -kedinize ödül maması denen şeylerden alabilirsiniz. iyi bir şey yapınca 1 tane verin sevinsin ufaklık. ama günde en fazla 10 tane. hatta o kadar bile değil. o kadar iyi kedi varsa da zaten o kediyi bana verin.

    - tüy yutmak deyince önemsiz ama bilgilendirici madde vereyim. olmasa da olur ama olsun. kediler yuttukları tüyleri atmazlarsa mideye zararlı. kedi çimi denen bir bitki var sokakta çimlerin arasında bu tüy atmaya yardımcı oluyor. bulursanız evde bir saksıda bulundurabilirsiniz. normal çimler de besin değeri olmasa da sindirime yardımcı. bir tane çim adam alın hem eve neşe getirir. ama kaliteli kuru mamanız varsa hiçbirine gerek yok.

    -saksı demişken. bazı bitkiler, özellikle tropikal saksı bitkileri kediler için zehirleyici olabiliyormuş. çiçek dişlemeyi de seviyor hınzırlar. araştırıp öyle çiçek yetiştirin evde. ( pimpirikliyim demiş miydim?)

    - tüye geri dönelim. kedinizi her gün 1 defa kedi tarağıyla taramanız tavsiye edilir. bu, özellikle uzun tüylüler için istenen bir şey. tüy yenilenmesine yardımcı olup tüyün daha sağlıklı olmasını sağlıyor. uzun tüylüler için aralıklı, kısalar için sık dişli tarak alın.

    -tüyden devam edelim. kediler kendilerini temizler. kimyasal bir madde, yağ, gaz bulaşmadıkça kedinizi yıkamayın. yıkayacaksanız kedi şampuanı kullanın.

    -bu arada umarım kediniz tırmalama çubuğunu sevmiştir yoksa eşyalara zarar verebilir. sizin de kedinizin tırnağını düzenli aralıklarla veterinere kestirmeniz lazım. 2 ayda bir. illa ben kesicem derseniz kedi tırnak makası alın ve önce internetten birkaç video izleyin bu konuyla ilgili. sakın dipten kesmeyin çünkü kedinin tırnaklarının dibinde damarlar vardır. çok keseceğinize ucundan acık kesin aman dikkat.

    -kediniz özellikle her sabah ve akşam sevgi ister. kucağınıza çıkıp yalamasına izin verin. siz de onu severken kontrol edebilirsiniz. elinizi vücudunda gezdirin bir yumru varsa veterinere götürün ama panik yapmayın büyük ihtimalle bir yere çarpmıştır. kulağının içi temiz ve açık pembe olmalı, gözlerinde çapak olmamalı, burnu hafif ıslak olmalı ve ağzı kokmamalı. kokuyorsa bir çok sebebi olabilir mutlaka veterinerle konuşun.

    -kedi yaklaşık 1 yaşına geldiğinde kızışma dönemi başlayacak. zaten hemen farkedeceksiniz. erkek kediler evin farklı yerlerine idrar bırakır ve çok kötü kokar, dişiler genelde bırakmaz ama bırakanı da olabilir. bence kısırlaştırın çünkü bu sanıldığı gibi sadece martta olan bir şey değil, aralıkta başlar yılda sanırım 3-4 kere olur.

    -kısırlaştırmaya karar verdiyseniz iyi bir veteriner seçin, ameliyat öncesi ve sonrası hakkında bilgi isteyin. dişi ve erkek kediler için farklı ameliyatlar yapılıyor. ben dişi kedi için olanını biliyorum. eski usülde 4 dikiş, tüylerde büyük bir traşlanmış alan, 1 hafta veterinerde bakım ve boyunluk takma gereği var. yeni usül tek dikiş, kibrit kutusu kadar traşlanmış alan, 2 gün veteriner ve boyunluksuz bir ameliyat sonrası. bence ikinciyi seçin.

    -kısırlaştırma sonrası kediler kilo alır. kedinizi diyete başlatın ve kısırlaştırma sonrası mamaya geçiş yapın. geçiş yaparken eski mamayla yeniyi karıştırıp kediyi alıştırın. bundan sonra artık hep kısırlaştırma sonrası mama yiyecek.

    -kedinizi sevin, onunla oynayın ve onunla konuşun. bakamayacağınız kediyi almayın, aldığınız kediyi sokağa bırakmayın. eve alışan kedinin sokakta yaşaması çok zordur. ve kedi almayı düşünüyorsanız eğer bence alın yaşam sevinçlerinizden biri olacak. ama yinede iyi düşünün.

    - bu arada tatile gidiyorsanız kediyi çok mecbur kalmadıkça veterinere bırakmayın bir kafese tıkıyorlar. her gün eve gelip onunla biraz vakit geçirecek (yalnız kalınca her gelenin boynuna atlayıp ilgi istiyorlar), yemeğini, suyunu, kumunu değiştirecek bir arkadaş edinin. eğer yoksa mümkünse 2-3 günden fazla evde yalnız bırakmayın. bırakacaksanız evin farklı yerlerine mamalar ve sular bırakın. suyu yanlışlıkla mama kabına devirip açlıktan ölme noktasına gelen kedi duydum.

    aklıma gelenler bu kadar ama dediğim gibi ben uzman değilim. eksik yada yanlış varsa yeşillendirirseniz sevinirim.
  • bu #57309419 entry'de 50 maddelik kedi bakma rehberimiz vardı. bu rehberden sonra kedi sahibi olan arkadaşlarımız oldu. kedisi ile ilgili soru soran arkadaşlar, bazı unutulanları hatırlatanlar oldu.

    aklıma gelenleri yazmaya devam edeyim.

    başlıyoruz kedicikler.

    51- çok gerekmedikçe kediler yıkanmaz. yalayarak zaten kendilerini temizliyorlar. yıkanacak olan yetişkin kediyse kesin yersin tırmığı. bulaşma.

    ilk entryde kedileri banyodan çıkmadan kurutun demiştim, bu kesinlikle bazı arkadaşların anladığı gibi saç kurutma makinesiyle kurutmak değil. asla saç kuruta makinesini kediye tutma, bir havluyla sarıp kurula.

    sonra o kendini yalayarak tüylerini düzeltir. şampuanı gözüne kaçırma, tüylerinden şampuanı iyice arıttığından emin ol, zararlı madde yalamasın.

    bebek şampuanı kullanabilirsin yıkarken. ama uzun tüylü kedilerde kullanılması gereken tarak, şampuan türü vs de cinse göre değişebiliyor.

    52- kediler sese karşı çok duyarlı. çok da tırsak bu şahsiyetler. elektrik süpürgesinden, saç kurutma makinesinden falan fena halde tırsıyor, rahatsız oluyorlar. bu makineler ortaya çıkınca ortadan kaybolurlar, sorun yok.

    53- cins kedilerin her bir cinsi farklı ilgi istiyor.

    mesela iran kedileri, chinchilla gibi uzun tüylü kediler sürekli bakım ister. bu çocukları düzenli taramak gerekir tüylerinin topaklanmaması için.

    bu türlerin genelde gözleri de akar. gözden aşağıya giden akıntı ıslak mendil yardımıyla hafifçe silinir. bastırma çocuğun gözüne, acıtma. hassas ol.

    54- bazı türlerde bazı hastalıklar daha sık görünüyor. cins kedi sahibi olacaksan mutlaka bir veterinerle görüşmelisin.

    55- neden cins kedi sahibi olmak istiyorsun? mesela biz de senin slav ırkı mensubu olmanı istiyoruz, satın almaya da hazırız ama gerçekler ve hayaller arasındaki acı farkı yaşıyoruz.

    gerçek bir hayvan sever, kedi sever, hayvanı cinsi için değil, tamamen varlığı sebebiyle sever.

    cinsi için hayvan seviyor, bir de utanmadan ona sahip olmaktan gurur duyuyorsan sen hayvan sever değil, oyuncak sever şımarık bi insanımsısın. kabullen bunu.

    biraz araştır o cins hayvanlar pet shoplarda ne acılar çekiyor. sırf satılmak için dişiler nasıl da hayvanca habire doğurtuluyor. satılamayanların sonları ne oluyor.

    azıcık insan ol araştır.

    kimseye hediye almaya da kalkma. hayvanlar hediyelik eşya değildir. hediye hayvanların yüzde 90'ı sokağa atılıyor ya da barınağa veriliyor.

    56- uzun tüylü türleri traş ettirebilirsin. evdeki traş makineleriyle traş etmeye kalkma sakın. kedilerin tüy yapısı farklıdır. veterinere götürmen en iyisi.

    makasla kesmek gibi bir geri zekalılık da yapmaya kalkma. manyak mısın sen ya bi de aklından geçiriyorsun? yok olmaz. hayvanı yaralarsın.

    zaten çoooook büyük problem değilse bırak tüylü kalsın.

    57- traş edilen kedilerin kafasına ve kuyruğuna dokundurtma. psikolojileri bozulur.

    58- bazı cinsler karakter olarak farklı özellikler gösterebiliyor. mesela iran kedileri çok duygusal, siyam kedileri agresif, van kedileri titiz olabiliyor.

    59- kedi bakımı ilk yıl aşıları nedeniyle masraflı. kısırlaştırma ameliyatı var sonra. sonraki sonra uzun yıllar hastalık olmazsa masrafı 2016 mart'ına göre max. 50-60 tl olur.

    hastalık olursa veteriner masrafları astronomik yükselebiliyor. buna hazırlıklı olmalısın.

    60- 10 yaş itibariyle sağlıklı kedileri bile her yıl check-up'a sokmakta fayda var. check-up fiyatları 250-400 tl arasında değişiyor. (2016 mart, istanbul fiyatları)

    üniversite hastanelerinde daha uygun fiyatlar bulabilirsin. özel veterinerler arasında fiyatlar semte göre de fark ediyor.

    61- kedilerdeki en ağır hastalıklardan biri kedi aids'i olarak bilinen fiv. fiv asla ve asla insanlara bulaşmayan bir hastalık. ancak kediler arasında ve anneden-babadan yavrulara geçiş olur.

    (bkz: fiv)

    62- yaş ilerledikçe böbrek, apandisit, şeker gibi hastalıklar görülebiliyor. erken teşhis hayatını uzatıyor.

    şeker en kötüsü. apandisit de kötü. bunlara göre böbrek rahatsızlıklarını daha hafif sayıyorlar.

    63- kedinin aşırı-ani kilo vermesi durumunda mutlaka veterinere götür. bir hastalık belirtisi olabilir.

    64- kedilerin de dişleri çürüyor. çürükler nedeniyle de kilo verme görülebilir.

    eğer dişi çürürse yapılacaklar: kafa dengi bir diş hekimi buluyorsun. kedi sever cinsten. ufaklığın dişine dolgu yapması için ikna ediyorsun. sonra veterineri kafalıyorsun. ufaklığın bayıltma işlemini yapıyor. o uyurken sen bir anne-baba olarak ağzını açıyorsun, dişçi kardeşimiz işini yapıyor. ufaklığımız uyandıktan sonra mis gibi çürükten temizlenmiş, dolgusu yapılmış bir dişe sahip oluyor.*

    65- kediler dört ayaklarının üzerine düşer evet ama onlar da sakatlanır. her zaman bu önerme doğru olmayabiliyor.

    66- üst katlarda oturuyorsan pencerelere mutlaka sineklik takmalısın. koçtaş'ta satılan basit yapıştırmalık sineklikler değil. pimapen'in pencereye geçirilen sinekliklerinden. bunların parçalanması zordur.

    67- balkona korumalık yapmalısın. ama sıpanın dışarıyı da görebileceği bir korumalık olmalı, yoksa aşağıya bakıcam diye uçan kedi olabilir.

    balkondan düşme maceraları çok olabiliyor aklında olsun, ve kediler de düşünce bir yerlerini kırabiliyorlar.

    68- genelde bu kedi denen canlı türü, pencerelere, balkonlara pek meraklı olur. üç nedeni var, temiz hava almak, kuşlarla fantezi yapmak, bi de kedinin başına ne gelirse meraktan işte.

    69- zemine yakın ya da bahçeli bir evin varsa dışarıya bırakabilirsin gezip gelsin.

    ama çok pis boğaz olanları var bunların. kedi gibi al karşına konuş, sokakta bulduğu şeyleri yememesi gerektiğini anlat.

    sokakta gezerse hastalık bulaşır mı diye korkma. aşılarını yaptrıyorsan bulaşma ihtimali düşük. zaten o kendini de temizliyor.

    70- kedini de çocuk eğitir gibi eğitmelisin. mesela çocuğa nasıl adını öğretiyorsun, kedine de öğretmelisin.

    sokağa bırakacaksan özellikle senin ona hitap ettiğin isme alışmış olmasına dikkat et. seslendiğinde anlıyor mu adı olduğunu mesela? ola ki kaybolursa onu ismiyle arayacaksın sonuçta, adını bilmeli.

    71- velev ki kaybolursa, evi bulmasını istersen, senin kıyafetlerinin, evin kokusunun olduğu bezleri vs çevreye asarsan, bir rivayete göre kokusunu alıp evi buluyorlarmış.

    72- ilk sokak denemesinde şöyle bir gözlem yapabilirsin dışarı çıkınca ne yapıyor bi bak. ama genelde gezip eve gelir. hazır mama, yumuşak yatak, minnok bi köle falan sen olsan geri dönmez misin? o da döner, evin yolunu unutmasın yeter.

    73- kedi tasmasıyla kedi gezdirenler de var. ama kediler doğası gereği özgürlük düşkünü hayvanlar, bir çoğu bundan hoşlanmayabilir, ama alışadabilir.

    74- pire tedavisini yapmazsan (ilk entryde var bilgi) en çok kedilerin boyunlarına takılan tasmanın altında pire birikir.

    75- bazı kediler tasmaya reaksiyon vermiyor. ama bazıları hiç hoşlanmayabilir. tasmayı çıkarmak için kendini boğmaya kalkanı mı, derisini yüzeni mi, tüylerini yolanı mı, psikopata saranı mı ararsın. sevmiyorsa dikkat et kendine zarar vermesin.

    zarar veriyorsa çok zorlama, bırak özgür olsun. evlat işte napıcan, çekicen mecbuuurrrr.

    76- dışarıda gezecekse mutlaka eve girdiğinden emin ol. sokakta bırakıp gitme. döndüğünde hala gelmemiş olursa çok panikleyeceksin çünkü.

    77- yıllarca evde yaşamış kedi sokaktan korkar, dikkat et çok savunmasızdır. sokağın tehlikelerini bilmiyor minnok.

    78- ev kedileri, sokak kedilerinden farklı olur. her konuda. sokak kedisini alıp eve koysan o da zamanla değişir.

    mesela, ev kedilerinin avcılık yetenekleri sokaktakilere göre körelmiştir.

    sıcak-soğuk dengesi daha farklıdır. sokak kedisi soğuğa daha dayanıklıdır. ev kedisi sıcağa alışkın olduğu için daha çabuk hasta olur.

    tehlikelere karşı daha açıktır. hiç sokak görmeyenler, mesela karşıdan karşıya geçmeyi bile bilmez. insanlardan, arabalardan kaçması gerektiğini bilemez.

    78- kedi dünyasında da hiyerarşi vardır. eve ilk gelen evin ilk sahibidir. diğerlerinden üstündür. sonra her gelen bir sonrakinden daha üstündür.

    (resmen askeriye mantalitesi aq, sonra biz özgür kedileriz, bize hükmedemezsin, bık bık bık. he canım he.)

    79- iki yavru kediyi aynı anda almak daha iyidir. genelde büyüdüklerinde sonradan gelen kediyi kabullenmekte zorlanıyorlar.

    ev her an texas'a dönebilir demedi deme.

    80- yetişkin kedin varsa, çok küçük yavru kedi almayı düşünme bile. büyük olan ufaklığı çiğ çiğ yer de kemiğini bile bulamazsın.

    ne yapan fayda etmeyebilir. yetişkin kedili eve an az 7-8 aylık yavru kedi almak tehlikeyi bir derece azaltabilir. yavrunun tırnaklarını da kesme, ki kendini koruyabilsin. büyük olanın tırnağını kes ama, ufaklığın gözünü oymasın kıskançlıktan.

    81- bir iddiaya göre hatun ve erkek kedi birlikte, -hemcinsiyle olmasından- daha iyi anlaşabiliyor. ama her zaman bu böyle olmuyor. bazı kediler, direkt "başka kedi" olgusundan pek haz etmeyebiliyor.

    evde var, çeken bilir kardeş.

    82- kedi denen canlının özellikle hatunları daha duygusal ve duygusal zekaları daha gelişmiş oluyor. bu da al sana bol bol trip, küsme, ama sen beni artık sevmiyorrr modu demek.

    ciddi ciddi alınıp surat asabiliyorlar. trip atabiliyorlar. kıskanabiliyorlar. seviyor lan işte seni, anlasana.

    83- kedi olan evde (aslında köpek olan evde de) ev eşyaları zırt pırt değiştirilmez. mümkün olduğunca uzun kullanılır.

    nasıl olsa yeni gelecek olanların da kaderi tırmığı yemek.

    85- evde süs ağacı, saksı vs pek bulundurulamaz. saksı dibinin bir anda kedi tuvaletine döndüğünü görebilirsin.

    o iyi ihtimaldi, kötü ihtimal ninja kedi olmaya çalışırken saksıyı devirebilir. çok şapşik bunlar vallaha.

    86- kediyle birlikte evde, balık, kuş, kaplumbağa beslemeye kalkmasan iyi olur. malum, akşam yemeği için mutfağa girip balık kızartma, kaplumbağa yahnisi, portakallı kuş yahnisi falan yapmak isteyebilir.

    olmadı kafeslerini devirebilir. sonuçta kediler avcı hayvanlar.

    illa besleyeceğim diyorsan, kafesleri ulaşamayacağı yükseklikte tut.

    87- kediler patilerini bastırarak garip bir masaj yapma hareketi yaparlar. genelde üzerindeki giysiyi vs ısırarak yapar.

    bu annelerini özledikleri anlamına gelir. annelerinin sütünü emerken memeyi damaklarının arasına alır, elleriyle memeye bastırırlar süt gelsin diye.

    anne sütünden erken ayrılan bebişler çok yapar bu hareketi.

    88- kedişler 50 günlükken sütten kesilir.

    bu zamandan sonra anneden ayrılıp sahiplenilebilirler.

    89- kedilere sütün zararlı olup olmadığı bir tartışma konusudur. sindirim sistemlerine zararlı olduğu iddia edilir. nedeni ise laktoz hassasiyetidir.

    şimdi, insanlarda da laktoz hassasiyeti olabiliyor, o zaman insanlar da süt içmemeli. ama laktoz hassasiyetinin temelini sindirim güçlüğü oluşturduğu için, laktozu parçalanmamış süt insana da zararlı.

    insanlarda nasıl ki metabolizma yavaşlayınca laktoz hassasiyeti artar, kedilerde de öyle. hem kendi hem kendinin sağlığı için laktozsuz süt tüketmelisin. çok da süt verme zaten zararları da var.

    90- yine destan yazdık galiba gece gece. ve sen yine sabırla bunu baştan sona okuduysan yeşillendir tebrik edicem. ama ilk partiyle arka arkaya hepsini okuyan garibansan, şimdi gözlerin çıkmış olmalı, yeşillendir alnından öpücem.

    yazım hatası varsa affola minnok kedisever.

    edit: küçük bir iki ek & imla.
  • kedim sayesinde öğrendiğim bakım,

    kedi: suyumu tazelemeyi unutma, kuru mama kabım boş kalmasın, deprersona girer her tarafını çizerim
    sahip: bana kötü kötü bakma, seni psikoloğa götürürüm

    kedi: islak mama ve ev yemekleri yedireceksen, ağzımın etrafında yediğim yemeklerin yağı yüzünden sivilce şeklinde siyah noktalar oluşur
    sahip: acaba cilt bakım uzmanına mı götürmeliyim?

    kedi: bana yedirdiğin etler iyi pişsin yoksa kurt ve tenyalarımla başın derde girer.
    sahip: kurt ve tenya da besliyorum ne güzel

    kedi: baharatlı yiyecekler karnımı ağrıtıyor, şekerli ve tuzlu gıdalar da verme, zaten kuru mamaların içine şeker ve tuzu boca etmişler.
    sahip: nerden bilim kuru mamanı mı yedim?

    kedi: tırnaklarımı törpülemem gerek, bana bişiler bul yoksa evdeki kanepe ve halıları tırmalarım
    sahip: manikürcü mü çağırsam?

    kedi: gözlerim kızardı ve sulanıyor, bana çayla pansuman yap be insan
    sahip: göz doktorunun telefonu kaçtı acaba?

    kedi: dişerimi kontrol et ağrıyo, yemek yiyemiyorum
    sahip: mamasını mı sevmedi acaba?

    kedi: dişlerimin kırılmaması için bana sert oyuncaklar verme, ip yumakları da verme boynuma dolar kendimi boğarım
    sahip: ne güzel oyuncaklarla oynuyordu, birden kaskatı kesilmiş

    kedi: yatakta yanına yatmama izin verme yada git başka yerde yat, yoksa bi yanlarını ıssırırım
    sahip: gece ne güzel uyuyordun neden her yanımı ıssırdın?

    kedi: tüylerimi tarıyabilirsin ama izin verdiğim sürece
    sahip: tararken beni ıssırıyor acaba kuaförude ıssırır mı?
  • kedi bakımı emek ve sabır ister.öncelikle kumun evin mümkünse pencereli ve kullanılmayan bir yere konulması gerekir .o kum her gün temizlenmelidir ki evde yasayabilesiniz.su mama temel değildir.unuttuğunuz takdirde kedinizin ölme ihtimali de yoktur çünkü söke söke alır hatta unutmanıza bile izin vermez:) kedinize sevgi verin demeyeceğim çünkü ne kadar itip kaksanız kötü davransanız da sizi karşılıksız sever kısacası kedi candır :) şunu da söylemeden geçmeyeyim kedinizin boynuna zil tarzı süs objelerini takmayın ki bu temeldir kendi kendini imha etmeye çalışabilir.
  • mama konusu kedi bakımının önemli bir kısmı. mama verirken yapılan yanlı$lıklar ile çok acılar ya$ayabilirsiniz:

    yanlı$ mama saglık sorununa yol açabilir: (bkz: #29540183)

    fazla miktarda verilen mama ile obeziteye yol açar: (bkz: #36660645)

    mama konusunu muhakkak veterinerinize danı$ın ve hayvana ihtiyacından fazla miktarda mama yedirmeyin. madden ve manen göçmeyin. manen göçmeyin çünkü hayvan yerinden kalkamayıp sadece gözüyle hareket eder hale geliyor; depresif depresif oturuyor yerinde. o hiç bir$eyden tat almazken siz de mutlu olmuyorsunuz haliyle. madden de göçmeyin çünkü abartılarak verilmi$ mama size hemen biten mama paketleri ve durmadan sıçan, kedi kumunu yeti$tiremediginiz bir kedi olarak geri dönüyor. o yüzden muhakkak veterinerinizle görü$ün; saglikli ve besleyici bir düzen kurun. ben ettim siz etmeyin.
  • #50148418entry.de bazı eksiklikler var yazayım:

    - kedilerin 6.ayda kısırlaştırılması gerekir, 1 seneyi beklerseniz 7.ayında hamile bi kediniz olabilir.

    - yavru kedilerin tırnakları daha sivridir, tırnak kestirmek için 2 ayı beklerseniz kediniz bir yere takılıp kendini kurtaramayabilir. o yüzden 2 günde bir kanca haline gelen tırnakları 1mm kısaltıyorum. uyurken yapmak en iyisi, uyanıkken makası görünce korkuyolar.

    - silika kumlar soluduğunuz için ciğerlerinize ve kedinize zararlı, bentonit daha az zararlı.

    - mama konusunda ben de çok tereddüde düştüm çünkü yabancı sitelerde kesinlikle günlük yaş mama verilmesi gerektiği yazıyor. sadece kuru mamayla beslerseniz su içmeyi sevmeyen kedilerde böbrek sorunları olabiliyor. evde birşey hazırlamak mantıklı, ama ev yemeği değil, o da böbreklerine zarar veriyor.

    - yine yabancı sitelerde kedilerin haftada 1 yıkanabileceği yazar. kedilerin kendini temizlediğine inanmayın, yavru kediler kendini yalamaya 2 aydan önce başlamıyor, haliyle her yanına bok püsür yapışmış halde dolanabiliyor. 2 aydan sonra da sadece erişebildiği yerleri yalıyor, yani yine çok temiz değiller. sudan korktukları için havluyu şampuanlayıp kendilerini siliyorum, sonra da durulanmış havluyla tekrar siliyorum.

    - etraftaki düşebilecek nesneler. kesinlikle devrilecek birşey bırakmayın. kediler çocuk gibidir, şurdaki kabloya asılırsam devamındaki radyo kafama düşer diye düşünmez. evdeki kırılan devrilen herşeyden siz sorumlusunuz. bir de kabloları duvara bantlayın ya da kablo kutusu alın. dişleme zamanı en sevdikleri nesne haline geliyor, sonra elektronik cihazlarınızı kullanamazsınız.

    - son olarak, 2-3 günde bir temizlik yapmaya alışın. tüyler, pati izleri, yemek artıkları, savrulan kumlar, kedi olgunlaşana kadar arkasını siz temizliyosunuz.
  • bu konu ile ilgili en zor kısım şüphesiz ki kedinin beslenmesi.

    veterinerler daima kaliteli kuru mama öneriyor. ama en kaliteli diye aldıklarımızın bile (royal canin vs.) gdo'lu olduğu, şeker içerdiği söyleniyor. yaş amalar için de aynısı geçerli. et ve tavuk cilt problemine neden oluyor, sürekli verilmesi aşırı protein olduğu için sağlıklı olmuyor. yaş mamaya kediler bayılıyor ama o da zararlıymış galiba. bizimki bu duruma pek sevinmeyecek ama artık yaş mama vermemeyi düşünüyorum.
    belki balık? o konuda net bir bilgi elde edemedim. veteriner her koşulda kuru mamada ısrarcı ama okuduklarım beni oldukça rahatsız ediyor.

    internette defalarca araştırdım. işin içinden çıkamadım. uzun ve sağlıklı bir hayatı olması için kediyi nasıl beslemeliyiz? özellikle siyam gibi böbrek yetmezliği riski olan bir kediyse? bilenler bizleri aydınlatırsa çok harika olur.
  • kediler karnivordur. cogu hazir mamada ise et orani az, tahil orani yüksektir. bu ise onlar icin zararlidir cünkü sindirim sistemleri buna göre uygun degildir. ayni sekilde seker de zarar verir. üstelik sekerin tadini alamadiklarindan dolayi sekerli besinlerin zaten verilmesinde fayda yoktur, yani sevdigini düsünerek ara da bir treat olarak da vermenize gerek yoktur.
  • arkadaşlar zahmet edip uzun uzun yazmışlar guru edasıyla. öncelikle güvenilir kaynaklardan araştırmadan ekşideki tüm yazılanlara inanmayınız. birkaç önemli şeyi düzeltmem gerekiyor:

    -en önemlisi kedinin dışarıya salınması konusu:
    evde yaşayan bir kediyi sokağa alıştırmak ve ara sıra ya da sık sık sokağa çıkıp geri gelmesine izin vermek yapılabilecek en büyük hatalardan biridir. fip, fiv gibi ölüme götüren hastalıklar kapabilir, araba çarpabilir, köpek parçalayabilir, zehirlenebilir, şiddet görebilir, kaybolabilir vs.
    ayrıca bu hayvanların doğal ortamı ev, bahçe gibi yerler, şehir sokakları ya da sokak köpeklerinin sık sık dolaştığı yerler değil.
    adı üstünde evcil. kedi evi sever, ev ona yeter, siz alıştırmazsanız ya da kendisi önceden alışık olup da arayışta değilse bunun ihtiyacını duymuyor zaten. sakın sokağa çıkarmayın, sakın.

    -kedilerin sudan nefret etmesi miti ve bebek şampuanı konusu:
    "kediler sudan nefret ederler" gibi bir genelleme asla yapamayız. hatta birçok kedi suyu, yıkanmayı sever. yüzen kedi bile var. örneğin benim kedim yıkanmayı seviyor, yılda 1-2 kere üşümemesine çok çok dikkat ederek ve kesinlikle kedilere özel şampuan kullanarak yıkıyorum. (biri bebek şampuanı kullanabilirsiniz demiş, yanlış. kedi şampuanı kullanabilirsiniz.)

    -kısırlaştırma:
    yine çok favorilenen bir entaride, kediyi 9-10 aylık olmadan kısırlaştırmayın demiş. böyle bir kural yok. ve hatta bazen 6 aydan sonra beklenirse dişilerde pyometra riski artıyor, bir an önce kısırlaştırma yapılması gerekiyor. yani bu durum kediden kediye, bünyeden bünyeye, kızgınlık dönemine göre vs. değişir.

    -"6 aylık olana kadar sütü sulandırmadan verme" diye buyrulmuş:
    yavru kediler, 2 ay kadar anne sütü içerler. sonrasında süt (inek sütü) onlara zararlıdır. sulu ya da susuz olması fark etmez. yaş ya da kuru mama yiyemeyen annesiz bebek kedileri sütle değil, özel mama ile falan beslemek gerekir.
    yetişkin kediye süt verilmez. yoğurt ise sulandırılarak verilebilir.

    -"kedilere yemek saatle verilmez" diye buyurulmuş:
    eğer kedinizin obez olmasını, iç organlarının yağlanmasını istiyorsanız, buyurun kedinize sınırsız mama sunun.
    kedi mamalarının yaş, kilo vb. kriterlere göre çeşitleri ve ölçüleri vardır. hatta bu yüzden mama ile birlikte mama kabı da verir veterinerler, petshoplar. her mamanın içeriği ve ölçüsü farklı olabilse de, mamaların üzerinde muhakkak yaş ve kiloya göre günlük ideal ölçü yazar. kedinizin sağlığı ile oynamayın, aman ha.
hesabın var mı? giriş yap