• tüylerimi diken diken eden haber.

    ***

    mersin'de yaşlari 5-10 arasinda değişen 3 çocuğun, kedi yavrusunu ellerindeki sopalarda döverek öldürdüğü öne sürüldü. hayvansever ersan çolpan, gazi mahallesi'ndeki evinin mutfağında olduğu sırada bahçedeki çocukların seslerini duyup balkona çıktığında ellerinde sopa olan çocukları gördüğünü ve birisinin ''öldü mü?'' şeklindeki sözü üzerine aşağı inince can çekişen kedi yavrusuyla karşılaştığını söyledi. çolpan kediyi veterinere götürürken can verdi.

    ***

    anadolu ajansı bu şekilde duyurdu haberi. ama ortada kedi yavrusunu öldürmekten daha büyük bir sorun vardı. o yavruyu öldüren 3 kardeşi hangi anne, baba yetiştirdi? nasıl bir evde büyüdüler ki bir kediyi sopalarla öldürüp bunu oyun zannettiler? ve en önemlisi de yaşları kemale erince iyi yürekli 3 kardeş olabilecekler mi?

    çocuklarda değil suç bence, tamamen onları yetiştiren ailelerde. çocuklara hayvan sevgisi aşılamayan anne, babada. ve ısrarla diyorum ki çocuk psikolojisi dersi almayan evlenemesin.

    (bkz: #15391650)

    edit: bir habere daha rastladım. o da konya'dan. kedilerine kötü davrandığı için iki kardeşini öldüren kadın müebbet hapse çarptırılmış. insanlar sorunlu gerçekten, sevginin de ortası yok, nefretin de.
  • memeli hayvan yavrusudur.. bi veterinere göstermek lazım...
  • "bütün çocuklar neutral evildir." tanımı uyarınca çok da normların dışında davranmayan veletlerdir. çocuk denen varlık, ekseriyetle acı, ölüm gibi kavramlar hakkında tam kavrayışa sahip değildir. insan dışındaki varlıkları objeden farklı olarak görebileceği oldunluk da henüz gelişmemiştir. o yaştaki bir çocuğun cezai ehliyetinin olmamasının sebebi budur zaten. bu yüzden yaptıkları hareket anlaşılabilirdir (doğrudur değil). bu haber olmuş diye kudurmadan önce unutmayın ki, bu olayın benzeri binlercesi her gün sokaklarda gerçekleşmektedir. elbet bu veletler de bu olgunluğu kazanacaklardır, onları şimdiden geleceğin seri katilleri ilan etmenin anlamı yoktur.

    ana babalarına bu yaşa gelmiş çocuğa o olgunluğu veremediği için küfretmek, diğer taraftan, haklıdır ve yapılmalıdır.
  • kedi sülalesinden olan bir aslan tarafından s.kilmeye hak kazanan şanslı (!) çocuktur. aslan da bir başladı mı doğası gereği günde elli kere falan bafiliyormuş. geçmiş olsun !
  • tıp literatüründe "psychopathic personality disorder" yani "psikopat kişilik bozukluğu" adı verilen ruh hastalığının çok bariz bir göstergesidir. bunu normal ve ne olacak çocuktur bunu yapar şeklinde yorumlamak en hafif tabiriyle cahilliktir. yurtdışında bu tip bir vahşet hareketinde bulunmuş çocuklar, eğer toplumun diğer bireyleri tarafından şikeyet edilirlerse ciddi bir şekilde gözaltında bulundurulma ve gerekirse psikolojik tedavi altına alınma sürecine girerler. çünkü küçük yaşta hayvanlara zevk için eziyet etmek, ileriki yaşlarda potansiyel bir sosyopat ve katil olabilecek bireyin habercisidir. "psychopathic personality disorder" isimli ruh hastalığının diğer belirtileri arasında vandalizm, yatak ıslatma, yalancılık ve zevk için hırsızlık davranış bozuklukları da yer alır. adı üstünde işte çocuk diyerek duyarsızlaşmayı normalize etmenin hiç bir izahati ve mantığı olamaz diye düşünüyorum. çünkü bu adı üstünde işte çocuklar, trafikte sinirlendiğinde silahına davranan, kafa kesen, odunla insan döven, abi 300 liraya istediğini vururum diye konuşabilen insanların yer aldığı bir toplumun bireyleri olmak üzeredirler. bu işe neden bu kadar kafa yordun, sana ne diye soracaklara ise peşinen söylemek isterim; eski ortağımın kardeşi, trafikte ters yöne girmiş bir psikopatın celallenmesi ve silahını çekip sürücü camından içeri 9 mermi sallaması neticesinde ölüp gitmiş bir üniversite öğrencisiydi. aynı şekilde dragos sahilinde bir başkası sanılmam neticesinde arabamın üzerine iki el silah atılmış, kız arkadaşım arabadan zorla çıkarılmış ve itilip kakılarak son anda yanlış kişi olduğumun anlaşılmasıyla ucuz kurtulmuş bir bireyim. öte yandan psikopat olarak tabir edilen ruh hastalığının özellikle metropol nüfüsunda %1 gibi yüksek bir oranda bulunduğunu da hatırlatmak isterim. bu ve benzeri olayların üzerine gidilmeli, zaten çarpuk çurpuk olan ruh halimizin daha kötüleşmemesi için müdahale edilmeli.
  • bazı insani davranışlar "öğrenilir"...

    örneğin, "acımak" da bu öğrenilen davranışlardan biri. eğer bir çocuğa kedi öldürmenin, yahut bir hayvanın canına kıymanın kötü bir şey olduğunu öğretmez, ona hayvan sevgisi aşılamazsanız çocuk gidip bir kediyi öldürebilir. bunu yaparken vicdanı falan da sızlamaz. çünkü bu onun için normal bir şeydir.

    yaşam hakkına saygı duymayı öğrettiğiniz bir çocuk yine de hayvanlara zarar verebilir. örneğin bir kedi ile pestilini çıkarana kadar oynayabilir, kediyi oynarken yaralayabilir, hatta bilinçsizce öldürebilir. çocuk hayvanları öldürmemesini öğrenmiştir ama bir hayvanın yorulabileceğini, artık oynamak istemeyebileceğini yahut bazı davranışlar sonucu zarar görebileceğini bilmez. bunları da öğrenmesi gerekir.

    kimi ülkelerde çocuk askerlerin kullanılmasının altında da bu gerçek yatar. çünkü öldürmeyi öğrettiğiniz çocuk asker için artık bu normal bir hal alır. kadın, çocuk, bebek, yaralı, aman dileyen falan dinlemeden bu çocuk verdiğiniz emri yerine getirir. gider, acımasızca öldürür. ve emin olun, hiçbir şekilde pişman olmaz, üzülmez, vicdanı sızlamaz.

    çocuklarınıza başka canlıların yaşama hakkına saygı duymayı öğretin. çocuklarınızın; "zarar vermemek, aldatmamak, başkası üzerinden çıkar sağlamamak" gibi temel ahlak kurallarını iyice öğrendiğinden ve benimsediğinden emin olun.
  • büyüyünce kendi yavrusunu döverek öldüren insan olacaktır kesin.
  • kalınca bir sopayla eşek sudan gelinceye kadar dövülesi çocuktur. ah bir elime verseler bu veletleri... ne yazık ki "çocuktur yapar" zihniyetindeki beyinsiz anne babalar yüzünden bu hale gelinmiştir. bir canlı hayatını kaybetmiştir burada, "aman oyun oynuyor çocuk" denerek cezası verilmemeli midir? o yavru kedinin yaşamaya, koşup oyun oynamaya en az bu veletler kadar hakkı vardır.
  • bu çocuklara geleceğin seri katili gözüyle bakıyorum ben. kesinlikle yaptıkları çocuklukla açıklanamaz. biz de çocuk olduk. gözlemlediğim kadarıyla da normal bir insan yavrusu öldürmenin aksine bulduğu bütün börtü, böcek, hayvan farketmez bulduğunu sever, evinde beslemek ister. ha o arada sevmenin dozunu kaçırıp öldürebilir o ayrı.
    bütün kişilik bozukluklarının kaynağı ailedir. muhtemelen her akşam babası annesini, annesi bu bebeleri hatta bebelerde yaş sırasına göre birbirlerini dövüyorlardır. e çocuk onu görmüş ne yapsın. hayvana sefkati bırak insana şefkati öğrenmemiş ki zavallı. kaldı ki bu çocuklar sürekli televizyonda cinayet, linç haberlerini izleyip duruyorlar. yaptığının kötü birşey olduğunun farkında ancak umurunda değil ve bu da oldukça tehlikeli bir durum.
    ezcümle, bu çocukların acilen terbiye ve tedavi edilmesi ve bu konuda daha ciddi ve geniş önlemlerin alınması gerek...
hesabın var mı? giriş yap