• insanı yerlere yatıran muhtesem bir komedi dizisidir. hyacinth ayni bizim yan apartmandaki bir komsu kadina benzeyen bi gosteris budalasidir. soyadi bucket'tir, ancak bundan utanir, ne zaman kendisine bakit diye hitap edilse hemen bukeeeey (fr. bouquet) diye duzeltir.

    kapi komsusu elizabeth erkek kardesi emmet ile yasar. hyacinth'in cok deger verdigi çin porseleni cay takimina zarar vermekten asiri derecede tirstigi icin cay daveti almak onun icin kabustur... emmet ise piyano calabilir, ve hyacinth ona zorla piyano caldirip bet sesi ile sarkilar soyler.

    hyacinth sosyal ortamlara dalma meraklisi oldugundan cok kisiyle gorusen vicar michael ve esine de sık sık kanca atar, ancak hep bi rezillikle sona erer her gorusmeleri. hyacinth'in erkek delisi yasli kizkardesi de karisinin yaninda vicar'a sarkmaktan geri durmaz.

    kocasi emekli bir devlet memurudur, pek bi kilibiktir. ogullari sheridan ise sehir disinda okumaktadir, sık sık telefonlasirlar, anlasildigi kadariyla erkek sevgilisi ile ayni evi paylasmaktadirlar

    sisko ablasi ortadirekten fakirce bir hayat surer, kocasi da bira icip tv seyreden, gobekli, issiz biridir, babasi devamli kaybolan kadin pesinde bir moruk, diger kizkardesi her daim frapan kiyafetlerle dolasan ve her turlu erkege sarkan evde kalmis 50lerinde bir hanim. arabalari ise hep eksozu patlayan, yolda kalan bir kulusturdur.. bu sebeplerden dolayi hyacinth evine birileri gelince ailesinden kimse gozuksun istemez, aksi gibi hemen kapida biterler.
  • halihazırda perşembe geceleri izlenebilecek dizi. hyacinth'in ara sıra ortaya çıkan ve iyi bir evlilik yapmış olan violet adında bir kızkardeşi de bulunmaktadır.

    hyacinth araba kullanamaz bu yüzden sıklıkla richard nadiren elizabeth veya başkası tarafından gideceği yere götürülürken, tuhaf direktifler vererek onları illet etmek alışkanlığıdır. 'mind the pedestrian dear'/'yayaya dikkat et canım' uyarısı her seferinde işe yarar. tabii ki hyacinth'in bahsettiği yayalar kaldırımda yürümektedirler.

    ayrıca hyacinth'in genlerinde bir miktar türklük vardır. sosyal statülerini yetersiz gördüğü herkesin ayakkabılarını kapıda çıkarttırır.
  • battle of the britcoms oylamasinda ikinci secilmis dizi. gercekten cok guzel bir dizi olmasina karsin coupling ve blackadderin ustunde yer almasi, saibeli bir ortam yaratiyor.

    (bkz: bu hakemlerle bu lig bitmez)
  • sümbül * hanımın maceraları.
  • zamanında comedy smart diye bi kanal vardı d-smart’ta. 10 yıl önce filan. akşama kadar izlerdim tatil günlerinde. sebeplerinden biri de bu dizidir. şimdi yine izleyince anne usulü patates kızartması ve sabah kahvaltısı kokusu aklıma gelir.

    bir zamanlar televizyonda güzel şeyler vardı.
  • zambak dış görünüşe meraklı, kardeşi papatya ve dişleri noksan, hep atletle dolaşan eşi zambak'ın tam tersi, yani son derece pasaklılar. üçüncü kardeş, gül ise süslü rüküş. zambak'ın yan komşusu gelince konuk otururken telefonla konuşuyor taklidi yapmasına bozuluyorum, ayıp ediyor, bazen de komşuyu kapıdan dışarı itip evinden atıyor. huysuz kadın işte. durum komedisidir. hiç gülemedinizse son sahnede mutlaka gülersiniz. kısacası bu biraz idare eder de, favorim "last of the summer wine"dir da, onu ne yazık ezberledim. "fawilty towers" ıııh... fazla şamata var, karman çorman o." holding the sunset" i yüze pasta sürme motifinden sonra bir daha izlemedim.
  • roy clarke tarafından yazılmış 44 bölümlük 1990-1995 arası çekilmiş bbc yapımı harika bir ingiliz mizah televizyon dizisi!

    ingilizler'de olan gizli sınıf kodlarını gayet mizahi ve ironik bir şekilde anlatan dizide, sınıf atlamayı başardığı için gururlanan, çıktığı kabuğu beğenmeyen hyacinth bucket'in kendini çok kastığından düştüğü mizahi durumları izliyoruz.
    alt sınıftan olan ailesinin paldır küldür misafirliğe geldiği gün, mahalleye rezil olmamak ve onları eve almamak için girdiği manövreler sonucu, beğenmediği ailesinin "bunun kafa gitmiş, çok üzücü" dediği sahne hem çok mizahi, hem de buruk biraz.

    dizinin en çok sevdiğim tarafı, çıkılan kabuğun belki de çok övünülemeyecek bir tarafı olsa dahi, en azından seçilen 'yeni hayatta', geçmişini süsleyerek, yaldızlayarak, gerekirse yalanlarla kapatmanın çok daha vahim olduğunu anlatma gücü. hyacinth o kadar çok kaçmak istiyor ki bu geçmişten, yeni hayatında 'bucket' olan soyadını dahi üstüne basa basa "bouquet" olarak söyleyip, ne kadar entel, kibar ve farklı olduğunu ısrarla göstermeye, kabul görmeye çalışıyor. dizide sevgili richard'a hem çok gülüp, hem az sabırlar dilemedim değil. zaten hyacinth'in 'richaaaard' diye sesleniş tonundan saatin kaç olduğunu anlamaktayız.

    hyacinth'in hava atma uğruna bazı ünlü cümleleri:

    - you're invited for one of my candlelight suppers
    mum ışığında akşam yemeklerimden birisine davetlisiniz.

    - my royal doulton with the hand painted periwinkles
    benim menekşeleri el boyaması royal doulton'larım.

    - goodmorning, mrs. bucket (postacı ya da başkası)
    oh, no, it's bouquet (hyacinth)
    günaydın bayan bucket.
    hayır, bouquet olması gerek.

    - the bouquet residence, the lady of the house speaking.
    bouquet'lerin evi, evin hanımı ile görüşmektesiniz.

    - it's my sister violet, the one with the mercedes, sauna, and room for a pony.
    kız kardeşim violet, mercedes'i, sauna'sı ve midilli'si için odası olan.

    - it's my sister daisy, she is not the one with the mercedes.
    kız kardeşim daisy, mercedes'i olan o değil.

    _________________________

    bu diziden çok şey öğrendim.
    geçmişte ve hali hazırda yaşadıklarımı bugün atmadan tutmadan yaldızlamadan, yazıp çiziyor anlatabiliyor ve neysem oyum diyebiliyorsam, bu dizi sayesindedir.

    son söz olarak gülmekten gözlerimden yaşlar getiren favori sahnelerimden birisini buraya bırakayım, hyacinth'in kıyafetine kadar özenle hazırlanıp büyük edayla gittiği bir tekne gezisi.*
  • zaman zaman bbc prime'da yayınlanan bir komedi dizisi. gösteriş meraklısı ev kadını hyacinth ve kılıbık kocası richard'ın düştüğü komik durumları işlemekte.
  • 90ların ilk yarısı çekilmiş bir ingiliz dizisi, herkesin mizah zevkine hitap etmeyebilir ama seviyorum ben uleyn! bölümleri dailymotion’da var ama ingilizce bilmek şart, alt yazı yok.
  • (bkz: #84186324)
hesabın var mı? giriş yap