• (bkz: pour-soi)
  • esas işimiz hayat yazmak. yaratıcılığın kitabi veya görsel yazıya odaklanması, asıl işin (yaşamanın) tümü veya yaşamdan fazlası olamaz. ürün onun bir bölüğü ama etkili, olduğundan fazla ve uzun olması umulan kısmı. sanat demek yoğun ve vurucu demektir. insanlar, yaşam birimleri olarak hem kendimiz hem birbirimiz olmak üzere yürüyoruz. hiç şey sadece kendisi için, her şey dönüşümsel, karşılıklı, iç içe. yumağın sahibi ve katılanıyız. evren yumağının. sicimse de sicim. buna içilir, şerefe!

    jean-paul sartre'ın varlık felsefesindeki önemli bir kavram. terim olarak tireli bileşik sözcük biçiminde (yani "kendi-için") yazılıyor. bu kavramlardan benim anladığım kendi-için varlık dediği canlı, kimlik sahibi olan varlık, yani hiçlikle bulanmış olan insan varlığı. öteki favori sözleriyle, ne değilse o olacak olan, ne ise o olmayan varlık. ancak ölmesiyle somut varlık oluyor, olanakları bittikten sonra. o yüzden varoluş özden önce gelir diyor, önemlidir de diyor galiba. olmaktan, özgürlükten kurtulamayan varlık olarak insan ilişkiye mecbur, musallat olmaya, kendisine musallat olunmasına mecbur görünüyor. kendinde-varlık dediğini ise somut varlık, insan ve sorumlu olmayan nesne, bazen salt hiçlik ve tanrı anlamına da kullanıyor.

    kiliseye, tapınak fahişesine, kuruma, şeyh veya dedeye, dilenciye, doktora, üfürükçüye, cinciye, falcıya, vs para verilir. gene özüne doğrudan dahil olmasa da para akışı yardımlaşanlar arasındaki asimetrik ilişkiye işaret eder. o özel bir bilgi halkasındandır, adeta ezoterik ve hermetik bir disipline mensuptur, ocaktan ve ocaklıdır. bu asimetriye, bilici büyücü ve yardımlaşma ustası olmaya yıllarını, becerisinin önemli bir bölümünü vermiştir. kaçak da güreşse artık bir köşeyi tutmaktadır. varlıktır, sosyal olarak el altında ve işlevseldir, sadece kendinden menkul ve kendi için değildir. (bkz: hekimlik/@ibisile)

    yoktan var olmak spontan yani kendi kendine olabilir mi acaba? genelde inananların işine gelmez. kendini yaratmak terimiyle düşünenler ise yaratılmayı pek kabullenmezler. seni sen yapan şeyler var, ama seni sen mi yarattın? eh aradan ekleyelim varoluş özden önce gelir varoluşçuluğu da var. bir de sartre dinamizmini anımsayalım, yanlış anlamadıysam ona göre halihazırda insan kendi için yaratılmayı sürdüyor ve "insan, ne ise o olmayan, ne değilse o olan bir hiçlik biçimi". (bkz: yoktan var etmek/@ibisile)

    "böylece düşünce ve duygular, zihinsel ve fiziksel nesneler varolurlar. fakat tümeller bu anlamda varolmazlar, onların olduklarını ya da varlıkları bulunduğunu söyleyeceğiz ki, burada "varlık", zaman dışı olarak, "varoluşun" karşıtıdır." bertrand russel - felsefe sorunları

    "dolayısıyla hiçlik bu varlık boşluğudur, kendi-içini oluşturmak üzere kendindenin kendiye doğru bir düşüşüdür.
    hiçlik, varlığın varlık tarafından soru konusu yapılmasıdır, yani tastamam bilinçtir ya da kendi-içindir.
    hiçlik, varlığa özgü bir imkandır ve onun tek imkanıdır." jean-paul sartre - l'etre et le neant

    "gelecek, olgusallığın (geçmiş), kendi-içinin (şimdiki zaman) ve kendi-için için mümkün olanın (gelecek) aniden ve sonsuza dek sıkıştırılmasının kendi-içinin kendinde varoluşu olarak en sonunda kendini açığa çıkaracağı ideal noktadır." jean-paul sartre - l'etre et le neant

    "kendi-için kaçış formunda varlığa mevcuttur; şimdiki zaman, varlık karşısında sürekli bir kaçıştır. böylece şimdiki zamanın ilk anlamını belirlemiş olduk: şimdiki zaman var değildir; mevcut an, kendi-içini gerçekleştirmeye ve şeyleştirmeye yönelik bir kavrayıştan yayılır; kendi-içini ne ise o olan aracılığıyla ve kendi-içinin mevcut olduğu şey aracılığıyla, örneğin saat kadranının üzerindeki şu ibre aracılığıyla göstermeye iten de bu kavrayıştır." jean-paul sartre - l'etre et le neant

    (ilk giri tarihi: 10.4.2017)

    (bkz: en-soi)
    (bkz: kendi kendinelik)
    (bkz: kendi için yaşamak)
    kendim için
hesabın var mı? giriş yap