kendo

• capun dövüş sanatı [capunların her işi sanat arkadaş]... üzerine arıcı zırhı giyen iki tane adam, ellerindeki kirilmazlar ile birbirlerine girerler. utanmadan puan falan alırlar... eksrim 'in capuncası...
• 7. dan seviyesinden bize ulaşan bilgilere göre:
  
  "birbirimizin gözlerine bakmalıyız.
  sahip olduğumuz tüm iyi niyeti bakışlarımıza taşımalıyız.
  bakışlarımızla 'ben dostum' demeliyiz.
  çalışırken gözlerimizi bir birimizden ayırmamalıyız.
  karşındaki arkadaşın bir an için senin gözüne değil de
  vuracağı hedefe bakıyorsa onu uyarmalısın.
  10 kere uyardın, yine mi yapıyor? 11cisinde yine uyarmalısın.
  kendodaki tüm gelişmeniz bunun üzerine şekillenir.
  kendo budur."
• bir spordan cok bir kulturdur. zaten bu nedenledir ki halen olimpiyatlara alinmamaktadir. bir yabanci olarak yerinde bu ise merak sardiginiz takdirde cesitli zorluklarla karsilasmaniz gayet dogaldir. ilk olarak seiza denilen dizinizin uzerinde uzun sure oturmaya alismaniz gerekmektedir. daha sonrasinda kati bir sistem icerisinde ast-ust iliskilerini kabullenmeniz, her nekadar yasiniz en yuksek olsa bile kendoda gecmisiniz olmadigi icin tum salonu doujoutemizlemeye alismaniz, gerektiginde sizden 5 yas kucuk ustunuzden azar yemeyi goze almaniz gerekmektedir..
  ayrica rei de hajime rei de owari denilen baslarken ve bitirirken sayginizi belirten selam en onemli noktalardan birisidir. rakibinizle savasmaya baslamadan once de bitirdikten sonra da selam vermek zorunludur. burda niye kafasini kolunu kestigim adama bi de selam vercem yaaa?? demek yersiz kacacaktir.. cunku karsinizdaki dusmaniniz da sizin gibi canini ortaya koymustur.. bu ona saygi duymak icin yeterlidir.
• 4 yıldır halı saha maçı bile yapmayan, ya da ne halı sahası kaçırmak üzere olduğu otobüse bile koşmayacak kadar sporla alakasız bünyeyi ilk gününde haşat eden capon işi. "anam anam kalkmıyo kollar" ve hatta "iyi de bacaklar niye hamladı abi?" ve "dayanamıyom bağdaş kuracam" gibi fısıltılar kulaktan kulağa dolanır. o bir kilo bilmem kaç gramlık şinai denen bambu zopa ceviz ağacından yapılmış gibi ya da granit antik yunan heykeli bacağı gibi olur ikinci saate yaklaşıldığında. "kollar olabildiğine yukarı!! 45 derece 45 derece!!".. ya bırak allasen, o kol kalkar mı artık?! ha tabi teknik yetersizlik başrol oynar bunda. meşe odunu savurur gibi savurmamak gerekir şinaiyi. sol elle savururken sağ elle durdurulurmuş. durdurulurmuş da sol kolun zopayı kaldırmaya dermanı kaldı mı hiç sormazlar adama.
  
  bir çiledir kendo.
• samurayların silahlı dövüşlerinin bir dalı.kendo ve iaido kılıç kullanma sanatlarıdır ve elbette birbirlerinden farklıdır.
  iaido,kılıç kınındayken yapılan hareketleri kapsarken kendo kılıç kınından çıkarıldıktan sonraki hareketleri esas alr.
  örnek: kınınızada bir katana var ve karşınızda iki düşman.ilki gelirken kılıcı kınından çıkarırken yana yatıp düşmanı belden çizdiniz buraya kadar iaido.ikinci düşman bir kılıç savurdu siz de blok alıp,etrafında döndünüz (bkz: reverse) ve cırt.bu da kendo
  (biraz fazla basit oldu ama idare edin)
• attiginiz naralarin, yaptiginiz ataklardan daha önemli oldugu söylenen japon savas sanati. ya ben belki sessiz ama gizemli savasci takilmak, triplerde gözüküp cat cut düsmanlarimi ortadan ikiye ayirmak istiyorum, size ne sensei. acemilik döneminizde, shinaiyi dogru tutmaktan daha cok temel yürüyüs ve kosma tekniklerini iyi ögrenmeniz yarariniza olacaktir. hocanizin söyledigi japonca kelimeri hemen kapmaya calisin, bir kac ders hocaniz bisiler dediginde "ne dio bu ya hasmet mi hacime mi anlamadim gitti" (bkz: hajime) diye düsünüp kalmayin. shinaiyinizi sevin, alin onu bas ucunuza koyun, iyi bakin, bir üst seviyeye cikmak icin vermek oldugunuz sinavda shinai bakim/temizlik sorulari ile karsilasinca oturup kalmayin. sol koldan gücünüzü alip, sag taraf ile atak yönünüzü verdiginiz bu savas dalinda kafa, bilek, karin boslugu ve boynunuzun önü hedef noktalaridir. acik verdiginiz anda rakibiniz cotank! diye kafaniza sopayi gecirir, hizli adimlarla yaninizdan kayip gider, siz ise kalirsiniz oracikta.
• neredeyse her ataktan sonra belli bir savas narasi (orn. hiaaaaa, ahoyaaaaaa, kayiiiiiii) atilarak dusmanin yanindan dortnala ileri dogru kosuldugunu gorup seyrederken eglendigim nadir uzakdogu dovus sanatlarindan biri.
• kendo: kilic yolu olarak cevrilebilecek bu kavram aslinda konfucyus felsefesi ve japonya'nin shinto dininden beslenen ahlak ogretisidir.kendo'nun ilk ogretisi ai uchi, ya da karsindaki seni bicerken onu bicmektir. bu uc noktada zamanlamadir...ofkesizliktir. dusmanina onur konugu olarak davranmak demektir.ayni zamanda yasami terkedip, korkuyu safdisi birakmak anlamina gelir.
• kılıç ustalığının özü, kötülüğü yenmektir, rakibini değil. - yagyu munenori
  
  kendo günümüzde bu özdeyiş üzerine geliştirilmiş bir sanattır.
  
  ülkemizde gitgide daha da yaygınlaşmaktadır.
  (bkz: katsuninkan)
• o estetik zırh ve kask tasarımları insan işi değil bence, tarihteki uzaylı müdahalesine piramitlerden daha büyük bir işaret adeta.
  
  (ara: böyle* m* kend*)