• zahmete girip takımla istanbul'a gelmesine de gerek yokmuş, oklahoma'dan atsa yine sokar pezevenk.
  • vay arkadaş, nasıl bir yüzdeyle atıyor anlamadım gitti. ben o kadar yüksek yüzdeyle akbil basamıyorum.
  • covid-19 test sonucunun pozitif çıkması hakkında "if you can’t beat em, join em" yorumu yapılan efsane skorer.

    mevzuya yabancılar için edit:

    2016 playofflarinda kevin durantli okc 3-1 öndeyken seriyi gsw'ye 4-3 kaybetmişti, durant de performansıyla çok tartışılmıştı. sezon bittikten birkaç hafta sonra durant en büyük rakipleri gsw'ye katılarak nba'in yeni kötü adamı haline gelmişti ve hakkında benzer şakalar milyon defa yapılmıştı.
    tabii ki covid-19 sonrası da fırsat kaçmamış.
  • kendisine sırf siyahi olduğu için maymun benzetmesi yapanların, o bahsettiği maymunların boku kadar kıymeti olmadığını bilmek güzel.

    henüz 22 yaşında nba'de sayı kralı olmuş, sadece adı "dream team" olan abd takımının skor yükünü tek başına çekip kupayı almış ve mvp olmuş, önümüzdeki yıllarda daha çok adını duyacağımız pırlanta gibi çocuktur. öyle bi yamuğunu falan da görmedim valla efendi çocuk. turnuva boyunca herkese geçirdi, bize de geçirdi ama teodosiç piçine kızdığım gibi kızmıyorum buna, helal olsun lan.

    edit: maymun yazan götoş silmiş hemen zamanın ötesine gidince.
  • bence bu adam tutulmamalı. geri kalan 4 adamı kitleyelim. bu eleman 50 sayı falan atsın..
    gördüğünüz gibi çok muhteşem bir taktik çizdim. bence işler bu. evet.
  • kendisi durdurulamaz bir oyuncudur çünkü;

    vakt-i zamanında twitter üzerinden dwight howard'a sataştığı ve howard'ın da yalanlamadığı üzere, boyu dwight howard'dan bile daha uzundur. *

    2.25'lik wingspani zaten insanlık dışıdır, ancak omuzları boyuna göre oldukça dar olduğu için aslında kolları herhangi 2.25'lik wingspane sahip bir oyuncudan daha da uzundur.

    durduğu yerden değmeyi başardığı 2.80'lik mesafe ise * nba'deki pivotların bile aşağı yukarı 2/3'ünden fazladır.

    tüm bu akıllara zarar fiziksel özelliklerinin yanında ise hızı ve çabukluğu boyuna göre ortalamanın üzerinde, fundamentalı ve şut mekaniği ise kusursuza yakındır.

    university of texas'ta oynadığı yıl, gittiği bir partiden sıkılıp, gecenin bir vakti partinin yapıldığı malikanedeki basketbol sahasında şut idmanı yapacak kadar basketbola aşık ve oklahoma city thunder genel menajeri sam presti'nin her fırsatta söylediği gibi, çok ama çok çalışkandır.

    ve belki de en mühimi, henüz sadece 22 yaşındadır..

    lise yıllarından beri takip ettiğim, 2010 dünya basketbol şampiyonası sayesinde ömrümde belki de ilk ve son defa canlı izlemeyi başardığım, kendisine 20 metreden fazla yaklaşamama rağmen adeta kardeşim gibi sevdiğim bu genç, 12 eylül 2010 türkiye abd maçında gerçekten canımızı yaktı, kalbimizi kırdı. belki de ömrümüzde bir daha hiç bu kadar yaklaşamayacağımız dünya şampiyonluğunu bizden söküp aldı. ama olsun, canı sağolsun. böylesine büyük bir oyuncunun takımına yenilmek bile bir onur, bir şereftir. umarım ki allah, dünya basketbol tarihinin en önemli oyuncularından biri olabilecek bu gence sağlık ve sıhhat, kendisine karşı oynayacak tüm rakiplere de dayanma gücü verir. *
  • bugün 129-100 biten maçta, 76ers'ın içinden geçen ve aradaki kan davasında son sözü söyleyen basketçi. yani 76ers'a şu yaşattığını ben izlerken keyif aldım.

    ligin ilk yarısında nets, 76ers'a ikinci maçta yenilmiş ve maçın sonunda joel embiid, kendisine "yo can go home now" diyerek ortalığı germişti. maç sonu açıklamada kd, "ikimiz arasında ortak bir saygı var, kazanan taraf olduğu için bunu yapabilir." demiş, embiid bu açıklamayı duyunca "benimle onun arasında böyle bir ilişki yok" diyerek ikinci darbeyi vurmuştu.

    arkasına, kd sakatken, harden-simmons takası gerçekleşti. 76ers ile simmons arasındaki toksik ilişki, nets ve kd'ye de bulaşmış oldu. all-star seçimlerinde lbj ve tnt ekibi de harden'la ilgili şaka yaparken, kd'nin yüzünden düşen bin parçaydı. bununla baya dalga geçildi. yetmedi, harden'ın bir anda sakat diye bilinirken mvp zamanındaki gibi performans gösterdi, yani baya baya nets'de bilerek oynamadığı da belli oldu. arkasına ilk maçından sonra "balayı gibi, kendimi çok daha iyi hissediyorum" açıklamaları harden'ın baya nets'ten soğudunun işaretiydi. bunların hepsi kd ve nets için alay konusu oldu. sadece bununla kalsa iyi. embiid'in "hayatımın en mutlu anları, hiç bu kadar açık alanda özgür oynamamıştım" açıklamaları, üstüne de nets'in kötü gidişi eklendi. buradan da simmons ve nets alay konusu oldu.

    ve gözler bu maça kitlendi.

    simmons, oynamayacağını dile getirdi. bu haftaki idmanda gazeteciler smaç bas, diyince sırtını göstermesi, yalanına sahip çıkıyor denilerek iyice alay konusu haline getirildi. phila'da otel çıkışında taraftarlar tarafından yuhlandı. baya baya bütün nba nets-76ers maçında, nets'e son kurşunun sıkılmasını, simmons'un kalan iki parça öz güveninin tüketilmesini, kd vs. embiid ve harden kan davasının embiid tarafından, mvp kampanyasının bir parçası olarak bitirilmesini bekliyordu.

    herkes babayı aldı. daha doğrusu kevin durant, tekrar "you all know who i am" vakası yaşatıp, iş yalnızca basketbol oynamaya gelince bu senaryoda kendisinden daha iyi kimse olmadığını gösterdi.

    adam, simmons yuhalanmaları, embiid'in tavırlarını felan bırakıp, kyrie ile birlikte resmen playoff modunda fırtına gibi maça girdiler. direk, hiç salmadan full tempo oynayıp, ilk çeyreğin daha birinci dakikasında skor bir defa 2-2'ye geldi bir daha asla 76ers'ın yaklaşmasına izin vermediler. maçtaki en küçük fark ilk çeyreğin son iki dakikasına girilirken ki 6 sayı. skor bir defa 28-21'e geldi, oradan tekrar gaza basıp baya baya 76ers'ı dikiz aynasında bıraktı. maçta 25 sayı attı ama ilk baştan itibaren kyrie ile birlikte nets için öyle bir atmosfer yarattılar ki sanki 50 atmış gibi etkisi oldu. ayrıca ilk çeyreğin ortasında, kendi evinde embiid, 13 ve 14 faul atışları için çizgiye giderken dibine gidip bağıra bağıra "faul atmak dışında bir bok yapmıyorsun" diyip, adamın üzerine yürüdü. son çeyrek ayaklarını gazdan çekmeseler maç 50 sayı farka gidecekti. 29 sayı farkla bitti. son çeyreğin başında simmons'u yuhlamaya gelen taraftar, kendi takımını yuhlayarak salonu yavaştan terk etti. maçtan sonra kd "iş sahadaki oyuna gelince, simmons'un üzerinde pek dikkat oluşmuyor. o yüzden baya sessizdi salon" dedi.

    şimdi, ne oldu?

    kd, harden, embiid ve 76ers için balayını bitirdi. maç sonu embiid için "çok faul atıyor bu takımının ritmini bozuyor" açıklamasıyla, yenilginin üzerine embiid ve ekstrem sayıdaki faul atışlı oyununu insanların ortasına atıp saldırıya açık hale getirdi. bu embiid'in mvp kampanyası için de baya yara vuracak. yani kd, baya embiid'i bacağından vurdu.

    harden için ise 76ers'ın yenilmesi playoff'daki kritik maçlarda performansı düşen harden için yine kritik maçlarda kaybolduğu imajını tazeledi. yani harden ve embiid dört maç iyidi, ancak böyle kritik anlarda harden yine yanıt veremedi.

    nets tarafında ise simmons'un üzerindeki baskı biraz daha azaldı, kd bu davada en iyinin kim olduğunu kanıtladı ve playoff zamanı geçen yıl bucks'a yaptıklarını yine yapabileceğini gösterdi. şu an nba'de kendisine saygı duymayan bir tane adam kalmamıştır.

    rabbimden bu iki takımın playoff serisini diliyorum.

    edit: talepler doğrultusunda bir kaç link ekledim. nbc sports'da balayını bitirdi diye başlık atmış. içimizdeki fanatik gazetesi, globalmiş.
    edit 2: humanfly, kan davasının başında kd'nin 76ers'ı yendikleri ilk maçta, kd'nin kapı orada demesiyle olayların başladığını hatırlattı.
  • bir an once kenan duran yapmamiz gereken insandir.*
hesabın var mı? giriş yap