khooneye ma

• marjan farsadın şu animasyonlu klibiyle izlerken insana içinde güzele dair ne varsa onu hatırlatan şarkısı. sözlerini okumadan önce aklıma yaşama dair umutlu şeyler düşündürürken okuduktan sonra onların yanına yaşanan üzüntüleri de katıyor. ama çok beğendim.
  ..
  
  "bizim ev uzakta uzakta
  sabır dağlarının ardında
  altın ovalar’in
  boş çöllerin ardında
  suyun obur tarafında
  yorgun dalgaların
  sedir ormanlarının ardında
  uykudaki bir rüyada
  mavi okyanusun ardında, armut bahçelerinin
  üzüm bağlarının obur tarafında
  arı kovanlarının arkasında
  bulutların ötesinde
  özlemimizin
  ıslak caddelerin
  ve yağmurun
  ve denizin ardında
  
  evimizde hikayeler var
  vişne ve antep fıstığı var
  sıcak kahkahaların arkasında
  yorgun insanları var
  evimizde mutluluk
  havuzunda balıklar var
  sokaklarında top oyunu
  ve güzel kedileri var
  bizim ev sıcak ve samimi,
  duvarlarında eski fotoğraflar var
  yazın balkonda oynarken deniz kenarında çekilmiş
  ve yağmurun altında
  elde bir bavul boğazlar düğümlenmiş
  güzel ve samimi insanlardan ayrılırken var."
• pune haeri'nin itinalı çevirisi ile anlamına anlam katan, ayrılmak zorunda kaldığım yuvamı anımsatan güzelim şarkı.
  
  evimiz
  
  evimiz uzak mı uzak, sabırlı dağların ardında
  altın rengi ovaların, boş sahraların ardında
  evimiz suyun ötesinde, sabırsız dalgaların ardında
  servi ormanlarının ardında, bir rüyada, bir uykuda
  mavi okyanusun, armut bahçelerinin ardında
  asma bahçelerinin, arı kovanlarının ardında
  evimiz bulutların arkasında, hasretimizin ardında
  ıslak caddelerin sonunda, yağmurun denizin ardında
  evimizde hikayeler var, vişneleri fıstıkları var
  sıcak gülüşlerinin ardında, yorgun insanları var
  evimizde mutluluk var, havuzunda balıkları var
  sokaklarında top oyunu var, minnoş kedileri var
  evimiz sıcak ve samimi, duvarlarındaki resimler eski
  eyvandaki oyunların resmi, yazın çekilen sahil resmi
  o gün yağmurda çekilen resim, elimde bir bavul, boğazımda düğüm
  iyi ve sevecen insanların yanından uzağa gitmek
  
  evimiz uzak mı uzak, sabırlı dağların ardında
  altın rengi ovaların, boş çöllerin ardında
  evimiz suyun ötesinde, sabırsız dalgaların ardında
  servi ormanlarının ardında, bir rüyada, bir uykuda
• evini özleyenler,evini arayanlar, yolunu bulamayan, yoldan çıkanlar, o'nu arayanlar, o'na kavuşanlar, o'nunla konuşanlar, iyi insan olmak isteyenler, iyi insan olmaktan yorulanlar- kötü olmayı beceremeyenler, bulutların ötesini merak edenler, ninnisini kaybedenler ve elbette bir çocuğun gülüşüne konmak isteyenler.
  
  buyrun, size şarkı yapmışlar.
• aşık olduğum şarkılara eklenen bir şarkı. bu ve man o to için farsça öğrenilir gerçekten. sözlerinin anlamı istanbul gibi bir şehirde daha da anlamlılaşıyor. hislere tercüman. *
  
  özellikle şu kısmı sanki ben yazdım hissi verdiriyor.bahçenizde sizin adınıza büyütülen vişne ağaçlarını hatırlarsınız.
  
  evimizin öyküleri var
  vişneleriyle fıstıkları var
  sıcak gülüşlerinin ardında
  yorgun insanları var
  
  evimizin mutluluğu var
  havuzlarında balıklar var
  sokaklarında imece var
  şirin kedileri var
  
  evimiz, sıcak ve samimi
  duvarlarında eski resimler
  balkondaki oyunun resmi
  yazın deniz kıyısında
  
  yağmur altındaki o günün resmi
  bir hıçkırık ve bavulla
  harika ve nazik insanlardan ayrılırken
• iranlı sanatçı marjan farsad'ın olağanüstü şarkısı ve video klibi.
  
  dün gece bir arkadaşım bu video klibi yolluyor bana ve ben öylece kalakalıyorum. neden böyle oluyorum, sebebini bugün anlıyorum. çünkü sözlerin türkçe çevirisini farsça bilgisine güvendiğim slavophilia dostuma sağlama yaptırırken konuşuyoruz, meğer geçen sene rüyadaymış gibi hissettiren şarkılar başlığına koymuş bu video klibi.
  hal böyleyse benim bunu geçen yıl izlemiş olmam lazım ki izlemiş ve sevmişimdir illa. peki dün gece öylece kalakalmamın ve bu kadar etkilenmemin sebebi ne?
  
  sebebi, geçen ay gördüğüm bir rüya. dün gece bu kadar etkilenmemin sebebi o rüyam işte. kendi rüyalarını çocukluğundan beri deşen, kurcalayan biri olarak pek anlam verememiştim o zaman. oysa şimdi biliyor ve anlıyorum ne gördüğümü, neden gördüğümü...
  
  "bizim ev uzakta uzakta
  sabır dağlarının ardında
  altın ovalar’ın
  boş çöllerin ardında
  suyun öbür tarafında
  yorgun dalgaların
  sedir ormanlarının ardında
  uykudaki bir rüyada
  mavi okyanusun ardında, armut bahçelerinin
  üzüm bağlarının öbür tarafında
  arı kovanlarının arkasında
  bulutların ötesinde
  özlemimizin
  ıslak caddelerin
  ve yağmurun
  ve denizin ardında
  evimizde hikayeler var
  vişne ve antep fıstığı var
  sıcak kahkahaların arkasında
  yorgun insanları var
  evimizde mutluluk
  havuzunda balıklar var
  sokaklarında top oyunu
  ve güzel kedileri var
  bizim ev sıcak ve samimi,
  duvarlarında eski fotoğraflar var
  yazın balkonda oynarken deniz kenarında çekilmiş
  ve yağmurun altında
  elde bir bavul, boğazlar düğümlenmiş
  güzel ve samimi insanlardan ayrılmak var."
  
  şarkının canlı performansı da burada;
• marjan farsad'ın kirpikleriyle söylediği şarkı.
• bir ağaç var: zeytin ağacı.
  bir ada var: bodur midilli.
  bir adam var: yüzünde düşüncenin derin izleri.
  bir kadın var: gün batımında hep o tapınakta.
  bir ağaç var: zeytin.
  bir ada var: midilli.
  bir adam var: kaygıları kabusa çevirmiş düşlerini.
  bir kadın var: güneşe döndüğünü sanmış yüzünü.
  bir ağaç var: bin yıllık.
  bir ada var: binbir hikayeli.
  bir adam var: dert değilmiş derdi.
  bir kadın var: derdinin dermanı yok gibi.
  
  bir şarkı var: ormanda bulmuş kaybolan zeytinin sesini.
• tarifi yok, her şeyiyle mükkemel ötesi bir eser.
  
  teşekkürler...
• elimde, o an bir tane bavul ama boğazımda binlerce düğümle ayrılmıştım baba evinden...
  
  insan, ne kadar özenerek kurarsa kursun kendine ait yuvasını; hiçbir ev, hiçbir yuva, kendiliğinden/hesap-kitap yapmadan gelişen o ilk yuva gibi sıcak olmuyor sanki. işte bu şarkı, o sıcaklığı çok güzel anlatıyor.
• marjan farsad’a ait sımsıcak bir şarkı. bir evle ilgili yazılmış en güzel sözler, duygular bu şarkıya ait olabilir.
  
  khooneye ma