• bir projeye baslandiginda, projeyi yaptiran taraf ile* proje elemanlarinin, zaman plani, proje kapsami gibi kritik noktalar uzerinde konusmak icin yaptiklari toplantiya verilen isim*
  • degajdan alınan topu kafada sektire sektire kaleye kadar götürüp kafa golü atmak mümkündü.
  • proje başlangıç toplantısı. müşteri ve satıcının bir araya gelip projeye start verme mahiyetinde, bilgilendirme, tanışma, gaza getirme amaçlı başlangıç toplantısı.
  • kickoff 97 versiyonu şimdiye kadar oynadığım en eğlenceli futbol oyunudur.

    top rakipte ve yüzü kendi kalesine dönük koşuyor iken, 4-5 tuşa aynı anda basmak suretiyle oyunu kilitleyip, topla kendi kalesine girmesini sağlayabilirdiniz. (bu taktiği bilmeyen ve "abi valla klavye kilitlendi" diye ağlayan arkadaşınızla dalga geçmek gibisi yoktur.)

    bazı futbolcular en ufak harekette kart alırlardı; misal brezilyalı dunga. baktınız hakem dunga'ya doğru koşuyor ve ikinci sarıdan kırmızıyı verecek, hemen oyuncu değişikliği ile dunga'yı kenara alıp, sarı kartı yeni giren oyunucunun yemesini sağlayabilirdiniz.

    bir keresinde taktik değişiklik yapıp (oyuncu değişiklik haklarımı kullandığımdan) ikinci sarıyı yiyecek forvet oyuncum ile defans oyuncusunun sahadaki yerlerini değiştirmiştim. hakem elinde sarı kartı ile, forvet oyuncumun peşinde, yeşil sahayı bir baştan diğer başa koşmuş, ama yine de sarı kartı defans oyuncusuna göstermişti. hakemin oyuncunun peşinde koşması ile gaza gelen, "yediremedin olm hakeme" diye pis pis sırıtan arkadaşımın, sonraki yüz ifadesi görülmeye değerdi.
  • özellikle kamu kurumlarında, uluslararası ortaklı bile olsa, kickoff meeting diye toplantı talep edene artık "başlangıç toplantısı olmasın o?" yanıtı verdiren toplaşma. tanışılır, proje konuşulur, sonra gelsin çay gitsin kahve, ev buldunuz mu, şehrimizi sevdiniz mi, pr planından hoşlandınız mı, proje takvimi sizce gerçekçi mi... karar ve sonuç alınanı az olmakla birlikte en sevdiğim toplantı türü.
  • hiçbir futbol oyunundan bu oyundan aldığım zevki alamadım bir daha. top futbolcunun önünde sekerdi, yani çok kısa bir süre ayağına değer sonra sekerdi, hatta hızlı koşanın ayağından daha fazla açılırdı. işte bu yüzden çok zevkliydi, çalım atmak gerçekten çok oynamış olmayı değil, refleks ve kabiliyet geretirirdi. 2 kişi oynayınca rakibi, sağa yatırır, sola yatırır, deli edebilirdin. güzel paslaşıp son gol vuruşunu boş kaleye yapabilirdin, kaleciler füze gibi taa kalenin öbür ucundan uçarlardı... uzun paslar, aşırtmalar, yerden oynamalar hepsi vardı ve çok güzeldi... inanılmaz hızlı bir oyundu... futbolcuların özelliklerinin çok fazla farkettiği, kötü/iyi oyuncu ayrımının çok net olduğu bir oyundu ayrıca...

    bir de kick off un player manager isimli bir versiyonu vardı, bu oyunda ise 30 yaşında iyi özelliklere sahip bir futbolcu/teknik direktör olarak başlıyordunuz 3.lig den, ilerleyen yıllarda özellikleriniz düşüyordu vs... güzeldi, çok güzeldi...
  • bu tip oyunlardan sonra, okulda arkadaşın ps4'ü ile yaptığım maçlar hariç pek oyun oynamış değilim. bu oyun önemlidir. güzel bir futbol oyunuydu. minnak adamlarla goller atardık. bu oyunda orta sahadan aşırtma denilen hınzır taktikle gol attığımda komşumuzun kızının tebessüm ettiğini gördükten sonra, hep o şekilde gol atmak isteyip joystick'imi kendime doğru hızla çektim. bunu yaptığımda bir "an" vardı, doğru an. onu yakalayamazsam adam marsa top venüse giderdi. şu an tabi bilen bilir, biraz hassas bir yapıdayım ve bazı konularda duyarlı olmayı bir alışkanlık haline getirdim. örneğin burger king'de sıraya girme adabı, plajda aşırı hareketler yapmamak gibi.

    işte bazen kick off oynadığım ve birilerinin izlediği günlerime dönüp değerlendirme yapınca, joystick'imi hızla kendime doğru çekerek gol atma arzumun psikanalizini yaptığımda; bir insan, birey ve bu sitenin sıradan bir yazarı olarak kendimden çok utanıyorum.

    o an aklımdan geçenleri düşününce, kendimi; aciz, zavallı bir barzo olarak görüyorum.

    iki elimle tutup çekme hareketimde ne düşündüğümü şu an anlatmayacağım ama tüm kalbimle, tüm benliğimle ve samimiyetim ile, bunun için çok geç kalmış olsam bile, şu an tüm kadınlardan özür dilerim. bu satırları okuyan, ileri bir zamanda okuyacak hangi karşı cins olursa olsun bilsin ki, artık o adam yok. jotstick de yok. artık, tiyatro-kültür panayırı- operadaki hayalet- madame bovary gibi eğitici şeyler, olumlayıcı bir bakış var. dostça sevgilerimle...
  • bu oyunda maca baslamadan one secenekler arasinda tam olarak hatirlamasamda 5 adet farkli hakem secenegi vardi ve her hakemin farkli karakterleri vardi.ama o hakemler arasinda ismini hic unutmadigim zappa die bir hakem vardi ki nerdeyse her faulu kirmizi ile taclandirirdi.

    bide santradan asirtma 4. saniye golleri de meshurdu.santra yapilir orta yuvarlagin hafif sagina cekilir adam hemen asirtma yapilir.o donemde bu vurusa bambino denirdi sebebini pek hatirlamasamda.ayrica amiga 500 evde oynanmaz en keyiflisi atari salonlarinda abi masa acik olsun denilir ve tahta suntanin uzerine sabitlenmis joysticklerle oynanir.

    bazen bu joystickler capraza gitmez hemen gorevliye seslenilir,gorevli masanin altina egilip 5-10 saniye ugrastikdan sonra capraza da gitme yetisine sahip bir jostick sahibi olursunuz.

    masa acik olsundan kastim yarim saatlik ac abi dersen mac dakika seceneklerinde min 3 dk vardi ki bu da 2*3 dk yani 6 dk dir.gayet yetersizdir.5 dk secilir ve bu maclardan en az 3 tane yapmak yaklasik ayarlarla 35 dk yi bulmaktadir.eger 3.macin 60. dk sinda aniden evet sizin doldu beyler diyen ve ayni anda ekrani karartan bir aterici ile muhattap olmak istenmiyorsa yapilmasi gereken acik olsun abi demektir.

    bu oyundan sonra sensible serisi de bir nebze ayni hazzi vermistir fakat kick off gercekten farklidir.

    bide ceza sahasina girip l cizip gol atma vardir bu oyunda o da baska bir taktikdir.diger bir gol taktigi ise frikik ne meseafeden olursa olsun sut tusuna yani zaten var olan tek tusa ani ama bir o kadar da hizli basip joysticki once saga ve aniden sola veya tam tersi yapilarak inanilmaz falsolu gol atma yontemidir.
  • gelmiş geçmiş en tempolu futbol oyunu, öyle top ayağınıza yapışmaz, sürekli topu kontrol etmeniz gerekirdi, şimdikilerin aksine (bkz: fifa2001) şutları da komple kendiniz hedefleyip falsosunu verirdiniz. return to europe, the final whistle gibi add-on lariyla da gönlümüzde taht kurmuştur. bir de isteğe bağlı olarak takımda bir kişiyi seçip maçta sadece o kişiyi oynamak ayrı bir lezzet verirdi oynayanlara...daha önceleri birkaç poker oyunu çıkarmış anco nasıl böyle bir klasiğe imza atmış hala düşündürür.
hesabın var mı? giriş yap