• konya'nin 49 km güneybatisinda konya meram ilçesi, hatunsaray beldesine bagli gökyurt köyünde bulunan antik kent.

    yapilan arkeolojik çalismalar sonucu kilistra'da hellenistik ve roma çaginda (i.ö. 2. yy-i.s. 3. yy) yerlesimin basladigi tespit edilmistir.

    kazi esnasinda dogu sirahanede esik tasi olarak bulunan roma devri bir devsirme mezar yazitinda kilistra adinin geçtigi görülmüstür.

    kilistra bizan devrinde (i.s. 8-13 yy) yogun bir sekilde kapadokya benzeri kaya oyugu yerlesmelerine sahne olmustur.

    incil'de söz edilen aziz paulos'un seyahatleri sirasinda ugradigi anadolu kentlerinden lystra ayni zamanda ünlü kral yolu üzerinde olup ikonion (konya)-pisidia antiocheia (yalvaç) arasinda bulunmaktadir. listra'dan yalvaç'a giden haberci paulos kilistra'ya da ugramistir. haberci paulos'un mektuplar gönderdigi timoteos da lystralidir.

    kazi çalismalari esnasinda temizligi yapilan sümbül'ini kilise'nin bulundugu mevkiye halen yöre halkinin "paulönü" demesi aziz paulos'un adinin yasatildiginin kanitidir.

    roma devrinde hristiyanligi kabul etmis lystra halkinin paganist (putperest) kitlelerin ve yagmacilarin yogun saldirilarina dayanamayarak çevresinde bulunan ve saklanmaya elverisli daglik kesimler seçtikleri görülmektedir. kurulan bu sakli kentlerden en önemlisi kilistra'dir.

    gökyurt köyünün halen yasayan halki kilisra antik kenti üzerine yerlesmistir. bizans döneminde yerli halkla anadolu'ya gelen türk'lerin birlikte yasadiklari bazi bulgularindan anlasilmaktadir. osmanli döneminde ise daha çok hayvancilikla ugrasan konar-göçer asiretlerin iskan edildigi etnolojik bulgulardan tesbit edilmistir.
  • (bkz: konya)’nın (bkz: meram) ilçesinde,2.kapadokya da denilen,tüf kayalara oyulmuş antik kent.
  • neffis bir drone goruntusu icin buyrun

    https://www.youtube.com/watch?v=ij8-vuzutkg

    gokten cekimi yerlesim yerinin ne kadar tarihi bir atmosferi oldugunu kanitliyor.
  • konyadaki bisiklet gruplarının yılda hiç değilse bir kaç kez ziyaret ettiği güzelim yerdir. benim de bu sayede keşfetmişliğim vardır.
  • herhalde bu kadar büyüleyici bir yerin hiç bilinmemesi ülkece ne kadar aptal olduğumuzun kanıtıdır. fotoğraflarına bakıyorum da hemen dibine top sahası yapmışlar. bari yok olmadan gidip de ne kaldıysa onu göreyim...
  • kilistra antik kenti konya’nın 45. km güney-batısında bulunan göktürk köyü sınırları içerisindedir.
    helenistik ve roma dönemine ait olan kilistra, kral yolu üzerinde yer aldığından dolayı zamanında imparator augustus tarafından askeri merkez haline getirilen yerlerden biridir. ayrıca incil’de söz edilen aziz paulos’un anadolu seyahatleri sırasında uğradığı yerlerden biri olarak bilinmektedir.
    peri bacalarını andıran görüntülere sahiptir.
    kilistra’nın tek ayakta kalan yapısı tarihi kilisedir. kayayı içten ve dıştan oyarak kilise haline getirmişlerdir.
    kilistra arkeolojik keşifler bittikten sonra hem şehir merkezine uzak oluşu, hem de gerekli değeri görmemesinden dolayı kaderine terk edilmiştir.
    türk halkının en sevdiği şeylerden biri, böyle tarihi yerlerde ateş yakıp alkol almaktır. işte kilistra da o haldedir.
    hem doğal sebeplerden hem de ilgisizlikten, her geçen gün biraz daha yok olmaktadır.
    sağ olsun zamanında maddi getirisi olmadığı için bütün oda girişlerine demir kapılar kaynatıp bırakmışlar. böylelikle hem koruduklarını zannediyorlar hem de o kapıları oraya koyarak tarihe bir tekme de kendileri vuruyorlar.
    daha fazla yok olmadan görmek isteyenlere tavsiyem bol bol fotoğraf çekilin. kilisenin kapısından içeri girin ve içerinin havasını soluyun. duvarlara dokunun… zira ileride yok olduğunda aynısından bir daha olmayacak.

    işte o kilise;

    kilistra 1
    kilistra 2
    kilistra 3
    kilistra 4
    kilistra 5
    kilistra 6
    kilistra 7
    kilistra 8
    kilistra 9
    kilistra 10
    kilistra 11
    kilistra 12
    kilistra 13
    kilistra 14
    kilistra 15
    kilistra 16
    kilistra 17
  • kapodakya'yı da görmüş biri olarak ikisi benzer olsa da çok farklı bir havası var. antik kentlere ilginiz varsa kesinlikle görmeniz gereken yerlerden birisi. pavlus'un da seyahatlerinde burada bulunduğu biliniyor.

    ben buraya ilk olarak arkadaşımla gittim. gitmemiz de aslında biraz şans eseri oldu. normalde antalya'ya gitmek için yola çıktık otostop çekmeye başladık. 15 dk oldu duran yok yarım saat oldu hala duran yok, sonunda bir yardımsever vatandaş durdu da bizi aldı. nereye gittiğimizi sordu, biz de dedik antalya'ya gidiyoruz ama dedi ben oraya kadar gitmiyorum x köyüne gidicem dedi. saat de geç oluyordu biz de dedik ne yapsak acaba? ben konya'da gezilecek yerleri araştırırken kilistra'yı da görmüştüm. o kadar yol almışken en azından değsin dedik. kilistra'nın girişine doğru olan yerde indik.

    kilistra'ya giden yol da uzun olunca mecbur orda başka bir araç bekledik. en sonunda bir tofaş geldi neyse bizi aldılar götürdüler onlar da oraya gidiyorlarmış. biz arkadaşla etrafta gezinip etrafı inceliyip fotoğraf çekildik. havalar da soğuktu gittiğimiz vakitler kurtlar falan oluyormuş aman dikkat diyelim. tedbirinizi alıp gidiniz.
  • gökyurt köyü kilistra antik kentin üzerine kurulmuş. bizans döneminde burada yaşayan yerli halkla birlikte asya'dan gelen türkler birlikte yaşamışlar.
    gökyurt köylüleri tarım ve hayvancılıkla uğraşıyor. köyde bol miktarda kabak yetiştiriliyor. düğünlerde kabak yemeği ikram ediliyor. anadolu'da başka bir yerde böyle bir gelenek yok.
    kabak yemeğinin kökeni hristiyanlık dönemine kadar uzanıyor. kabak yemeği kadın sofralarında kuruluyor. bu kabak yoğun bir şekilde kapadokya'da da var. kabağın hırıstıyanlık döneminde kadınları güzelleştirdiğe inanılıyordu. islam geleneğinde düğünlerde kabak yemeği yemek diye bir alışkanlık yok. buna rağmen bu gelenek burada halen devam ediyor.
    kültürler birbirini takip ediyor zaman içerisinde. yok olup kaybolmuyor bu harika bir şey.
hesabın var mı? giriş yap