• başlık altında yazılanları okudukça insanda bir "allah'ım kör et beni" duygusu oluşuyor. hayır orda biri kalkıp güzel güzel anlatıyor "tomesode kimono var, yutaka var" diye, bir doğulu oryantalistler hala "ohhyyşş altına bi şiy giyilmiyomuş bunun çok fantazik", yok "geyşa giysisi". he anam, senin de giysilerin "cariye elbisesi"ydi, hep fantazik böyle, uu yoksa 300 sene evvel de kot-tişört giyordun sen, aferin.

    1- kimono, genel olarak japon giysisidir, alt türleri vardır.
    2- erkekler de, çocuklar da kimono giyer, neden? bakınız 1. madde.
    3- normal bir giysi olduğuna göre neden içine iç çamaşırı giyilmesin? ki tam aksine, japonlar'daki eski güzellik anlayışı doğrultusunda göğüsler belli olmasın diye kat kat kumaşla sarılırdı. altında iç çamaşırı olurdu. üstüne, bizim mantıkta bir nevi kombinezon gibi bir astar giydirilirdi, üstüne (hele de mevsim kışsa) bir kat daha iç kimono giyilir, en üste o renkli kimono giyilir, sen hala "ayhhh bunu istanbul'da içine çamaşır giyerek giyiyorlar, cahiller .s .s" kafasındasın. allah tependen baksın e mi!
    4- öyle "çok cüzi" fiyata filan alınamaz, yavaş alalım saçımız başımız dağılmasın. baştan aşağı japon ipeğinden mamul olacak, üstüne o ipekler kök boyalarla elde renklendirilecek (çünkü sanayi tipi boyalar kumaşı sertleştirir), üstüne kimono ressamı diyebileceğimiz insanlar ona desenler çizecek. yetmedi, iyisinin fiyatı bir kimonodan bile pahalı olabilen bir obi alacağız, ki iyi bir obici sadece obi üretir, bu kuşaklar çok pahalıdır. buna uygun terliğe, çoraba girmedim daha dikkat edersen. kim kaybetmiş de biz bulalım kimonoyu?
    5- kadın kimonosunun fantezi olsun diye giyilebilmesi için evinizde ya obi bağlamayı bilen biri olmalı, ya da bir adet obi bağlayıcısını işe almanız gerekir, evet mesleği obi bağlayıcılığı olan insanlar zengin japonların bir hizmetkar türüydü. zira kimononun üstündeki obi, böyle sırtta kaplumbağanın kabuğu gibi gözükecek şekilde bağlanmalıdır ve bunu sadece iyi bilen biri bağlayabilir. eğer bir kadın, günlük kimono değil de bu sizin anladığınız gibi süslü kimonolardan giymişse, lakin kuşağını önden bağlamışsa bu onun "hayat kadını" olduğuna dalalet eder. sadece hayat kadınları, kolayca çözülsün diye önden bağlar, zaten işleri bitince sırttan bağlayacak birilerine de sahip değildirler.
    6- sizin anlayacağınız, kadın kimonoları fantezi olsun diye değil, tam aksine kadını kat kat sarıp sarmalayıp onu gizlemek için yaratılmıştır. kimonoların eteğinin dar olmasının sebebi, çinli soylu kadınların ayaklarının bezlerle bağlanmasının sebebiyle aynıdır "kadın kaçıp gidemesin". evet, sebebi budur. nasıl ki çin'de köylü kadınlar tarlada çalıştıklarından, ayağını bezle ölene kadar bağlayıp parmaklarını kangren yapma, böylece "güzel olma" (bakın güzellik anlayışı ne kadar değişken) "şans"ından yoksunlarsa,. ayak bağlamak çinliler için soyluluk göstergesiyse, dar etekli kimono da japonlar için soylu kadın kıyafetiydi. çin'de soylu kadınların ayaklarını bağlaması, o kadınların kocaları için, kendileri evde yokken kadının kendisinden habersiz bir yere gitmesini önlüyordu (ayakları deforme olduğundan tahtırevanla taşınırdı bu kadınlar, yani gizli saklı dışarı çıkma şansları kalmazdı) çinlilerdeki kadar manyakça olmasa da, hızlı hızlı yürüyemesin, gizli saklı işler çeviremesin, çevirse de kaçamasın diye, zengin kadınların giydiği bu şık kimonolar daracık eteklidir. anca mini mini adımlar atabilirsiniz (bu mini mini adım atma olayının bacak ve popoyu sıkılaştırdığı, güzelleştirdiği de söyledir, yani kadının eziyeti gene erkeğe yaramıştır) hızlı yürüyemez, asla koşamazsınız. böylece şairler, sizin bahçelerde nasıl "salındığınızı" yazabilirler. siz salınmak ister misiniz, orası meçhul, ama zengin kadınlar istese de istemese de pahalı kimonolarının içinde "salınmış"tır...

    şimdi lütfen oryantalistlik yapmadan dağılalım. edward said mezarında dönmesin. nasıl ki size bir evropalı "cariyesi var mı kocanın, sen onun odalığı mısın, normalde böyle giyinmiyorsunuz di mi, avrupa'dasın diye kafanı örtmedin?" diye sorunca uyuz oluyorsanız, siz de gelip buraya "içine bir şey giymiyorlar, fantaaaazi giysisi zaten bu, geyşalar giyiyo heb" falan yazmayın, kalbinizi kırarım.

    esen kalınız.
  • boyle cok azilan bir zamanda, hemen siyrilmasi, cikarilmasi zor olan giysi. sakin sakin taocu sevi$me ve seks giysisidir. kendimden biliyorum, boyle bir kere yengeniz japon ayiptir soylemesi, otantik yapmi$ bana bir ak$am surpriz, su$i falan derken atladim, cikaramadim kimonoyu, evet.
  • geleneksel japon giysisi. ipektir, bilmemkaç kattır, yaklaşık 2 karış kalınlığında bir kemeri, sırtında yastığı vardır. genel olarak ikiye ayrılır. bekar kadınlar kolları uzun furisode denen türü, evli kadınlar kolları kısa tomesode denen türü giyer. kolların uzun kısmının yanları kadın kimonosunda açık erkek kimonosunda kapalıdır. özel durumlarda giyilen milyon tane daha çeşidi vardır.

    kimono - japon giysisi anlamına gelir
    yukata - yazlık kimono, şimdilerde sabahlık
    hanten - çocuk kimonosu
    nagajugan - iç çamaşır
    haori - kısa ipek ceket
    michiyuki - bir tür ceket
    hakama - japon pantolonu
    uchikake - en resmi kimono
    shiro-maku - düğün kimonosu
    happi coat - kimono tarzı ceket
    taiko happi coat - japon davulcularının giydiği kolsuz happi coat
    eri-sugata - kimono yakasının altından görünen beyaz yaka
    obi - kimononun beline sarılan kalın kemer
    geta - topuklu japon sandaleti
    zori - düz japon sandaleti
    tabi - başparmak ve diğer dört parmağı ayıran japon çorabı
  • yalnızca çok zengin hanımların giyebildiği ipek kimonoların eteklerinin ne kadar dar olduğu hiç dikkatinizi çekmiş midir bilmem, ancak onların içinde yürümek gerçek bir ıstıraptır. ufacık adımlar ata ata yürümek zorundasınız, haliyle hızlı olamazsınız, zaten nefes nefese kalırsınız (insanlar hızlı hızlı yürürken onlara yetişeceğim diye dilleri dışarı sarkan kısa bacaklı, ufacık köpekleri düşünün, işte onun kadar acımasızca...) isteseniz de koşamazsınız, zira eteğin darlığı şöyle rahat bir adım atmanıza izin vermez. haliyle siz de koşup kaçamayacak, sadece erkeklerin göz banyosu için mini mini adımlarla ortalıkta salınacak bir canlıya dönüşüverirsiniz. halbuki köylü kadınlar çalışmak zorunda oldukları için bol ve rahat kıyafetler giyerler. eh, tabii avrupa'da da korsenin daha ziyade üst tabakadan kadınlarca giyildiğini hatırlatmakta fayda var. zengin erkeklerin güzellik standartlarını yakalamak, yüksek tabakadan kabul gören bir hanım olabilmenin başlıca yolu, tüm dünyada aynı bu...

    bir benzeri, çin'deki ayakları sımsıkı bandajlanıp deforme edilerek "daha güzel" bulunan kadınlar için de geçerliydi... (bkz: #43555967)
  • sanıldıgının aksine erkeklerin de giydiği geleneksel japon entarisinin adı.şimdiler de kadın üzerinde çok sexi durduğu söylense de, kaslı güçlü erkek cinsi üzerinde de süper sexi durmaktadır.gecen günlerde bizzat şahsen misafir kaldığım bir erkek arkadaşda şayit oldugumdur.siyah rengi erkeklere tavsiye edilir.
  • sadece kadınların değil erkeklerin de giydiği hatta samurayların bile giydiği kıyafettir.
  • bugun, bir iki tane yukata alayim, turkiye'ye donunce bakin bu da japonlarin yazlik kimonosu diye sabahlik niyetine giyerim deyip, dayanamayip alip ciktigim japon geleneksel kadin kyafeti. elbette ki bir araba parasi bayilmadim, ikinci el aldim.

    evet en garip nokta ise kimonolarin fyatlaridir. soyle bir baktiginizda ne guzelmis dediginiz kimono 1000 tl den baslar ki her biri bir o kadar pahali aksesurlari buna dahil degildir. ben de toplamda 40 liraya ikinci elini aldim, etekleri hafiften sararmis. simdi de 40 kg bagaj hakkimin neresine sigdiracagim diye dusunmekteyim. maalesef, dur alma diyenim yoktu.
  • afedersiniz koca gotlu kim kardashian, kimono ismiyle ic camasiri cikarmaya calisti ve yedi zilgiti vazgecti.

    https://www.cosmopolitan.com/…o-trademark-backlash/
  • özünde, esasında, temelinde, ki-mas = giyinmek anlamına gelir, ki-mono = giyilecek şey demektir. yani kimono= giysi diyebiliriz
  • neden herkesin içine bir şey giyilmediğini iddia ettiğini anlamadığım giysi. bunun içine giyilmesi için özel kıyafetler var, erkek için beyaz fanila ve bildiğin paçalı don, kadın için ise jüpon veya ucu dantelli bir iç etek. kemer ya da obi de diyebiliriz, bağlaması gerçekten çok kolay bir iş değil, yardım gerek. gerçi benim giydiğim yukata idi, yazlık olanı, ama derste kıdemli japon teyzelerin anlattığına göre farkı kimononun kışlık ve 2 kat, yukatanın ise daha tiril tiril yazlık olmasıymış.

    önce kıyafeti giyiyorsun, hepsinin bedeni ve boyu standart. kadınlarla erkeklerin farkı kol altlarındaki açıklık, kadınlarda var erkeklerde ise yok. obi denen kemerin altına ayrıca beyaz kuşaklar bağlanıyor, boylar standart olduğu için burdan katlanarak ayarlanıyor. bedenler de tabii. kadınlar için 2 ayrı kuşak kullanılıyor, erkeklerde ise bir tane. beyaz kuşaklarla ayarlama yapıldıktan sonra sıra asıl kemere geliyor, onu da 2 karış boşluk kalacak şekilde bırakıp geri kalanı sarıyorsun, sonrasında ön tarafta karmaşık işlemlerle kurdela haline getirdikten sonra arkaya çevirmen gerekiyor. bunun bile yöntemi var, tam hatırlamamakla birlikte, ya sağdan sola doğru ya da tam tersi çevirmen gerekiyor.

    benim giydiğimin eteği dar filan değildi, ama bilemiyorum, zaten belden ayarlanan ve önü açık olan bir şey, eteğin dar olması çok mümkün gelmedi bana. o küçük küçük adımların sebebi giydikleri değişik terlikler olabilir bence. hem önünde hem arkasında topuk olan terlik mi olur lan.

    öyle fantazi giysisi filan demeyin, bi sürü japon hala bunu giyip sokaklarda geziyo valla, metro bekleyen kimonolu insan dolu ortalık.

    bı de geyşalık ve fahişelik müessesesini ayırmak lazım, geyşalar erkeklere şarkı söyleyen, birlikte kağıt oynayan ve bunun eğitimini almış insanlarken, fahişelik için başka bir terim kullanıyorlar (gene unuttum). onların kıyafeti kimonoya göre çok açık, hem sırt hem göğüs dekoltesi var.

    çok net olmasa da şöyle bir şey.

    ayrıca bunu orjinal ipek olanlarını 5000 yene nah alırsın afedersin ama. çakmalarını bile 5000'den aşağı bulamıyorum ki bi de en az 2000 kemeri var. evde anneme diktirip japonya'dan aldım diyecem artık napalım. *
hesabın var mı? giriş yap