• bir ortamda sohbet ederken, konu elif şafak'ın aşk'ına gelince ortamdaki gencecik bir kardeşimiz
    -kimya hatunu da okumalısınız dedi.
    üşenmedi kitabı birkaç güne kadar getirdi elime tutuşturdu. kitaba başlayınca bitirmek gibi saplantıları olan bir insan için tehlikeli bir durum.
    önceleri kitabın ergen tribi gibi birinci ağız anlatımlarından sıkılsam da kitabı bitirdim.yer yer kafamdaki mevlana şems kavramlarına aykırı anlatımlar içeren bir romanı okumak zorunda kaldığım için kitabı bana veren gence içimden kızdım.

    kimya hatun elif şafak'ın kitabında manevi evlattır. sadece arka fonda bir renk olarak anlatılan yan bir karakterdir. saide kuds'un kimyası ise mevlana'nın gevher hatundan sonraki ikinci eşi kerra hatunun öz kızı ve olayın merkezindeki kişidir. olayları da o anlatır.

    ne tür bir araştırmaya dayanılarak yazıldığı meçhul olan saide kuds'un kitabı kimya hatun; feminizm kokan anlatımlarla, betimlemelerle dönemi anlatmaya, ışık tutmaya çalışmış. o yüzyıllarda hayatını bu kadar sorgulayacak kapasitede bir genç kız olması garip geldi. resmen çağını aşmış yada kitap hiç bir araştırmaya dayanılmaksızın yazılmış.kimya hatun yazarın kadınlık isyanlarının başrol oyuncusu olarak yazarın duygularını seslendirmiş .belki o dönemde erdal atabekin kışkırtılmış erkeklik bastırılmış kadınlık kitabı yayınlanmıştı * kimya hatunda onun etkisinde kalmıştı.

    kitabın anlattığı hikaye 3 ana bölüm teşkil ediyordu:
    1- kimya hatunun bağ evindeki özgürlüğün tadına vardığı , babasına, annesi kerra hatuna duyduğu hayranlık, bağ evi çalışanları
    bu bölümde yer yer kerra hatunun hiristiyanlıktan müslümanlığa geçmesinden kaynaklanan dini kıyaslamalar var gibi
    2- kerra hatunun mevlana tarafından istenilmesi, hareme yerleşmesi ve bu süreçte kimya hatunun yalnızlaşması
    3- kimya hatununda hareme yerleşmesi ve haremden, harem kadınlarından rahatsızlık duyması süreci. tabii burada büyüme çağında anne hayranı bir genç kızın anne ilgisinden koparılmış olması gibi yan kavramlar var.

    kitabın inceleme-araştırma eseri olmadığı, kurgulanmış olduğu kabul edilse bile mevlanayı sevenleri rahatsız eden bir uslubu bulunmaktadır.

    saide kuds bu kitabı ile iranın 2006 parwin etasami ödülünü almış olması da basında bize tanıtılan iran kadını kavramıyla çelişmektedir. ilk kitabıyla tarihi bir kahramanın ağzından bile olsa isyan bayrağını çekmiş bir kadın yazar ödüllendirilmiştir.
  • kimin elektronu kimin cekirdeginde belli degil, denklem karmasik, anlasilmaz bir tasavvuf hesabi sozkonusu. periyodik cetvelde soldan saga artan odipus kompleksinin yapisinda bir kararsizlik da yok. boyle gelmis boyle gidecek. ask ile doldu bu gonuller. kuveti altin suyuyla doldurdum, krediyi tasavvuf hesabindan kopardim, tasarruf ettim. hatuna askimin kimyasiyla donendim durdum, vuruldum. ne olursam olayim, geldim, lateksli ellerinden arsenik icmeye, odana.
  • kira hatun un ilk kocasından olan kızıdır.

    şemsi tebrizi nin bir sabah kimseye haber vermeden konya dan gitmesine mevlana nın çok üzülmesi üzerine şems in bir daha konya dan gitmemesi, rahat rahat evinde kalması ve herhangi bir dedikodu olmaması için mevlana tarafından şems i tebrizi ile evlendirilmiş olan evlatlığıdır.
  • saide kuds tarafından yazılmış ve iran'da ödül almış kitaptır.

    tasavvuf, mevlana ve şems aşkını bir de bir kadının dilinden anlatmıştır.

    kitapta, şems tarafından, kıskançlık sebebiyle dövülerek öldürülmüştür.
  • kapağını hiç beğenmesem de kimya hatun'u merak ettiğim için okuduğum kitap.
    saide kuds'un kitabı
    -s!-

    kadınların yine en çok acıyı en ağır ızdırabı çektigi ve seslerini hiç bir zaman duyuramadıkları karanlık çağları anlatıyor işin içinde mevlana celaleddin rumi ve şems tebrizi olsa bile.
    şahsen kitabın başları o kadar sıkıcı geldi ki küçük bir kızı anlatıyor ve ben hep olgun bir kadın hayal etmiştim ne bileyim çocuk yaşta gelin olacağını hem de şems'e.
    şems kimya hatun'u istediğinde ve hüdavendigar verdiğinde ikisine de bela okudum ne biçim insanlar diye.şems'in bencilliğine , mevlana'nın da gözünün körlüğüne.
    kimya'ya da kendi başıma gelmiş gibi üzüldüm yerimde duramadım çok sinirlendim yazar burda gerçekten bana o anları hissettirdi o yönden çok beğendim.
    yazar zaten hikayenin içine çekiyor seni kimya'nın saf duygularını onunla yaşıyorsun onunla üzülüp onunla çocuk oluyorsun.bir yerden sonra sayfalar akıp gidiyor.
    gel gelelim sonu da beni perişan etti ama şems'den de şunu öğrendim;
    ne kadar bilirsen bil dünyanın ilmini de alsan duygularına hakim olamıyorsan bir hiçsin.
    o kadar bilgisine rağmen bence şems zayıf karakterliymiş ki kendine hakim olamamamış.küçücük bir kızın duygularını önemsemeyecek kadar bencilmiş bundan sonra da şems'e iyi gözle bakamam.ne kadar bilirse bilsin insan değilmiş.
    alahaddin'e gelince sevdiğini başkasına kaptırmak ve öldügünü görmek...

    -s!-

    gel gelelim kitabı okumadan geçmeyin.bir de kimya hatun'un kadınların gözünden bakın olaya içiniz parçalanacak.
    bir daha mevlana ve şems'e aynı gözle bakamayacaksınız.
    belki ben de bir gün insanları hatalarıyla kabul etmeyecegi öğrenicem ama bugün değil.
  • bab-ı esrar da ahmet ümit kimya hatunu aleaddin çelebi ile şevişirken yakalayan şemsin boynunu kırarak öldürdüğünü bunun intikamını almak isteyen aleaddin çelebinin 7 kişi ile şemse suikast düzenleyip cesedini kuyuya attığını anlatır. (bkz: bab-ı esrar)
  • elif şafak'ın aşk'ında beni en çok etkileyen karakterdir kendisi.aşık olup ulaşamaması, ulaşamadıkça aşkının artması ve aşkının onu bitirmesi...güzel cümlelerle ifade edilmiş kimya hatunun duyguları.
  • mevlana'nin evlatlligi ayni zamanda mevlana oglu ona asikken o da sems'e asik olmus, bu da olayi daha da acikli hale getirmistir.
  • eğer olaylar saide kuds'un değil de elif şafak'ın anlattığı gibi geliştiyse kimya hatun kadın ruhunun default (ve bazen de gıptayla bakılan (bazen ama)) yardımı vasıtasıyla aşkı için ölürken sonrasında aşk adına ölen o devasa şems i tebrizi'yle aynı olmasa da paralel kulvarda buluşmuştur diyebiliriz.
  • şuana kadar okuduğum kitapların en iyisi. akıcı anlatışı, kimya'nın alaeddin'i sevmesi..

    --- spoiler ---

    "hem gerçekti hem yalan! lakin daha sonra mutluluğun mumda değil de onun yükselen ışıklarında olduğunu anladım. görebildiğin kadarıyla yetinmen gereken bir şeydi.
    mumun ışığını tutmaya çalışacak olursan mum sönecek, ışık gidecek ve elin yanacaktı!.."

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap