kişinin büyümediğini anladığı an
-
canın (bkz: counter strike) çekmesi
-
sabah biz işe giderken, annemin hala camdan bakarak bize el sallaması. ilkokul bebesi gibi hissediyorum bazen ama olsun annem benim hep bizimle olsun da her sabah el sallasın, uğurlasın bizi.
-
gecenin bir saatinde duvarın ardında gizlenirken, yıllar sonra saklambaç oynadığının farkına vardığı andır. eskisi kadar iyi saklanamıyordur sadece.
-
kendimi aradığımı nere gittimse bi türlü bulamadığımı anladığım zamanlar..
-
evli çocuklu halinle, çocuğun hastalandığında, gözyaşları içinde anne ve babandan medet, rahatlama, teselli sözleri beklemektir.
çocuğun var artık, senin çocuğun sana sığınacak artık... ama o üzüntü içinde, o anda aklına ilk olarak kendi annene sığınmak gelir...
annesinizdir, ama hala bir annenin evladısınızdır... -
çocuk oynasın diye aldığın oyuncakları aslında kendin için aldığını anladığın an.
(bkz: kız çocuğuna uzaktan kumandalı araba almak) -
koltuktan koltuğa atlayabilir miyim acaba diye düşündüğü andır.
-
bir yere giderken hala annene babana söyleyip izin aldığın andır.
-
captain america'yi sinemada izledikten sonra otopark yolunda arkadaslarin omuzlarini kullanarak 2.5 metre kadar ziplayip sol ayagin uzerine civileme inildigi an.
captain turkey! glu-glu-glu! -
otuz küsur yaşına geldiğin halde, hala oyun kovalamaktır.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap