• lisede okuduğum müthiş aksiyon gerilim kitabı.sürükleyicilik açısından bu kadar iyisini hatırlamıyorum.
  • doğan kitabın özensiz çevirisi okumayı zorlaştırdı. çeviriye göre fransız hastanelerinde hemşire yerine rahibe çalışıyor. belki de gerçekten fransız hastanelerinde hemşire yerine rahibe çalışıyordur. bu durumda da dipnot falan yazılmasını beklerdim benim gibi cahiller için.

    çevirmen kimmiş diye baktığımda da doğan kitabın çevirmen adını da yazmadığını farkettim. elimdeki baskı da 63. baskı
  • grange'ın diğer kitaplarına nazaran beğenmediğim kitabıdır. üniversite çevresinde dönen olaylar fazla ütopik geldi yani gerçekle bağdaştıramayınca ne anlatıyor ya bu diyorsunuz ben pek sevemedim. ayrıca bu kitapla da kendi içimde tasdikledim ki grange iyi bir ilk bölüm yazarı değil. sırf o berbat ilk bölüm yüzünden kitabı 3 kere 2. bölüme geçemeden bıraktım. ama onun dışında kitabın geri kalanı heyecanlıydı. özellikle mağripli polisin kısmı bence çok daha heyecanlı yazılmış.
  • --- spoiler ---

    iki polisin birbirinden habersiz yürüttüğü iki ayrı soruşturma ve bir müddet sonra yollarının kesişmesi. cinayetlerin sırrı yıllar öncesine dayanıyor ve ikiz kardeşler intikamını alıp nehri gerçekten kızıla boyuyor.

    --- spoiler ---

    jean-christophe grangé'ın 2.romanıdır 1998 yılında fransa 'da 3.5 milyon ile en çok satan roman olmuş. ülkemizde de romanları çok tutulan bir yazardır, ancak nedense bu romanı hakkında yalnızca 15 entry girilmiş olması beni çok şaşırtmıştır.
    edit:@saintalbray isimli yazar arkadaşım yorumların çoğunun kitabın fransızca adı olan les rivieres pourpres başlığı altına yazıldığını söyledi. teşekkürler.
  • grange'ın benim okuduğum ikinci kitabı. daha sonra the crimson river adı ile filmi de çevrilmiştir.
  • neresinden başlayıp hangi şaşkınlığımı anlatacağımi bilemiyorum.

    yıllar önceki linyit santralin yarattığı hava kirliliğinin buzlarin içinde saklanmasindan tutun da; göz irinologlarinin sakat kalan insanda göz lekelerinin arttırdığının keşfine dek uçtan uca beni savuran, 1995 yılının bilim şartlarını sonuna dek önümüze seren harika bir roman.

    polisiye olarak başlayıp "cesur yeni dünya" ya verdiği selamla genlerin nasıl birbiriyle eslestirilerek ari ırk yaratma çabasıyla ve bunun intikamıyla son bulan kurgu şaheseri bir çalışmaydı.

    kızıl nehirlerin ne olduğunu son 50 sayfada anladığımdaysa artık polisiye roman konusunun grange la kapandığını düşündüm.

    polisiye seven / sevmeyen diye ayırmıyorum, mükemmel bir kovalamaca ve yazarın okuyucu zekasına hodri meydan deyişine meraklıysanız elinizden bırakamayacağınız bir roman.
  • grange’ın aynı isimli romanını bugün bitirdim. hem olayın geçtiği guernon ve sarzac kasabalarını göreyim hem de bu fransız isimli abiler nasıl telaffuz ediliyormuş öğreneyim diye açtım filmi. açılış sekansını da çok beğendiğimi söylemeliyim.

    ister istemez kitapla kıyaslama yapıyorum ve tahmin edileceği üzere kitap çok daha detaylı, çok daha doyurucu. peki kitabının daha iyi oluşu bu filmi kötü bir film mi yapıyor? orasına siz karar verin
hesabın var mı? giriş yap