köfteci ramiz

• yoğurt satarken içine koydukları toprak kabın parasının dahil olup olmadığını merak ettiğim işletme. bi yoğurt 8,5 liraydı en son gittiğimde. haliyle şimdi o toprak kap evde duruyor.
• vatandaşı ihbar edip polise haraç veren işletme. gel bunu da sildir badem bıyıklı düldül seni.
• fahiş fiyata verdikleri, normal bir insanı bile kesmeyen porsiyonları ve hizmet anlayışlarının başarısızlığı nedeniyle kendilerini uzun süredir hiç takdir edemiyorum. üç köfteyle hayat geçer mi ramiz?
• "kardeşler
  onlara sokakta rastlarsanız ölümü görmüş gibi çevirin başınızı...
  ...
  adınız onların adına benziyorsa
  adınızı değiştirin
  vebanın girdiği eve girin
  onların girdiği eve basmayın ayak..."
  
  (nazım hikmet)"
• yasaklı ve gidilmeyecek işletmeler listeme eklediğim köfteci.
  
  bu arada buraya gitmeyi zenginlik sananlara kırmızı etten çok deniz ürünleri tüketmelerini ve ramiz'den ziyade balık lokantalarına gitmelerini tavsiye ederim. zira fosfor eksikliğinden dolayı zekada bir gerilik olduğu çok net... hep ramiz, hep ramiz, hep kırmızı et, hep kırmızı et, sonuç maalesef bu...
• bunların istanbul airport avm şubesinde yedim bu öğlen. salata ve barbekü sosları var şimdi köfte tezgâhının üstünde, oradan barbekü sosunu aldım ve açtım. barbekü sosu yoğun dumanla patladı ve üzerim (takım elbise, gömlek, italyan kravat, pantolon) tamamen barbekü sosu oldu. sos bildiğin haftalarca açılmamış ve gaz sıkışması olmuş ve içi küflenmiş. kasada duran saçları yatırılmış müdür kılıklıya dedim ki, servis ettiğiniz barbekü sosunuz, ki 18 aylık raf ömründen sadece 1'i kalmış ve küflenmiş, uzun süredir açılmadığından üzerime patladı. gömlek pantolon neyse yıkanır da çok sevdiğim kravatım bildiğin öldü. adamın bana söylediği "aa biz her gün açıyoruz nolur nolmaz diye ama demek ki gözden kaçmış o sos bugün". şimdi buradan anladığımız 1. belli ki haftalarca açılmayan o sos sabah unutulmamış 2 haftadır her gün unutulabilmiş. 2. güya önlem amaçlı kapakları açtıklarına göre demek ki sos patlama olayını önceden de tecrübe etmişler, ona rağmen de uygulamaya devam ediyorlar. söylediği tek şey kusura bakmayın oldu. müşteri memnuniyeti anlayışları bu kadar adamların. ulan müdür yapmışlar seni oraya getirmişler, saksı mısın be adam? önemsediğimden değil de, adam olsan en azından hesabı almamayı nezaketen teklif edersin.
  
  ramiz kimse allah belasını versin; 4 köfte, 1 dilim domates, 1 adet biber ve soğuk pideye aldığınız 12 lira da haram zıkkım olsun.
• eğer belirli bir kalite seviyesini tutturamayacaksa franchise falan vermemesi gereken şirket. ya otantik akhisar restoranı rererö demekle olmaz bu iş, o zaman efendi gibi başka yerde şubemiz yoktur bilmem kaçıncı yıl diye bir tabela as akhisar mı nereyse orada kal. küçük porsiyon ve aynı oranda sıradan, lezzetsiz köftelerini marka olarak tanıtmak tüketiciyi kandırmaktır.
• kendilerine welcome to the club demek istiyorum...
  
  diger klüp üyeleri için:
  
  (bkz: mado)
  (bkz: starbucks)
  (bkz: kızılkayalar)
• teknosa nın köfteci versiyonu.
• ümraniye meydan şubesinde, annemin noterle vekil olarak atadığına bugün inandığım bir çalışanı var. akşama eve gidince anneme anlatıcam, yeminle gözleri yaşaracak:
  
  + yarım ramiz istiyorum, pidesi olmasın.
  - azıcık mı yiceksiniz yani? yanına yarım çorba vereyim?
  + olmaz, istemem. soda içicem.
  - pide yerine küçük bi dilim kepekli ekmek verelim, içiniz kıyılır vallahi?
  + ahahhaa yok istemiyorum ben yemicem.
  - ama diyetler mayısta başlıyor, daha erken yahu yeseydiniz.
  + yok yok yeter bana bunlar.