• bardağın içinin ıslak olması durumlarında başa gelen hadise. kolayı köpürtmeden bardağa koyma konusunda bir püf noktası olsun kola severlere... dikkat ediniz; yeni açılmış bir kola, bardağa ilk konduğunda, neredeyse taşacak kadar köpürürken, kola bittikten sonra aynı bardağa konulan ikinci bardak kola veya taşmak üzere olan bardaktaki köpükler sönünce koyulmaya devam edilen kola hiç köpürmez. niye? çünkü bardağın içi ıslaktır.
  • bardagin agiz kısmına parmagi dayamak suretiyle gerceklestirilebilecek hadise.
  • bira doldururken köpürmemesi için bardağı yan çeviriyorlar. kola doldururken de olur bu. ama mesela biranın köpüksüz olması almanlar için neredeyse bir hakaretmiş. köpüksüz bira almanya'da olmayan bir içecek. kolanın köpürmesi tadını da bozabiliyor bazen.

    bunları bırakalım da, kola hakikaten değişti, çocukluğumuzdaki gibi değil. öküz gibi bardağa boca etsen de olmuyor; eskiden binbir dikkatle doldururken çok daha fazla köpürüyordu. ya da biz büyüdük ve köpükler küçüldü.
  • içine kola konulacak bardak ve kola buzluğa atılır, hayvan gibi soğutulur. kola buzlaşmaya başlamadan evvel (ortalama 45dk'dır bu benim tecrübemde) çıkarıtılır ve kola bardağa dökülür. işte size "kolanın bardağa koyunca kopurmemesi."
  • bardağı yan yatırıp kola doldurunca gerçekleşen eylem. aksi takdirde o koladan size bir hayır gelmez.
  • hele ki dışardan gelirken evde kola vardır diye alınmadığında bu durumla karşılaşılırsa tam bir umut sarıkaya tipi mutsuzluluk tanımı örneğidir.
  • fosforik asit-karbondioksit karışımından "çaldıklarına" delalet eder.

    imalat dilinde.
  • (bkz: kristal kola)
hesabın var mı? giriş yap