kolej takımı

• yerel spor medyasına mensup duayenler fazlaca holivud filmi izlemiş ki, ondan böyle bir benzetmeye tebelleş olmuşlar. türkiye sınırları dahilinde kolej dediğin şey, özel liseden başka bi şey değildir, değil mi? ama holivudda böyle mi? üniversite takımları filan. yani college, özel üniversite demek. sivilceli ve kıçı başı orantısız uzamış bir takım ergenden mürekkeb bu lise takımlarından medet umulamayacağından kelli, bizim spor gazeteleri habire abd'deki kurum ve kuruluşlara öykünüyorlar, belli. bu da holivud sayesinde oluyor haliyle. kültül empelyalizmi yani. anladın.
• bu takımın havasını yakayalan ekibin sırtı kolay kolay yere gelmez.
• genelde para almadan oynar bunlar. o yuzden bi heyecan, bir hirs, bir "biz" vardir...
  
  fekat senelik ortalama 1 milyon dolar para kazanan kisilerin olusturdugu takimlarda bu hava yakalanamaz. takim iyi oynuyorsa ve surekli kazaniyorsa buna "kolej takimi" yakistirilmasi yapilamaz. bre zindik derim o zaman; chelsea kolej takimi mi?
• metin ali feyyaz'li kadroya kolej takimi denmesiyle ilgili feyyaz'in soyle bir lafi vardi:
  "sifo gelmeden once bize universite takimi diyorlardi. o gelince kolej takimi demeye basladilar"
  zira sifo mehmet kahramanmaras'tan besiktas'a geldiginde yasi da hayli kucuktu.
• türk sipor medyasının, bilhassa da kazım kanat'ın yıllardır bitip tükenmek bilmeyen bir takıntısı, içinde alev alev yanan bir hasretidir. öyle ki, kanat gerek yazılarında gerekse de tv programlarında sezon öncesi beşiktaş'ı değerlendirirken bu yakıştırmayı ölçü olarak kullanır. "bjk gençlerle bu sezon kolej takımı havasını yakaladı" sözü iyi bir yoruma işaretken, "aah o eski metinalifeyyaz'lı kolej takımından eser yok bu sene" takımı kötülemek için kullandığı en büyük silahıdır.
• zamanında metinalifeyyaz'lı beşiktaş'ı tarif etmek için kullanılan bir kavram. genç, mütevazi, sempatik ve iyi futbol oynayan oyunculardan kurulu futbol takımlarına bu sıfat yakıştırılır.
• aydin ors zamaninda efes pilsen'e de boyle hitab ediliridi.