• tersanelerde işçiler ölür, tersane patronlarını eleştirirsiniz: "siyaset yapmayın ölenlerin ailelerine saygı duyun" denir

    kaçak bir iş yeri patlar insanlar ölür, yetkilileri eleştirirsiniz: "siyaset yapmayın.. ölenlerin ailelerine saygı duyun" denir

    istanbul'un göbeğinde bomba patlatırlır.. polisi eleştirirsiniz: "siyaset yapmayın..ölenlerin ailesine saygı duyun." denir

    son olarak kaçak bir kuran kursu patlama sonucunda yıkılır, 16 çocuk ölür, sorumluları eleştirirsiniz: "siyaset yapmayın.. ailelerine saygı duyun" denir

    işte bunları dile getirmek vicdansızlık, allahsızlık olarak kabul edildiği sürece maalesef sonu gelmeyecek olaylardan bir tanesi. susun diyenler susanlardan çok olduğu sürece olacak böyle şeyler.
  • bir facia yaşanmış yurttur. sorumluların tespit edilip cezalandırılması gerekmektedir. ancak olan olmuştur ve çocuklar feci bir şekilde can vermişlerdir. geri gelmeleri de sözkonusu değil.

    ancak bu facia özelinde bile anlaşılmayan ya da anlaşıldığı halde çarpıtılan bir şeyler var. 7nokta4 yetmedi mi iğrençliğinin gündeme getirilmesinden rahatsızlık duyanlar olmuş. öncelikle "7nokta4 yetmedi mi" demenin ne anlama geldiğini ortaya koymak lazım. gerçi çarpıtanlar da biliyor da kısaca tekrarlayayım: "sizzz bizim türbanımızı yasakladınızzz. dinimizi yaşamamıza engel oldunuzzz. allah da işte deprem belasını gönderdiii." bir deprem faciasının kendi zihniyetleri için aşağılıkça kullanımının ifadesi bu. başka şeyler de denmişti. "depremin olduğu gece gölcük'teki donanma komutanlığında israilliler ile eğlence yapılmış, kızlar israillilerin önünde soyunmuş, 28 şubat kararları aslında donanma komutanlığında alınmış, denizin dibindeki cesetler domuz suretinde imiş, kimi evler önceden özel olarak işaretlenmiş gibi yıkılırlen kimi evlere bir şey olmamış vs. vs." bir sürü saçmalık.

    bugün yaşanan facia bağlamında kimse çıkıp da "şunun cezasıydı, bunun ihtarıydı, siz öyle yaptınız bu bela başınıza geldi" gibi bir şey demiş değil. denilemez de. "7nokta4 yetmedi mi" saçmalığının gündeme getirilmesinin tek amacı hastalıklı bir zihniyetin hayata bakış açılarıyla bugünkü olay arasındaki açıklanamaz tezattır. "hani deprem o uydurduğunuz bir sürü saçmalık yüzünden bir cezaydı. onun için "7nokta4 yetmedi mi" diye soruyordunuz. peki bu neyin cezasıdır?" diye sorma saikli bir gündeme getirmedir. "7nokta4 yetmedi mi" zihniyetinin eleştirisi sözkonusu.
  • http://www.hurriyet.com.tr/…13.asp?gid=229&sz=66909

    ......

    şunları okuduktan sonra anne/baba olmak nedir, ne değildir'i düşündürten felakettir.

    "balcılar’daki kuran kursunda 18 cana malolan patlamanın ardından şikáyetçi kimse çıkmazken belde halkı ölenlerin "şehit" olduğu görüşünde. 12 yaşındaki kızını yitiren barış semerci yaşananları "takdiri ilahi" diye değerlendirip kimsenin ihmalini görmediğini söyledi ve ekledi: sakın kurs için kötü bir şey yazmayın."

    ......

    yazsak noolacak ki? sen varsa diğer evlatlarını da yollarsın şehit olsunlar diye. yav şu sözleri herhangi biri söylese, en azından şuursuz dersin, sinirin tepene çıkar vs. e ama bunları diyen adama ne diyecen? yahu bu nasıl bir kafa yapısı? bu nasıl bir insan? hakkaten sen nasıl bir insansın yav? vazgeçtim senin anne ya da baba olmandan. bu bi değer katmaz insan olana. bir durumdur sadece. ha zaten bazı vücut fonksiyonlarını kullanmak da insanı "anne" ya da "baba" yapmaz. önce insan olacaksın insan!

    şimdi evlat acısı çeken birine bu sözler söylenir mi diyeni çıkabilir, çıkmışını da gördük. yemişim alayınızın hassasiyetini. adamın dediklerine bi bakın önce. çevre halkı ne demiş ona bi bakın! şehit olmuşlar len! bacak kadar çocukları tıkıyosun rezil bir yere, sanıyosun ki matah bi şi olacaklar "eğitilince!" ha şimdi çıkıp da ama efenim bu tür kazalar her yerde olur, ne alakası var kaçak kursla şunla bunla diye mide bulandırmasın. bak inanıyosan asıl en büyük "günah" budur bu!

    türkiye gerçeği budur artık. bak ne diyor: "12 yaşındaki kızını yitiren barış semerci yaşananları "takdiri ilahi" diye değerlendirip kimsenin ihmalini görmediğini söyledi ve ekledi: sakın kurs için kötü bir şey yazmayın."

    bizi bu zihniyet yok ediyor, bu zihniyetin tercihleriyle yaşıyoruz artık, yok oluyoruz. yok oluyoruz çünkü, böyle düşünen hiçbir millet ayakta kalamaz. evladını yitireceksn ve ağzını açıp takdiri ilahi'den başka bi şey söylemeyeceksin! hesap sormadığın gibi, sormak isteyenleri de uyaracaksın! yazık len. hakkaten yazık. yok olmuşuz olacağımız kadar.
  • olaya ilişkin ilk aklıma gelen şey, "bakalım dinciler bunlar için ne diyecekler?" oldu. öyle pis, iğrenç bir fanatizm sardı ki etrafı, insanların hayatlarını kaybetmesi mutlu etti bazılarını, "7.4 yetmedi mi?" yaklaşımı ne kadar taraftar buldu zamanında. insanlar kendi gibi olmayana ne kadar tahammülsüz bu ülkede.

    şimdi 13 kişi ölmüş, çocukmuş, bunların hiçbirini düşünmedim ilk anda, ülkedeki riyakarlık, fanatizm arttıkça, insanlığımızı hep beraber yitiriyoruz demek ki.
  • yurt patlar patlamaz çocukları ölen aileler çıkıp "ne yani bale kursuna giderken mi ölselerdi, onlar şehit oldu, allah yolunda öldü" demişlerdi.

    şimdi de çocuklarına öğretmişler... hep bir ağızdan ingilizce kursuna gidiyorduk, bir şey görmedik, duymadık dedirtiyorlar.

    bu aynı adamlar sonra da camiye gidip imamdan dürüstlük masalları dinlerler, olmadı kendileri anlatırlar... hz. ömer'in dürüstlük hikayeleri ile kendilerinden geçip islamın yüceliği karşısında ne kadar aciz olduklarını düşünüp hislenirler. ne güzel memleket değil mi?

    peki adalet, hukuk sistemi... bu ingilizce kursuna giden çocuklara tek bir ingilizce soru sorarlar mı dersiniz? ya da enkazın altında hiç ingilizce kitabı bulmuşlar mıdır? gerçek suçluları ortaya çıkarıp cezalarını çekmeleri için çalışıyorlar mıdır? şüphelerim var...

    18 kişi -çocuk- ölmüş 27 kişi yaralanmış. binada yürütülen faaliyetten, binanın kendisine kadar her şey kaçak, kanunlara aykırı ve hukuk dışı... ama yargılananlar tutuksuz yargılanıyor. ve bence para cezası ile yırtarlar bu işten... hatta çocukları ölen aileler kızlarımız sizin sayenizde şehit oldu diye bu adamların ayağını da öper. eee ilahi adalet bu işte. cehenem falan. yersen!
  • bazı insanların, "tüp patlamış, çocuklar ölmüş, hala ne konuşuyorsunuz, susun, yas tutun, fazla kurcalamayın" modunda yaklaşabildiği olayın sebebi. çöken bina kuran kursunun olduğu için "öyle kurslara giderseniz olacağı budur" yaklaşımı yanlış olduğu kadar, "patlamanın nerede olduğu önemli değil, çocuklar ölmüş, sadece buna üzül" yaklaşımı da bir o kadar yanlıştır.

    bence olayda tüpün suçlu olduğu kadar, müftülükler sayesinde, resmi olanların bile kontrol edilmesini imkansız hale getirecek bir hızla kuran kurslarının çoğalmasını sağlayan; ve resmi olmayanları görmezden gelerek bunların açılmasına gizliden destek veren zihniyet de suçludur. bu şekilde fikir belirtip, olayın sorumlularını sorgulamak, hesap sormak ise ölülerin üzerinden siyaset yapmak değildir, bu şekilde düşünenin aklına turp sıkılmalıdır.
  • yeni şafak gazetesinin büyük otobüs mitinge gitmiş rezilliğinin benzeri bir şekilde ele alınmaması gereken yurttur. konu ne yurdun hangi tarikata ait olduğudur ne de yazın tatile gönderilmesi gereken çocukların dini eğitim için yurda kapatılmasıdır. konu daha hayata dair hiç bir şey görmeden ölüp giden çocukların acısıdır ve sadece tarikatçı yurtlarda değil tüm türkiye de çokca görünen kalitesiz binaların yapılmasıdır.
  • http://www.ntvmsnbc.com/news/454940.asp

    kucucuk kiz cocuklari ne idugu belirsiz adamlara emanet, izinsiz, hukuksuz, kayitsiz binalarda...kimbilir hangi tarikatin ya da rant avcisinin elinde sozde egitiliyorlar. ana baba olacak insanlar da hic dusunmeden, sorgulamadan, kime neyi nasil emanet ettiklerine kafa yormadan yollayiveriyorlar evlatlarini. sonrasi tufan, hastane kapisinda kavruk tenli, gozlerinin aki inci gibi parlayan masum kiz cocuklari agliyorlar. korkmuslar, yaralanmislar ya da daha kotusu tonlarca beton altinda geleceklerini kaybetmisler.

    aman siyaset yapmayalim. aman kapayalim agzimizi olulere, acili ailelere saygi gosterilim, degil mi? eger insanlarin vicdani ve ahlaki ufacik kiz cocuklarinin akil almaz bir cehalet ve ihmal sonucu oldurulmesini kabul ediyorsa, eger onlarin hesaplarini sormuyor, olumlerinden sorumlu olanlara ofke duymuyorsa biz ne diyelim? odu kopuyor kimilerinin sozde kutsallarina leke dusecek diye. oysa insan hayatindan hele cocuklarinkinden daha kutsal ve uzerine titrenmesi gereken ne vardir dunyada ben bilmiyorum. aklim, vicdanim, insanligim kabul etmiyor.

    dinen "kaza"dir diyip, "nasilsa namaza kalktiklari sirada olduler, cennete erecekler" diye dusunup aninda huzur bulanlar, bu cocuklari sahipsiz birakan cehalete bogulmus aileler, denetim gorevini yapmayan, onlari koruyamayan "yetkililer", ya orumcek baslamis fikirlerini yaymak ya da para kazanmak icin kanunsuz sozde kurslar acip kendilerine emanet edilen canlari sorumsuzca harcayanlar...hepiniz sorumlusunuz! duymak hosunuza gitmese de o 17 kiz cocugu artik gulemeyecekse mesulu sizsiniz. ve umarim hesabini obur tarafa kalmadan bu dunyada mahkemelerde verirsiniz.
  • "bela gelmez hak yazmayınca
    hak bela yazmaz
    kul azmayınca"
    yukarıdaki düşünceye kesinlikle katılmıyorum. bakış açısının yanlışlığını vurgulamak için koydum bunu buraya. ölenler günahsız çocuk. onlar için rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. kuran kursuna da gitseler, ne olursa olsun çocuk onlar. insan onlar.
    ama o hastalıklı zihni yukarıdaki cümle ile bu vesileyle ben de bir kez daha teşhir etmek istiyorum. 17 ağustos'tan sonra nurcular'ın bir forumunda konuşulanlar aşağıda:
    http://www.saidnursi.de/forum/viewtopic.php?t=1183
    depremin merkezinde nataşalarla fuhuş yapıldığı için o insanlar ölmüş. peki bu sübyanlar neden öldü?
  • 3 katlı bir binadır, mutfağındaki tüp patladığı için yıkılmıştır.

    bina öğrenci yurdu, bir tüp patlamasıyla yerle bir olacak kadar temelinden çatısına özenle inşa edilmiş demek. bundan ne sonuç çıkarabiliriz ki? bakın konya müftüsü ne demiş:

    "konya müftüsü mehmet ak, çöken binanın müftülüğe bağlı bir kuran kursu olmadığını söyledi. müftü ak, "çöken binanın 100 metre yakınında kendilerine bağlı, resmi bir kuran kursu bulunduğunu açıkladı. ak, çöken binadaki yurtta, ne eğitimi verildiği hakkında bir bilgisi bulunmadığını belirtti."

    ne şimdi bu? denetimsiz, ne idüğü belerisiz bir yer. içine çocuklarımızı doldurmuşuz. ne eğitimi aldıkları da meçhul. en azından, şu durumda yapılan işe kimse sahip çıkmıyor demek ki. hayır elbette bunu ideolojiye, hamasete, propagandaya, siyasete şuna buna alet edecek halimiz yoktur. insanız çünkü biz değil mi? canımız yanıyor. ölenler çocuk! toplanmışlar uydur kaydır yapılmış bir binaya, yaz aylarında "eğitiliyorlar"

    ha şimdi, bunu o çocuklara yapanlar da, hiçbir ideolojiye, propagandaya, siyasete şuna buna hizmet etmiyorlar diyebilir miyiz? ve daha kaç çürük binanın içinde, kaç çocuğun allah bilir ne eğitimi aldığını biliyor muyuz? bu çocuklar "insan yerine konulmadıkları için" ölmüşlerdir. ne eksik, ne fazla! insan değeri verilmediği için zaten külliyen çürük bir binadaki bilmem ne yurduna yollamışlar sürü gibi "eğitilsinler" diye. bırakın şunu bunu, çocuk hepsi, çocuk yav. bu nasıl gözleri gönülleri akılları zindan karasına çeviren bir haldir ki, evladını öyle bir yere yollatır insanı? ama biz susalım, allahın takdiri diyelim. zinhar ağzımızı açıp da len ne işi var o sabi sübyanın eğitimini yediğimin yurdunda kursunda demiyelim di mi? böyle böyle insan olacaz çünkü.
hesabın var mı? giriş yap