kooperatif kemal

• lafi edilmeyecek kadar vasat bir bolum. uzun uzun da analizini yapmislar bu sikkolugun. bir de en iyisi bu bolummus ersan kuneri serisi'nin. o zaman gomun abı bu cem yilmaz'i. bitmis bu adam.
• sen türkiye tarihinin devamlılığı olan belki de ilk antolojisini çek, çüke halka geçirme şakası yok diye dızzonun biri burada gelsin "cem bıtmız abby" diye dolansın ortalıkta. harbi büyük adam. şunu anlayın artık, adam artık millete beğendirmek için iş yapmıyor. siki taşağı ne isterse onu çekiyor. günlük yaşamındaki modern sanat sevdasını işlerine taşıyor, agatha christie'ye, rus edebiyatına, basquiat'ya göndermeler çakıyor. sırf anadolu eşeği "sik dedi ehehe" seviyor diye onun peşinden gitmek zorunda hissetmiyor kendini.
  
  bu kadar beğenilmemesinin sebebi büyük ihtimal "erşan kuneri" başlığı altında önce zikiş-sokuş maskesiyle kendini sunup sonra bildiğin sinema antolojisi sunarak ters köşe etmesidir. türko gelmez böyle entel dantel işlere cem abi. devamke.
• erşan kuneri'nin en iyi bölümü dediler. bir hevesle açtım. bitince bu neydi lan dedim. sanırım sıkıntı bende. sanattan anlamıyorum.
• homofobik zeka yoksunlarının gay görünce çıldırıp sözlük'te ağlamaya koştuğu dizi...
  lan diziyi yazan cem yılmaz, bu dizinin evreninde olan gora ve arog da zaten gay karakter var... ne netflixi mk.
  
  homofobik olmak gerizekalı olmanın yan etkisidir.
• yoklukta ani kararlar verir. ideallerine de dönemez. muhatabı mı var a.k.
  hmm film yabancı gelmedi.
  
  tanım: nazlı karakterine çok güldüğüm gayet olmuş bölüm.
• ikinci defa seyrettim. yine beğenmedim.