• düşük iq göstergesi iki laf ağızlarından düşmez:
    - sokak köpeği görmek istemiyorsan sen de evinden çıkma, biz de seni sokakta görmek istemiyoruz (daha kabaları direkt “sokağa çıkma o zaman” der)
    - ama biz onların doğal yaşam alanını işgal ettik
    off koşarak uzaklaşın.
  • köpek bizleri yatırıp sikse bile bizi suçlu bulacak tiplerdir. öyle ki bunlara göre köpekler istediği gibi gezer , dolaşır, saldırır, parçalar yer ancak suçlu insandır.
  • (bkz: genç kediler rahatsız)
  • böyle bir hastalık tanısı psikiyatrinin rehberi dsm'de bulunamadı, ekleyelim isterseniz.

    ama bence türkiye özelinde şu acayip psikiyatrik tanıları da bir zahmet psikiyatri rehberine eklememiz gerekecek:

    - köpekten hastalıklı bir biçimde korkan insan bozukluğu.

    sokak köpeği görünce arabanın içinde camları kapatan kelli felli adamlar gördü bu gözler. nedir bu el kadar köpeklerden korkunuz? en babayiğit köpeğin üzerine iki tekme atsanız, panik olur kaçar. siz köpeği ne sanıyorsunuz arkadaş?

    - dini evhamlarla köpekten tiksinen insan bozukluğu.

    - saracak bir yer arayan öfkeli insan ruhsal sapkınlığı.

    - türkiye'de son yıllarda köpek ısırması sebebiyle bulaşan kuduz vakası görülmediği halde, kuduz olacağı hiper anksiyetesi... vs vs.
  • köpekseverlerde kişilik bozukluğu yoktur.

    yurdumuzda kendini "köpeksever" diye niteleyen bazı ruhsal problemli tiplerde mevcut olan bir kişilik bozukluğundan söz ediyoruz:

    insan sevgisini kazanmak için dürüstlük, efendilik, özveri, anlayış, yardımseverlik gibi özellikler gerekir.

    insan sevgisini kazanmak, ego problemi olan bazı insanlara zor gelir. başkaları ona düşkün olsun ama o kimseyi siklemesin ister. hülya avşar'ın kızı ya da ali ağaoğlu'nun oğlu falan değilse genellikle hayat boyunca aradıklarını bulamazlar.

    işte böyle tiplerin imdadına sözde köpekseverlik yetişir:

    köpekler sahiplerine koşulsuz itaat eder. bir köpeğin sahibi sadist bile çıksa köpek, tabiatı gereği ona sadık kalır. sahibini hep sever, kollar. ona her daim hayrandır. mamasını verdiği sürece köpek sahibinin egoist, kompleksli, beyinsiz vs. olup olmadığını ayırt etmez.

    beyinsizlik demişken; bu kişilik bozukluğunu teşhis etmeyi kolaylaştıran bir özellik: köpekten korkmayı, ürkmeyi köpek sevmemek zannedecek kadar geri zekalı olmak.

    mesela yüksek gürültüden rahatsız oluyorumdur. dolayısıyla sevmiyorumdur. dersin ki "gürültüyü sevmiyor". eyvallah.

    çamurdan, yağmurdan rahatsız oluyorumdur. dersin ki "çamur, yağmur sevmiyor" eyvallah.

    ama havlayan köpekten kaçınmak, aniden önüne sıçrayan köpekten ürkmek, dişlerini göstererek hırlayan köpekten korkmak ile "köpek sevgisi bilmemek" arasında nasıl bir ilgisi var acaba?

    "sözde köpeksever" diyorum çünkü gerçekten köpek seven, komplekssiz, tam aksine bir canlının sorumluluğunu üstlenerek olgunlaşmış insanlar var.

    mesela avrupa'da köpek sahiplenenler onlara gerçek anlamıyla sahip çıkarlar. köpek sahibinin yanında yürür. kimseye, özellikle küçük çocuklara havlamaz, hırlamaz. sokakta birbirlerine saldırmaz. olur da öyle bir rahatsızlık verecek olursa sahibi diğer insanlara karşı mahçup olur. onları köpek sevmemekle suçlamaz.

    bizde ise pet shop'tan hayvanı satın almak yeterlidir. hayvan sokakta ne yaparsa yapsın sahibi köpeğine sahip çıkmaz. hatta hevesini alırsa yazlık tatil yöresine bırakıp gider. satın alma işlemi ile terk ediş arasındaki süreci sorsan "köpek sevgisi" der.

    sokaktaki köpeğine sahip çıkmayanların, satın aldığı köpeği terk edip sahipsiz bırakanların internete girip tartışmalarda insanlara aklınca "köpek sevgisi" öğretmesi tam olarak bu kişilik bozukluğunun ürünüdür.
  • köpeklere laf edince "biz onların doğasını işgal ettik; onlar masum" diyen; köpek sürülerinin yokettiği doğal yaşamı, tilki yavrularını, sincapları, kirpiler anlattığınızda kamufle olarak asfalt rengi alan insanları tanımlayan güzel bir patolojik sınıflandırmadır.
hesabın var mı? giriş yap